15 Mayıs 2025 - Perşembe
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Alıntılar Alıntı Makale

Türkçe Ezan ve Andımız Anıtkabir’e Yakışır

Yeni Akit yazarı Kenan Alpay; 'Sosyal bilimler literatürü her ne kadar çekimser davransa da “seküler kıble, ulusal mihrab ve modern türbe” gibi işlevler gören Anıtkabir’de İslam’ın değerlerini değil Türkçe ezan gibi, Andımız gibi Atatürkçü değer ve ritüelleri yaşatmak daha uygundur. Kimse başkalarına istikamet vermeye, toplumu hizaya çekmeye, İslami değer ve sembolleri ulusal kimliğin hizmetine koşmaya kalkışmasın lütfen.'

Yazar: Venhar Haber
9 Kasım 2018
Kategori: Alıntı Makale
0 0
0
Türkçe Ezan ve Andımız Anıtkabir’e Yakışır
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

Ölüm yıldönümü bütün bir toplum için seksen yıldır ‘kamusal matem’ olarak dayatılan Atatürk’ün en önemli inkılaplarından biri de 1932’den 1950’ye değin tam 18 yıl sıkı denetimler ve cezai müeyyideler eşliğinde okutturulan ‘Türkçe Ezan’dı şüphesiz. Ancak ne gariptir ki; şimdilerde CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz’dan başka açık, net ve yüksek sesle Türkçe Ezan uygulaması talep eden hemen hiçbir Atatürkçü kişi ve kurum çıkmadı ortaya. Tek Parti rejimiyle oluşturdukları iklimi daha sonra tekerrür eden askeri darbeler döneminde dahi yakalayamadıkları için bu dönemde Türkçe Ezan söylemine CHP sahip çıkamadı fakat muhafazakâr kanattan transfer ettiği Abdullatif Şener üzerinden oldukça kısık sesle bu tür tartışmaların ‘kapatıldığı’ mesajını geçti kamuoyuna.

Hani Atatürk inkılapları bir bütündü ve parçalanamazdı! Ata’nın manevi huzuruna çıkmak üzere yarın Anıtkabir’e koşacak yüzbinler hangi yüzle Kemalist Cumhuriyet’e sahip çıktıklarını haykıracaklar acaba? Oysa bütün minareleri esir alan Türkçe ezan gibi yine aynı dönemde çocukları düzene uygun kafa ve davranış modeline uyarlamak üzere bütün okullarda uygulamaya sokulan Andımız törenlerinin hedefi tastamam aynıydı: İslami hayat tarzını kamusal alandan söküp atarak yerine Ata/Türk milliyetçiliğini resmi ideoloji olarak ikame etmek. Ata/Türk modernleşmesi denilen hikâyenin özünde devlet imkânlarının seferber ederek bütünüyle tepeden inme, bütünüyle adli ve polisiye tedbirleri devreye sokarak ‘makbul vatandaş’ yaratma hedefi yatmaktadır. Ne var ki geniş toplum kesimleri uzun ve meşakkatli bir süreçte devlet sınıflarının planlarının önemli bir kısmını boşa çıkardı.

‘Ulu Önder’in ‘Ulu Tanrı’lı Yılları

Türklük, Türkçülük, Atatürkçülük tanımları Anayasa ve yasalarla teminat altına alındığı ve eğitimden yargıya, askeriyeden mülkiyeye değin devletin hatta pek çok yerde devlet dışı kurumların çerçeve ve misyonunu da belirlediği için serbest tartışma yapmak hiç kolay değil. Mesela yarın 10 Kasım törenleri dolayısıyla ortaya çıkacak manzara 80 yıldır sergilenen klişe söylem ve eylemlerin tekrarından başka bir şey ol(a)mayacak. Devlet memuru olan herkes, tüm öğrenciler hatta büyük şirketler ve spor kulüpleri ‘kamusal matem’e ortak olacak. Üzüntülü bir ses tonu, siyahlar giyip ciddi duruşlar sergileyen törendeki insanlara suni/yapay acılar aşılamaya çalışacak. Anıtkabir’de mozoleye, il ve ilçelerde en büyük anıt heykele, okullarda büstlerin önüne çelenkler bırakılırken bütün bir ülkeyi hatta trafiği saygı duruşuna mecbur kılan bir resmi ideoloji ikliminin makul ve mantıklı, ahlaki ve hukuki olduğunu kim iddia edebilir?

