15 Mayıs 2025 - Perşembe
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Tartışma

Demircan: Kur’ân’ı Allah’ın Kitabı Kabul Ettik de Ne Oldu?

Bizim Tarihselcilerden Ne Farkımız Var? Peki Kur’ân’a söz ve mâna olarak Allahîn kitabı  şeklinde  inanan, onu binlerce insana ezberleten ve  benim de aralarında olduğum ilahiyatçılar, medreseliler siyasiler, tarikatçiler, cemaatler, Müslüman aydınlar… bizim tarihçilerden, hatta sosyal demokrat ve Kemalistlerden ne farkımız vardır?

Yazar: Venhar Haber
14 Aralık 2020
Kategori: Tartışma
0 0
1
İslâm Karşıtı Düzene Evet, İstanbul Sözleşmesine Hayır Öyle mi?
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

Oryantalizm Emperyalizmin bir koludur. Ana amaçları zaafımız olarak gördükleri noktalardan girerek kültürel,  itikadî, iktisadî ve siyasî birliğimiz parçalamak, İslâm dünyasını  daha bir sömürülebilir hale dönüştürmektir.

Oryantalistlerin akıttığı zehirlerden biri de tarihselci bir mantıkla Kur’an’a yaklaşmaktır. Bilimsel tarafsızlığını korumaya çalışan  oryantalist bilim adamları bile  Hz. Muhammed’e Allah tarafından seçilmiş son ve evrensel bir peygamber olarak  inanmaz. İnanmadığı için de Kur’ân’ı Muhammed’in düzenlediği Kitab olarak görür. Onlar için doğal olan da budur.

Mühtedi ilim adamlarımızdan Hamit Algar ve benzeri düşünürlerimize göre bir batı projesi olan İlahiyatlarımızda maalesef giderek artan ve yayılan  tarihselci bir damar vardır.

Tarihselcilerin Görüşleri

Bunlar İslâm’ı bir hayat düzeni olarak görüp inanamadıkları, görebilme ilmi iktidarından da yoksun oldukları için eziklik içinde tarihselciliğe sarılırlar. Bunlar, Kur’ân’ın özellikle toplumsal hayata yön veren ayetlerinin lafzı anlamları içinde anlaşılıp uygulanamayacağı görüşündedirler. Bu sebeple mesela suça bire bir cezayı öneren Kur’ânî Kısas sisteminin uygulanamayacağını, Kısas yasasını vaz eden Kur’ân’ın iniş sürecindeki amacı ölçü alınarak yeni yasalar konulması gereğini dile getirirler.

Bütün varlıklarının yaratıcısı olup kudreti ve bilgisi sınırsız ve sonsuz olan  Allah’a acz ve eksiklik isnad edilemeyeceği  için de Kur’an’a Hz. Muhammed’e Allah tarafından   söz ve mâna olarak indirilmiş bir  Kitap olarak değil de, ona anlam olarak ilham edilmiş ve onun tarafından düzenlenmiş hitaplar dizisi olarak inanırlar.

İslâm’ın özünü ve esaslarını oluşturan Kur’ân’a, yasaları zamana göre değiştirilmesi gereken hitaplar  bütünü olarak bakıldığında  ortada İslam diye bir gerçekliğin kalmayacağı  açıktır.

Tarihselcilerin Kur’ânî hükümlere getirebildikleri alternatif hükümler olmadığı ve böylesi bir güçleri de bulunmadığı için, onların arasında Kur’ân’ı yönlendirici ilkeler kaynağı olarak algılamayı  abesle iştigal görenler de vardır.

Bunların, bazıları derin devlet tarafından da onaylandığı için başta Diyanet teşkilatı ve İlahiyat camiası olmak üzere  çok çok üst düzey görevlerde de istihdam edilmektedirler.

Mustafa Öztürk ve Kabul Edilemez Görüşleri

Tarihselciler, ilmi düzeysizliklerini kanıtlayan görüşleri asla kabul etmezler. Üstelik geleneksel fıkhımıza yönelik haklılık içeren görüşlerini Kur’ân’a da teşmil ederler.

