16 Haziran 2025 - Pazartesi
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Bilgi & Hikmet

Modernist ve Gelenekçi Düşünce İslam’ın Pak Çehresini Tahrip Ediyor

Adalet, dürüstlük, sözünde durmak gibi erdemlerde sınıfta kalmış Müslümanların toplumsal tezleri ya da örgütleri kimi ikna edebilir? Kadın, aile, eğitim, kültür gibi konularda gelenek ile modernlik arasına sıkışmış, İslami hassasiyet ile dokunmuş özgün fikir ve tavır geliştiremeyen dindar kesimler insanlığa ne ölçüde rehberlik yapabilir? Ekin ve nesil ifsad oluyor diyen,  ancak bu ifsad zincirini nasıl kıracağına dair bugünü temsil eden ciddi tez ve duruşu olmayan bir ümmet dünya mazlumları için nasıl umut olabilir?

Yazar: Venhar Haber
24 Haziran 2019
Kategori: Bilgi & Hikmet, Venhar Özel
0 0
0
Modernist ve Gelenekçi Düşünce İslam’ın Pak Çehresini Tahrip Ediyor
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

Müslümanların Seküler Ahlakla İmtihanı

 

Türkiye’de İslam adına konuşan, yazan, çizen entelektüel ya da ilim adamı vasfıyla bilinen kimseler halkın kafasını karıştırmaya devam ediyorlar.

Bir kısmı geleneğin zaaflarını görmezden gelerek dini gelenek ile özdeşleştirirken, diğer bir kesim de modernliğin zaaflarını görmezden gelerek modern bir din inşasına soyunuyorlar.

Bir kısım, dinin değişkenlerini sabite olarak kabul eden statik ve donmuş bir din anlayışını ısrarla savunurken, bir kısım da dinin sabiteleri üzerinde oynayarak protestan bir din üretmeye çalışıyor.

Her iki kesim de insanlığın içine düştüğü derin bunalımı doğru teşhis edemediği gibi şifayı sağlayacak ilacın terkibini de doğru oluşturamıyor.

Kur’an’ın muhkem ayetleri ve peygamberimizin (s.a.v) mütevatir sünneti İslam’ın sabiteleridir. İslam inancı bu sabiteler üzerine kuruludur. İman, vahyi bilginin kalbi ve zihni tasdiki, salih amel ise ahlaki tasdikidir.

Fıtratı bozulmuş, ifsad olmuş  toplumları uyarmak ve dönüştürmek için peygamberler gönderilmiştir. Peygamberler vahiy taşıyıcısı olmanın yanında,  güzel ahlak örnekliği sunarak İslam’ın yaşam felsefesinin ilkelerini belirlemişlerdir.

İslam düşüncesi ise; sınırlarını vahyin belirlediği iman ve salih amel temeli üzerine kurulan, vahyin ve aklın birlikte hükmettiği bir alandır. Vahyin belirlediği toplumsal tezlerin beraberinde, değişen zaman ve  mekana bağlı olarak farklı yorum ve kuramların söz konusu olabildiği bir akletme faaliyetidir.

Batı, Müslüman toplumlar başta olmak üzere tüm doğu toplumlarının yaşam felsefelerini ve yaşam tarzlarını değiştirmeye uğraşıyor. Bir yandan kendi dizayn ettiği tüketim ve eğlence kültürünü bu toplumlara pompalarken, bir yandan da özgürlük adı altında her türlü fesadı meşrulaştırmaya çabalıyor.

Doğu toplumları seküler ahlak vasıtasıyla uyuşturulurken, sorgulama ve direnme potansiyellerinin her geçen gün kan kaybettiğini gözlemliyoruz.

Önce ahlak teslim alınıyor, sonrasında da zihin ve kalbin teslimiyeti geliyor. İnandığımız gibi yaşamayınca, yaşadığımız gibi inanmaya başlıyoruz.

Duygu ve tahayyül üzerinden insanın mana alemine hitap eden sanatın felsefe ve içerik olarak rayından çıkarıldığına, fesada hizmet eder bir formata sokulduğuna şahitlik ediyoruz. Sanat; şöhret, para, cinsellik gibi kapitalizmin öne çıkardığı kavramları kutsama bağlamında araçsallaştırılıyor.