Bu akıldışı, birey ve toplumun iradesini felç eden iklimden kimler sorumlu? Tek Parti döneminde değiliz, askeri cuntalar tarafından idare edilmiyoruz ve kendimizi özgürce ifade etmek için hiç kimseden izin almaya mecbur değiliz. Ancak en tabii, en insani itirazlar dahi ‘meczupça provokasyon’ sayılır oldu? ‘Buda’ hariç tutulursa dünyada hiçbir lidere nasip olmayacak kadar heykeli, büstü dikilmiş olması bile asil milletimizin bir nasibi sayılıyor ve şükran bekleniyor hâlâ. Türkiye’nin hemen her yerleşim birimini kuşatan devasa anıt heykellerin siyaset ve toplumun üzerine düşen gölgesi aslında resmi ideoloji ve devlet sınıflarının gücünün de bir göstergesidir. Danıştay’ın ‘Andımız’ın okullarda tekrar okunması hakkında verdiği provokatif karar, yargı kadar siyaset ve akademi başta olmak üzere bürokrasideki ideolojik hâkimiyetin ne tarafa ait olduğunu da işaretlemektedir.

Cumhuriyet’in kurucu kadroları tarafından resmi metinlerde dahi “Ebedi Şef, Ulu Önder, Eşsiz Başbuğ, Türk ulusunun babası” gibi sıfatlarla anılan ve takdim edilen Atatürk’ü rahmet ve minnetle anılan Gazi Paşa’ya tebdil ederek muhafazakâr demokrasi üzerinden ülke ve topluma alan açacağını zannedenler büyük bir tuzak hazırlıyorlar kendilerine. “FETÖ’yle mücadele olsa olsa Atatürkçülük ve Atatürkçülerle ittifak edilerek başarıya ulaşır” gibi saçma sapan ama dahası akıl ve ahlak dışı bir dizi girişimin içler acısı komedisiyle varılan menzil ortada duruyor. And tartışmalarını Reşid Galib’e, Türkçe Ezan’ı da geçmişte İsmet İnönü’ye bugünlerde de Öztürk Yılmaz’a ipotekleyerek muhterem Gazi Paşa hazretlerine hiç dokundurtmadan halletmeye çalışmak beyhude bir siyasettir.

Devran Döndü, Törenler Aynı

İstiklal Mahkemeleri’yle başlayıp Dersimkatliamıyla zirveye çıkan, Terakkiperver Cumhuriyet Fırka’nın kapatılmasından AK Parti için açılan kapatma davasına, 27 Mayıs’tan 15 Temmuz’a girişilen askeri darbelere, başörtüsü yasağından Kürt dilinin inkârına değin halka karşı estirilen devlet terörü kim adına örgütlenip meşrulaştırıldı? Siyasette merhale de muhalif cepheyi küçültme manevraları da anlaşılabilir durumlardır. Ancak asli failleri gizleyerek, esas muharrik ideoloji ve kadroları sistematik bir biçimde görmezden gelerek siyasetin toplum adına kalıcı kazanımlar elde etmesi hayaldir.

Atatürk’ün sevdiği şarkılar, türküler diye sahne alan sanatçıların Atatürk’ün ömrü vefa ettiği dönem boyunca bütün bir ülke sathında hem de polisiye tedbirler eşliğinde minarelerden okuttuğu Türkçe Ezanı hiç okumuyor oluşu dikkatleri çekiyor. Hiç değilse 10 Kasım’a mahsus olmak üzere geniş bir sahnede, bir şehrin merkezindeki anıt heykelin önünde hatta mümkün olursa Anıtkabir’de neden kitlelerin eşliğinde Türkçe ezan okunmasın? Ulu Önder’in dindarlığından, dine olan saygı ve sevgisinden bahisler açıp onu ‘ebedi istirahatgah’ında sözkonusu projelerinden mahrum bırakmayı kim, nasıl izah ediyor, öğrenmek isteriz.

