1981’den bu yana yayınına devam etmekte olan İktibas, 499’uncu sayısı ile okurlarına ulaştı. Geçtiğimiz aya gündemini vuran, batıdaki ırkçılık olayları ile İslam iktisadına ilişkin tartışmalar, derginin yorum konusunu teşkil etti. Bu dünyada kimsenin kimseye üstünlük taslamaması, hele hele de insanların doğuştan getirdiği özelliklerinin bir üstünlük ya da eksiklik vesilesi olmadığının bilinmesi gerekir vurgusu yapılan Yorum’da, İslam iktisadına ilişkin olarak ise şu ifadeler kullanıldı:
“İslam’ın bir ekonomi politiği var mıdır? Elbette vardır. İslam toplumlarının temeli güzel ahlaktır ve kaynağını Kur’an’dan almaktadır. Bu ahlak, sosyal hayatı olduğu gibi ekonomi hayatını da düzenler. Alışverişte adalet ve hakkaniyetin kulluğun bir parçası olduğunu öngörür.”
Bir Kur’an kavramı olan “Helâk” kelimesi derginin Kavram sayfalarında işleniyor. Kur’an’da kullanıldığı yerler, helak olan kavimlerin durumu genişçe anlatılırken, deprem gibi doğadan gelen afetleri Allah’ın cezalandırması (helak) olarak yorumlamanın isabetli olmadığı vurgulanıyor. Ayrıca, helak edilen kafir kavimlerin, bir tek hatanın kurbanı olarak böyle acı bir akıbete maruz kaldıkları
da sanılmamalıdır deniliyor.
İktibas’ın bu sayısında Atasoy Müftüoğlu, Mustafa Bozacıoğlu, Şükrü Hüseyinoğlu, Yakup Döğer, Ahmet Ferhat Öksüz, Gülbahar Ay Satan ve İbrahim Eryiğit yazılarıyla katkı veren isimler oldu.
Derginin röportaj konuğu ise, yıllar önce Almanya’ya yerleşmiş ve hem oradaki Türk gençleri hem de Almanları yakından tanıma fırsatı bulmuş Yalçın İçyer oldu. Avrupa’da İslam’ın hızla yayılmakta olduğunu belirten İçyer, Almanya’daki müslümanlar üzerinde gerek Daeş’in etkileri gerekse Batı kültürünün etkileri üzerine görüşlerini paylaşıyor.