Spor; beden ve ruh sağlığı üzerindeki etkisinden çok, şöhret/para argümanları ve özellikle de kitlelerin manipülasyonu ile gündemimizi işgal ediyor. En can yakıcı sorunlarda bile sokağa dökemediğimiz on binleri Anadolu’nun herhangi bir ilindeki futbol sahasında her haftasonu görebiliyoruz.

Kapitalizm, anlam kaybına uğramış sanat ve sporu dinin yerine ikame etmeye çalışıyor. Manevi alandan dini tamamen kovmaya gücü yetmediği için deforme olmuş sanat ve spor ile bu alanı işgal ederek dini etkisizleştirmeyi hedefliyor.

Bugün insanlığın temel problemi ahlak bunalımıdır.  Seküler ahlak hem insanı hem de toplumları fıtrattan koparmıştır. Seküler ahlakın üzerine hangi ideoloji ya da kuramı inşa ederseniz edin dünya huzura kavuşamayacaktır.

Bu iddiamız bir tez değil, bir gerçektir. Bilimin ve teknolojinin zirve yaptığı son iki yüzyılın insani bilançosu bu iddiamızın deneysel ispatıdır.

Batı sevdalıları nasıl oluyor da bilim ve teknolojideki üstünlüklerini mazlum halkları sömürgeleştirmek gibi bir siyasi sonuca eviren batıyı anlamakta ve yorumlamakta zaaf gösteriyorlar?

Bireyi tanrılaştıran kapitalizme karşı mülkiyeti topluma has kılma tezi ile ortaya çıkan sosyalizmin başarısızlığının temelinde de seküler ahlak vardır. Sosyalizm, materyalist karakteri nedeni ile idealist ahlak inşa etmeyi başaramadığı için devlet kapitalizmine dönüşmek gibi hazin bir sonla yüzleşmiştir.

Yapılması gereken; seküler ahlak zindanından kurtularak Kur’an ve sünnetin belirlediği iman ve ahlak umdeleri üzerine toplumsal düzen inşa etmektir. Siyaset/ekonomi/bilim/sanat/kültür tüm kuramlarımızı İslam ahlakı temelinde geliştirmek yegane çözüm yoludur.

İslamcılara düşen öncelikli görev seküler ahlakla teorik ve pratik olarak hesaplaşmaktır. Seküler ahlaka karşı direnemeyenlerin düzen değişikliği iddiaları boşlukta kalmaya mahkumdur.

Adalet, dürüstlük, sözünde durmak gibi erdemlerde sınıfta kalmış Müslümanların toplumsal tezleri ya da örgütleri kimi ikna edebilir?

Kadın, aile, eğitim, kültür gibi konularda gelenek ile modernlik arasına sıkışmış, İslami hassasiyet ile dokunmuş özgün fikir ve tavır geliştiremeyen dindar kesimler insanlığa ne ölçüde rehberlik yapabilir?

Ekin ve nesil ifsad oluyor diyen,  ancak bu ifsad zincirini nasıl kıracağına dair bugünü temsil eden ciddi tez ve duruşu olmayan bir ümmet dünya mazlumları için nasıl umut olabilir?

Öncelikle yaşam felsefemiz ve yaşam tarzımızda ezber bozmalıyız. Seküler bakış açısının tersine ahireti merkeze alan ve dünya-ahiret dengesini Rabbimizin istediği şekilde kuran bir hayat anlayışını oluşturmalıyız.

Modernizme öykünen Müslüman düşünürlerin handikaplarından birisi,  Müslümanların hataları üzerinden İslam’ı yargılamalarıdır.  Diğer önemli bir handikapları ise batının maddi gelişimi ve algı yönetimi karşısında aşağılık kompleksine kapılmalarıdır.

Batı hegemonyasının insanlığa yaşattığı kan, gözyaşı, açlık sorgulanacağına, İslam inancı sorgulanıyor. Batının ikiyüzlü değerler sistemi sorgulanacağına, İslam’ın değerler sistemi sorgulanıyor. Batı aklının güdümünde dinin sabiteleri sorgulanıyor. Aklı vahyin üstüne çıkaran bu anlayışın Müslümanı getireceği son nokta “deizm” dir.

