16 Mayıs 2025 - Cuma
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Türkiye Siyaset

“Atalar Dini”ne Hayır, “Ata Dini”ne Evet mi?

Bugün Türkiye’de yapılması gereken, bir asırdır topluma dayatılmakta olan egemen “ata dini”ni İslami dâvetin asli konu ve hedefi olarak konum- landırmak, toplumun bir atalar mirası olarak ya- şatageldiği geleneksel din anlayışları konusunda da sahihini muharrefinden ayrıştıracak bir dâvet çabasını eşzamanlı ve eşgüdümlü olarak sürdürmektir.

Yazar: Venhar Haber
10 Eylül 2019
Kategori: Siyaset, Venhar Özel
0 0
0
“Atalar Dini”ne Hayır, “Ata Dini”ne Evet mi?
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

İslam’ın ana-babadan tevarüs edilen ve sonraki
nesillere öylece aktarılan kalıtsal bir bağlılık değil,
bilgi ve bilinç üzere tercih ve tâbi olunan Rabba-
ni hayat nizamı olduğu gerçeğinin yaygın şekilde
idrak edilmeye başlandığı son birkaç asırdır kay-
naklara (Temel kaynak olan Kur’an’a ve ona dayalı
Nebevi örneklik olan Sünnet’e) ve dolayısıyla tak-
litten tahkike dönüş çabaları ciddi bir ivme kazan-
mış durumdadır.

Bu çabaların bir parçası olarak, Müslümanların
tarihlerinin belli bir döneminde (Hicri 2, 3 ve 4.
asırlarda) çeşitli sosyal, siyasal ve kültürel etkile-
şimlerin de tesiriyle teşekkül edip kalıplaştırılan
ve sonraki asırlar boyunca taklit zinciriyle bugüne
kadar taşınagelen anlayışların Kur’an ve Sünnet
zaviyesinden yeniden gözden geçirilmesi, tahkik
ve tashihe muhatap kılınması kaçınılmaz olmuştur.

İşte geleneğin sahihini muharrefinden ayırt etme
ve sahih geleneği ihya etme yönündeki bu çaba-
ların, Kur’an’da Nebevi dâvetin muhatabı önceki
toplumların dilinden de aktardığı “Biz atalarımı-
zı üzerinde bulduğumuza uyarız” muhalefetiyle
karşılaşması önemli bir ayrışma ve tartışma zemininin doğmasına yol açmıştır.

Bununla birlikte, miladi 19. asırdan bugüne değin
“kaynaklara dönüş” bağlamındaki yaklaşımlarda
iki farklı tutumun belirginleştiğini müşahede et-
mekteyiz.

Birincisi; Geleneksel din anlayışları konusunda
sahihini muharrefinden ayırmaya ve sahih mük-
tesabatın altını yeniden çizerek İslam’ın sözünü bugüne taze ve dinamik şekilde söylemeye gay-
ret eden ve bu bağlamda yeryüzündeki mevcut
egemen dünya görüşü/ideoloji durumundaki
laik-pozitivist batı modernizm ve post-moder-
nizmine ve bunlar üzerine kurulu küresel-yerel
tuğyani otoritelere karşı İslam’ın öngördüğü mu-
halefet ve mücadeleyi sürdüren yaklaşım.

İkincisi ise; Geleneksel din anlayışlarına yöne-
lik Kur’ani zeminde bir eleştiri geliştirdiği halde,
batının laik-pozitivist tuğyani ideolojilerine karşı
Kur’ani bir muhalefet geliştirmekten uzak duran,
hatta yer yer bu tuğyani ideolojileri ve onların
temsilcisi olan küresel-yerel tuğyani otoriteleri
destekleyen yaklaşım.

Son yıllarda Türkiye’de sıkça duyduğumuz “indi-
rilmiş din – uydurulmuş din” söylemiyle öne çıkan
çevrelerin, maalesef sözünü ettiğimiz bu ikinci
tutum üzere hareket ettiklerini görmekteyiz. Bu
çevrelerin dil ve kaleminden sâdır olan “uydurul-
muş din” tabiri salt, çeşitli hurafelerle mâlul olan
geleneksel din anlayışlarını hedef almakta, laiklik,
kemalizm, liberalizm, nasyonalizm, kapitalizm,
sosyalizm gibi çağın egemen uydurulmuş dinleri
hiç bu eleştirilerin kapsamına girememektedir.