Atatürk’ün manevi huzurunda onun çok sevdiği, ileri düzeyde önem verdiği, Dolmabahçe Sarayı’nda dönemin önemli hafızlarına okuma biçimlerini dahi dikte ettiği Türkçe ezanın günde beş vakit Anıtkabir’de yankılanması nasıl olur? Laikliğe aykırı mı olur, modern Türkiye’nin kabul edemeyeceği bir bidat mı sayılır? Belki de tam tersidir; Minarelerden okunmasına geçit verilmeyen Türkçe ezanı Atatürkçü/Kemalist kadro ve kitlelerin sahipsiz bırakması en azından Gazi Paşa’ya karşı ayıptır, vefasızlıktır.

Sosyal bilimler literatürü her ne kadar çekimser davransa da “seküler kıble, ulusal mihrab ve modern türbe” gibi işlevler gören Anıtkabir’de İslam’ın değerlerini değil Türkçe ezan gibi, Andımız gibi Atatürkçü değer ve ritüelleri yaşatmak daha uygundur. Kimse başkalarına istikamet vermeye, toplumu hizaya çekmeye, İslami değer ve sembolleri ulusal kimliğin hizmetine koşmaya kalkışmasın lütfen.

Etiketler: Kenan Alpay

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Gazze Ulusal Sınırların Kurbanıdır

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

Bir Toplumu Dışarıdaki Değil İçerideki Düşman Yıkar

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

Düşmanı Kahretmenin Yolu

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Yaşamak Yüklü Kelimeler

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

taşa yaz dalgalanmıyorsa su /suya oku kafa yarmıyorsa taş

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Filibeli Ahmed Hilmi'de Avrupa Siyaset ve Medeniyeti

Faruk KARAASLAN
Faruk KARAASLAN

Çeç

Erdal BAYRAKTAR
Erdal BAYRAKTAR

Teyakkuz Hali

Yazarın Diğer Yazıları

  • Nekbe’nin 77. Yıl Dönümünde
    15 Mayıs 2025
  • Mehmet Akif Koç, Cumartesi Günü İktibas’ta
    15 Mayıs 2025
  • “Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine
    13 Mayıs 2025
  • Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!
    12 Mayıs 2025
  • Geçmişten Günümüze Büyük Bir Yanılgı: Bedelsiz Cennet
    10 Mayıs 2025
  • İsrail’in Gazze’ye Yönelik Son Planı: “Gideon’un Savaş Arabaları” Nedir?
    9 Mayıs 2025
  • Soyu Tükenmek Üzere Olan Gazze’nin Son Çocukları…
    8 Mayıs 2025
  • Çok Okunan
  • Çok Yorumlanan
  • Son Eklenen
“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

21 Şubat 2020
Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

19 Ekim 2018
Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

7 Aralık 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

30 Kasım 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Yenilendik !

Yenilendik !

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Nekbe’nin 77. Yıl Dönümünde

Nekbe’nin 77. Yıl Dönümünde

15 Mayıs 2025
Mehmet Akif Koç, Cumartesi Günü İktibas’ta

Mehmet Akif Koç, Cumartesi Günü İktibas’ta

15 Mayıs 2025
“Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine

“Baas Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” Kitabı Üzerine

13 Mayıs 2025
Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!

Biliyoruz, HAMAS’ın İşi Çok Zor!

12 Mayıs 2025

Çeşitli ulusal/uluslararası basın yayın organlarından Müslümanlar’ın gündemini ilgilendirebilecek haberler iktibas eden ve Kur’an merkezli tevhidi bir din algısı oluşturabilmek için çeşitli makale, kavram, kıssa, video ve fotoğraf yayınlayan ve Nebevi bir duruş sergileme gayesinde olan bir web sitesidir.

Bizlere yönelteceğiniz eleştirilere açığız. Ancak alıntıladığımız her içerikteki düşünceye tam manasıyla katılmadan da yayımladığımız olmaktadır. Bu konuda anlayışınıza sığınırız…

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Her Güne Bir Ayet
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Tavsiyelerimiz Var
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hoşgeldiniz!

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş

Add New Playlist