Son günlerde yeniden gündeme gelen Mustafa Öztürk, tarihselcilerin ve hatta olumsuzlukta tarihselcileri de  aşan ne idüğü belirsizlerin temsilcisi gibidir.

Mustafa Öztürk’ün bir Kur’an aliminin  asla makul görüp onaylayamayacağı pek çok aykırı ve düzeysiz görüşleri vardır. Ama ortadır. Gizlisi yoktur. Çalışkan ve velüd bir yazar   olan Mustafa Öztürk büyük ölçüde saflığından mıdır veya Karadenizliliğinden  aldığı delice cesaretinden midir ya da meri düzen tarafından mağdur edilmeyeceğini bilmesinden midir bilinmez, inançları ve düşünceleri ile  ortadır. Dönek, münafık bir  fikir fahişesi değildir. Onunla aynı görüşte olan ve hatta ona akıl hocalığı ve koruyuculuk yapan niceleri vardır ki onlar, kendilerini  açığa vurma cesaretini gösteremezler. Haza münafıktırlar.

Arada bir yılgınlık gösteriyorsa da Mustafa Öztürk, kendisini Ehl-i Sünnet olarak tanıtan ve  medyada gündemde tutulan nice maruf hurafecilerden hayırlıdır. Daha doğru bir ifadeyle çok çok  daha az zararlıdır.

Tarihselciler ve Mustafa Öztürk ile ilgili  yazılarım oldu. Amacım bunlara  bir yenisini daha eklemek olmayıp, hayati bir meseleyi gündeme taşımaktır.

Tarihselcileri biliyoruz. Tamam, onlar Kur’ân’ı söz ve mâna olarak Allah’ın kitabı olarak görmezler, seküler/laik düzenle bir problemleri yoktur. İslâm merkezli hiçbir itirazları veya ve talepleri de yoktur.

Bizim Tarihselcilerden Ne Farkımız Var?

Peki Kur’ân’a söz ve mâna olarak Allahîn kitabı  şeklinde  inanan, onu binlerce insana ezberleten ve  benim de aralarında olduğum ilahiyatçılar, medreseliler siyasiler, tarikatçiler, cemaatler, Müslüman aydınlar… bizim tarihçilerden, hatta sosyal demokrat ve Kemalistlerden ne farkımız vardır?

Biz Kur’ân’a Allah’ın Kitabı Olarak İnandık da Ne Oldu?

Kur’ân’ı anayasal düzenimiz ve toplumsal yapımız dışlamış değil midir? Kurân, hukuk düzenimizde mi, ekonomik yapımızda mı, eğitim sistemimizde mi Allah’ın kitabı olarak kabul ediliyor?

Yahu geçtik Kur’ân adına, çiğnenen  evrensel insan haklarımız adına  olsun bir sızımız, şikâyetimiz ve bir talebimiz var mı? İslâm’ın gayri Müslimlere bile tanıdığı Ahval-i şahsiyemizi (evlenme,boşanma,alım satım) bile inançlarımıza göre kullanamamanın zilletini duyanımız kaldı mı?

“Biz Kur’ân’a Allah’ın Kitabı Olarak İnandık da Ne Oldu?” sorusunu kendime yönelttikçe hüngür hüngür ağlayasım geliyor. Mustafa Öztürk’e hayır demeye  bile utanıyorum.

Biz Covid 19’a ve benzerlerine müstahakız da Rabbimizi unuttuğumuz için azapta unutulursak halimiz nice olacak?