Rabbimizin Kitab-ı Kerim’ini esas almayan uydu-
rulmuş anayasalar, uydurulmuş çağdaş ulusal mi-
tolojiler vs zinhar söz konusu çevrelerin “indiril-
miş din” söyleminde yer bulamamaktadır. Sabah
akşam “atalar dini” eleştirisi yapmakta ve fakat bu coğrafyadaki egemen din (ideoloji, hayat nizamı) durumundaki “ata dini”ne, yani kemalizme yönelik birkaç cümle sarf etmek akıllarına bile gelmemektedir.

Oruç Baba Türbesi’ne Aslan, Anıtkabir’e Süt Dökmüş Kedi

Gariban teyzelerin kızlarının çocuğu olsun, oğul-
ları üniversite kazansın diye gidip şirke batarak
dua ettikleri Oruç Baba, Zuhurat Baba türbelerin-
de işlenen şirk konusunda aslan kesilen ve fakat
bu coğrafyadaki resmî ve egemen türbe duru-
mundaki Anıtkabir ve devlet erkanının orada be-
lirli günlerde icra ettikleri ve İslami ölçülere göre
tam anlamıyla bir ibâdet formunu ifade eden bağ-
lılık ritüelleri konusunda çıtı çıkmayan da bahse
konu “indirilmiş din mücahitleri”nden başkaları
değildir.

Tıpkı mezarlarda işlenen şirke karşı çok duyarlı
olmakla bilinen Suudi ulemasının (!) Riyad’daki
sarayda işlenen onca şirke sessiz kalması gibi.
İşte Müslüman şahsiyeti ve İslam dâvetçiliğinin
günümüz şartlarında sınandığı ve belirginleştiği
nokta tam da burasıdır. Geleneksel-kültürel hu-
rafelere ve şirke karşı aslan kesilip, çağın egemen
hurafeleri ve şirk ideolojileriyle müşrik otoriteler
karşısında dut yemiş bülbüle dönmek, İslam’ı kav-
ramamış ve onu ahlaka dönüştürmemiş olmanın
bir neticesidir.

Oysa biz Kitab-ı Kerim’den, onun bize aktardığı
peygamber kıssalarından ve Rasulullah’ın (a.s.)
mücadele sürecinden öğrenmekteyiz ki, İslam’ın
temel muhalefeti egemen olan şirke yöneliktir. Ri-
saletle yükümlü kılınan Musa (a.s.)’ın doğrudan
Firavun’un sarayına gönderilmesi, Muhammed
(a.s.)’ın Mekke’nin Arraflarından, Kâhinlerinden
daha öncelikle Darun Nedve otoritesiyle, Ebu Ce-
hillerle, Ümeyye b. Haleflerle, As b. Vaillerle mü-
cadele etmesi, peygamberlerin bâdiyeye değil, ana kentlere, kentlerin merkezlerine gönderilmesi bu açık gerçeğin ifadesidirler.

Anıtkabir merkezli bir bağlılık/itaat/tapınma bi-
çimi olarak bütün bir topluma tepeden dayatılan,
bâtıl batının laik-pozitivist, nasyonalist, kapitalist
tuğyani ideolojilerin kötü bir kopyası olan kema-
lizmi (ata dini) gündem etmeyen bir söylem asla
İslami bir söylem niteliği taşıyamaz. Allah’a imanı
dahi tuğyanın ve tağutun reddi şartına bağlayan
bir Kitab’a vurgu yapıp, ona dayalı “indirilmiş din” söylemini öne çıkarıp da egemen tuğyanı söz ko-
nusu bile etmemek İslami bir tutum olabilir mi?

Sabahtan akşama kadar tarikatlardan ve onların
hurafelerinden bahsedip de, dayandığı laik-pozi-
tivist hurafelerin yanında, Ardahan’da her yıl dü-
zenlenen Damal Şenlikleri örneğinde olduğu gibi
çeşitli mistik hurafelerle de mâlul olan kemalizm
tarikatına hiç değinmemek topu taca atmak veya
çelik çomak oynamakla eşdeğerdir.

“Bunlar sizin ve atalarınızın ürettiği isimlendir-
melerden başka bir şey değildir. Allah, haklarında
hiçbir belge indirmemiştir. Onlar ancak zanna ve
nefislerin arzuladıklarına uymaktadırlar. Oysa
andolsun ki onlara Rablerinden hidayet gelmiştir”
(Necm, 53/23) ayet-i kerimesi mûcibince, gavs,
kutub gibi adlandırmaların uydurma ve şirk oldu-
ğunu haklı olarak söyleyip de ulu önder, yüce Ata-
türk gibi nitelemeler için aynı şeyi söylememek,
söyleyememek hakkı ketmetmektir, şirke karşı
yöneticileri ve halkı ikaz ve inzar etme yükümlü-
lüğünden kaçınmaktır.