Dini, gelenek ile özdeşleştiren düşünürler de yaşanan zaman ve mekanı hiç dikkate almadan yüzyıllar öncesinin kavramları ile İslam düşüncesini tanımlıyorlar. Aklın büyük ölçüde iptal edildiği bu yaklaşım tarzı  insan ile İslam arasındaki mesafenin açılmasına yol açıyor.

Modernizme ya da geleneğe yaslanan her iki kesim de sorunu düşüncede görüyor ve kıyasıya çatışıyor. İslam düşüncesinin doğru inşa edilmesi önemlidir.  Ancak daha da  önemlisi düşünce binasının temelinin çökmüş olmasıdır. Seküler ahlakla temeli tamamen tahrip olmuş bir binada hangi betonun kullanıldığının  ya da hangi tuğlanın tercih edildiğinin ne önemi vardır?

Önceliğimiz seküler ahlakın yerine İslam ahlakını ikame ederek temeli yeniden atmak olmalıdır. İkinci aşama da sağlam bir temel üzerine sağlam bir bina inşası olacaktır. İslam adına konuşan kanaat önderleri problemi doğru okursa teşhis doğru konulur ve reçete doğru yazılır.

İslami Analiz / Serdar Duman

Etiketler: Serdar Duman

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

İslamsız Bayram Ruhsuz Kadavraya Benzer!

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Modern Siyasete Meşruiyet Arayışları

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

'Makul Olmak' Kazandırır

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Yine Yeniden ve Hep Bir Umutla Yaşamak

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

İp Gergin, Cambaz da

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Gazze Ulusal Sınırların Kurbanıdır

Faruk KARAASLAN
Faruk KARAASLAN

Çeç

Erdal BAYRAKTAR
Erdal BAYRAKTAR

Teyakkuz Hali

Yazarın Diğer Yazıları

  • HAMAS’a ve İran’a Sahip Çıkmalıydık!
    15 Haziran 2025
  • Prof. Dr. İhsan Toker Bu Hafta Sonu İktibas’ta
    13 Haziran 2025
  • Bâtılın Bitmeyen Konsilleri
    8 Haziran 2025
  • Kurban Bayramımız Mübarek Olsun!
    6 Haziran 2025
  • Arafat’ta Dua Yasaklanabilir mi?
    5 Haziran 2025
  • Resmi Söylem, İktidar ve Gazze Eylemlerinin Normu
    5 Haziran 2025
  • Kürtlerin Kemalist Tapınmaya Bir İtirazı Olacak mı?
    4 Haziran 2025
  • Çok Okunan
  • Çok Yorumlanan
  • Son Eklenen
“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

21 Şubat 2020
Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

19 Ekim 2018
Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

7 Aralık 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

30 Kasım 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Yenilendik !

Yenilendik !

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

HAMAS’a ve İran’a Sahip Çıkmalıydık!

HAMAS’a ve İran’a Sahip Çıkmalıydık!

15 Haziran 2025
Prof. Dr. İhsan Toker Bu Hafta Sonu İktibas’ta

Prof. Dr. İhsan Toker Bu Hafta Sonu İktibas’ta

13 Haziran 2025
Bâtılın Bitmeyen Konsilleri

Bâtılın Bitmeyen Konsilleri

8 Haziran 2025
İslamsız Bayram Ruhsuz Kadavraya Benzer!

İslamsız Bayram Ruhsuz Kadavraya Benzer!

6 Haziran 2025

Çeşitli ulusal/uluslararası basın yayın organlarından Müslümanlar’ın gündemini ilgilendirebilecek haberler iktibas eden ve Kur’an merkezli tevhidi bir din algısı oluşturabilmek için çeşitli makale, kavram, kıssa, video ve fotoğraf yayınlayan ve Nebevi bir duruş sergileme gayesinde olan bir web sitesidir.

Bizlere yönelteceğiniz eleştirilere açığız. Ancak alıntıladığımız her içerikteki düşünceye tam manasıyla katılmadan da yayımladığımız olmaktadır. Bu konuda anlayışınıza sığınırız…

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Her Güne Bir Ayet
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Tavsiyelerimiz Var
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hoşgeldiniz!

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş

Add New Playlist