“Ve insanlardan kimi de vardır ki, Allah’a imanla küfrün sınırında, yani kıyı kenar kulluk eder, öyle ki başına bir iyilik gelse, ondan hoşnut olur, ama başına sınayıcı bir güçlük gelse, hemen bütünüyle yüz çevirir ve böylece dünyayı da, ahireti de kaybeder. İşte en açık zarar ve kayıp da budur. (Hac 22/11)

Mirat Haber / Ali Rıza Demircan

Etiketler: Ali Rıza Demircan

Çok Yorumlanan 1

  1. Nûreddîn Âdil says:
    4 sene önce

    “Mustafa Öztürk, dönek, münafık bir fikir fahişesi değildir.”
    diyorsunuz, dediğinize katılmak mümkün değil çünkü; öyle olsaydı mealindeki sözleriyle tenakuza-‘tutarsızlığa-çelişkiye’ düşmezdi.
    Tarihselci görüşü benimsediğini açıkça dile getiren Mustafa Öztürk’ün hazırlayıp piyasada satışa sunduğu Kur’ânı Kerîm Meali adlı çeviri kitabındaki “Sunuş” başlıklı önsözünde kendi ifadelerinden birkaç alıntıyı aşağıda dikkatlere sunuyorum.
    “Kur’ân, birçok âyette açıkça belirtildiği gibi insanoğluna bir öğüt, bir uyarıdır. Muttakîler yani Allah’a karşı saygıda kusur etmekten korkan, O’na itaatsizlikten sakınan herkes için bir hayat rehberidir. Kısacası Kur’ân, îman ve ahlâk temelinde evrensel ve tarih üstü bir mesajdır. Kur’ânın temel hedefi insanoğluna Allah’ın hoşnut olacağı bir hayat yaşatmak dolayısıyla yarın bir gün hesap vermek üzere O’nun huzuruna çıktığında helâk ve hüsrana mahkûm olmamasını sağlamaktır.” (sayfa XI)
    “Aslında Kur’ânın tabiata, tarihe, hukuka ve sair konulara dair tüm atıfları sırf Allah’a teslimiyet ve kulluk temelinde îman ve güzel ahlâk sahibi insanlar olmamız, dolayısıyla dünyada salâha, âhirette felâha kavuşmamız gerektiğiyle ilgilidir.” (sayfa XII)
    “Kur’ân bütün sorunlara birçok âyette işaret etmekte, ilgili âyetlerde tarih üstü mesajlarını tarihin belli döneminde yaşanmış olaylar üzerinden vermektedir. Dolayısıyla Kur’ân, ilk hitap ettiği çevreye, “Kızım sana söylüyorum” derken sonraki kuşaklara da, “Gelinim sen anla” demektedir.” (sayfa XII)
    “Kur’ânın olağanüstü hadiselerle ilgili tüm ifadelerini zorlama tevillerle rasyonelleştirmeye çalışmak ve bunu meale yansıtmak yerine kıssalar için mûcize kavramı üzerinde durmalıdır.” (sayfa XXII)
    Ve son sözü:
    “Kur’ân mu’ciz, meal sahibi âcizdir.” (sayfa XXVIII)
    Mustafa Öztürk Nisan 2011-Adana

    Ayrıca aşağıdaki cümlelerinizden bazı zaaflarınız olduğu ve kendisi hakkında kapsamlı ve derin düşünüp hüküm veremediğiniz anlaşılıyor. O yüzden de şahsınıza yakışmamış cümleler olarak görüyorum.
    “Arada bir yılgınlık gösteriyorsa da Mustafa Öztürk, kendisini Ehl-i Sünnet olarak tanıtan ve medyada gündemde tutulan nice maruf hurafecilerden hayırlıdır. Daha doğru bir ifadeyle çok çok daha az zararlıdır.”
    Ebu Cehl’in şirkini ve düşmanlığını açıktan yaptığı için mertlik olarak öne sürüp inkâr ve isyanının üstünün örtülmeye çalışılması sizce uygun bir yaklaşım ve değerlendirme mi?
    Bildiğiniz gibi özde kâfir olanın hiçbir iyi tarafı ve iyilik adına yaptıklarından Allah râzı değildir, gerçek mümin de itibar etmez! Cüretkârhane küstahlığı cesaret diye adlandırmak onca kitap yazmış sizin gibi biri için büyük gaf!
    Sayın Mehmed Durmuş’un M.Öztürk hakkında kaleme aldığı bu sitedeki yazısını da okumanızı tavsiye ederim.
    Bir de;
    “Onunla aynı görüşte olan ve hatta ona akıl hocalığı ve koruyuculuk yapan niceleri vardır ki onlar, kendilerini açığa vurma cesaretini gösteremezler. Haza münafıktırlar.” diyorsunuz.
    Ancak aynı görüşte olanları ve akıl hocalarının olduğunu beyan ediyorsunuz ama siz de aynı cesareti gösterip bu ihanet şebekesini deşifre etmiyorsunuz, neden?

