İktibas 489. sayısında Türk toplumunun nereye gittiğini ‘Gidiş Nereye?’ sorusuyla yanıt bulmaya çalışıyor.
‘Türk toplumu nereye gitmektedir?
Türk toplumu, nereye gitmesi isteniyorsa, oraya
doğru gitmektedir. Bu şu anlama gelmektedir:
Türk toplumu elan kendi başına, kendi gideceği
yönü ve gitmesi gereken yolu belirleme gücüne
bilgi ve zihniyet anlamında sahip değildir. İşin aslı
şu ki, toplumun yön ve yol gibi bir derdi yoktur.
Önünde açılan yola bakıyor, zevklerine ve cebine
uyuyorsa, o yola dalıyor. Gittiği yolun nereye çık-
tığına, niçin o yola gitmesi istendiğine dair sorular
sormuyor. Çünkü yol ve yön belirlemek, güçlü in-
sanların işidir. Yön tayin etmek, entelektüel olarak
donanımlı olmayı ve bu işe el koyabilecek bir ira-
deyi gerektiriyor…’