İslami dâvet ve mücâdelede öncelikler söz konusu olmakla birlikte bütüncüllük esastır. İslam, ruczun her türünü ortadan kaldırmak ve yeryüzünde tertemiz bir zemin üzerine hakkı ikame etmek hedefiyle gelmiştir. Toplumdaki şirki, fısk ve fücuru görüp, tüm bunların da hâmisi durumundaki devlet otoritesinin şirkini, fısk, fücuru görmezlikten gelmek, tersine devletin şirkini, fısk ve fücurunu görüp toplumdakini görmezden gelmek mücadeleyi daha başından kaybetmek demektir.

Devlet otoritesinin temsil ettiği egemen şirk, fısk
ve fücur merkezi dâvet çabalarının, toplumda var
olanlar ise bu merkezi dâvetle eşzamanlı ve eşgüdümlü sürdürülmesi gereken çevresel dâvet çabalarının konusudur. Günümüzde tanıklık ettiğimiz “indirilmiş din – uydurulmuş din” söyleminde ise merkezi dâvetin terk edildiğini ve toplumdaki hurafelerle meşgul olunduğunu görmekteyiz.

Bugün Türkiye’de yapılması gereken, bir asırdır
topluma dayatılmakta olan egemen “ata dini”ni
İslami dâvetin asli konu ve hedefi olarak konum-
landırmak, toplumun bir atalar mirası olarak ya-
şatageldiği geleneksel din anlayışları konusunda
da sahihini muharrefinden ayrıştıracak bir dâvet
çabasını eşzamanlı ve eşgüdümlü olarak sürdür-
mektir.

İktibas / Şükrü Hüseyinoğlu

Etiketler: Şükrü Hüseyinoğlu

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Gazze Ulusal Sınırların Kurbanıdır

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

Bir Toplumu Dışarıdaki Değil İçerideki Düşman Yıkar

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

Düşmanı Kahretmenin Yolu

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Yaşamak Yüklü Kelimeler

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

taşa yaz dalgalanmıyorsa su /suya oku kafa yarmıyorsa taş

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Filibeli Ahmed Hilmi'de Avrupa Siyaset ve Medeniyeti

Faruk KARAASLAN
Faruk KARAASLAN

Çeç

Erdal BAYRAKTAR
Erdal BAYRAKTAR

Teyakkuz Hali

Yazarın Diğer Yazıları

  • Nekbe’nin 77. Yıl Dönümünde
    15 Mayıs 2025
  • Mehmet Akif Koç, Cumartesi Günü İktibas’ta
    15 Mayıs 2025
  • “Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine
    13 Mayıs 2025
  • Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!
    12 Mayıs 2025
  • Geçmişten Günümüze Büyük Bir Yanılgı: Bedelsiz Cennet
    10 Mayıs 2025
  • İsrail’in Gazze’ye Yönelik Son Planı: “Gideon’un Savaş Arabaları” Nedir?
    9 Mayıs 2025
  • Soyu Tükenmek Üzere Olan Gazze’nin Son Çocukları…
    8 Mayıs 2025
  • Çok Okunan
  • Çok Yorumlanan
  • Son Eklenen
“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

21 Şubat 2020
Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

19 Ekim 2018
Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

7 Aralık 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

30 Kasım 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Yenilendik !

Yenilendik !

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Nekbe’nin 77. Yıl Dönümünde

Nekbe’nin 77. Yıl Dönümünde

15 Mayıs 2025
Mehmet Akif Koç, Cumartesi Günü İktibas’ta

Mehmet Akif Koç, Cumartesi Günü İktibas’ta

15 Mayıs 2025
“Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine

“Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine

13 Mayıs 2025
Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!

Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!

12 Mayıs 2025

Çeşitli ulusal/uluslararası basın yayın organlarından Müslümanlar’ın gündemini ilgilendirebilecek haberler iktibas eden ve Kur’an merkezli tevhidi bir din algısı oluşturabilmek için çeşitli makale, kavram, kıssa, video ve fotoğraf yayınlayan ve Nebevi bir duruş sergileme gayesinde olan bir web sitesidir.

Bizlere yönelteceğiniz eleştirilere açığız. Ancak alıntıladığımız her içerikteki düşünceye tam manasıyla katılmadan da yayımladığımız olmaktadır. Bu konuda anlayışınıza sığınırız…

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Her Güne Bir Ayet
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Tavsiyelerimiz Var
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hoşgeldiniz!

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş

Add New Playlist