    Şeytan’ı hafife almamalıdır!
    Kulağı çekilesi insanların sırtını sıvazlamamalı, sapla samanı karıştırmamalıdır!

    Rabbim bizleri Hakk’ı Hak, bâtılı bâtıl olarak gören Furkan sahiplerinden eylesin, âmin.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Gazze Ulusal Sınırların Kurbanıdır

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

Bir Toplumu Dışarıdaki Değil İçerideki Düşman Yıkar

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

Düşmanı Kahretmenin Yolu

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Yaşamak Yüklü Kelimeler

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

taşa yaz dalgalanmıyorsa su /suya oku kafa yarmıyorsa taş

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Filibeli Ahmed Hilmi'de Avrupa Siyaset ve Medeniyeti

Faruk KARAASLAN
Faruk KARAASLAN

Çeç

Erdal BAYRAKTAR
Erdal BAYRAKTAR

Teyakkuz Hali

Yazarın Diğer Yazıları

  • “Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine
    13 Mayıs 2025
  • Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!
    12 Mayıs 2025
  • Geçmişten Günümüze Büyük Bir Yanılgı: Bedelsiz Cennet
    10 Mayıs 2025
  • İsrail’in Gazze’ye Yönelik Son Planı: “Gideon’un Savaş Arabaları” Nedir?
    9 Mayıs 2025
  • Soyu Tükenmek Üzere Olan Gazze’nin Son Çocukları…
    8 Mayıs 2025
  • Korkak Müslümanlara Değil Sapkın Yahudilere Güveniyoruz
    7 Mayıs 2025
  • İsrail Ürünlerini Boykot Edenlere Ceza Geliyor: Ya 20 Yıl Hapis ya 1 Milyon Dolar!
    7 Mayıs 2025
  • Çok Okunan
  • Çok Yorumlanan
  • Son Eklenen
“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

21 Şubat 2020
Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

19 Ekim 2018
Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

7 Aralık 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

30 Kasım 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Yenilendik !

Yenilendik !

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

“Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine

“Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine

13 Mayıs 2025
Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!

Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!

12 Mayıs 2025
Geçmişten Günümüze Büyük Bir Yanılgı: Bedelsiz Cennet

Geçmişten Günümüze Büyük Bir Yanılgı: Bedelsiz Cennet

10 Mayıs 2025
İsrail’in Gazze’ye Yönelik Son Planı: “Gideon’un Savaş Arabaları” Nedir?

İsrail’in Gazze’ye Yönelik Son Planı: “Gideon’un Savaş Arabaları” Nedir?

9 Mayıs 2025

Çeşitli ulusal/uluslararası basın yayın organlarından Müslümanlar’ın gündemini ilgilendirebilecek haberler iktibas eden ve Kur’an merkezli tevhidi bir din algısı oluşturabilmek için çeşitli makale, kavram, kıssa, video ve fotoğraf yayınlayan ve Nebevi bir duruş sergileme gayesinde olan bir web sitesidir.

Bizlere yönelteceğiniz eleştirilere açığız. Ancak alıntıladığımız her içerikteki düşünceye tam manasıyla katılmadan da yayımladığımız olmaktadır. Bu konuda anlayışınıza sığınırız…

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Her Güne Bir Ayet
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Tavsiyelerimiz Var
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hoşgeldiniz!

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş

Add New Playlist