14 Haziran 2025 - Cumartesi
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Müslümanca Yaşamak

Dini Savunmak İçin Yalan Menkıbeler Anlatmak

Yıllarca bizim bazı televizyonlarımızda hep böyle asılsız menkıbeler Müslümanlara filim olarak izletildi ve halen de devam ediyor. Hakkın, hakikatin, sıdkın, sadakatin ta kendisi olan İslam’ın böyle şeylere ihtiyacı olabilir mi?

Yazar: Venhar Haber
17 Temmuz 2020
Kategori: Müslümanca Yaşamak
0 0
1
Dini Savunmak İçin Yalan Menkıbeler Anlatmak
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

Yalanı tartışıyorduk. Menkıbe olarak yalan söylenebilir mi?

Menkıbe (ç: menakıp), örnek alınmaya değer haslet demek. Kelimenin aslında delip geçme, yol gösterme, etki etme gibi anlamlar vardır. Sanki birisinin güzel huyları insanın kalbine işlediği, ona örnek olduğu, yol gösterdiği için onlara menkıbe/menakıp denmiştir. Anlamada ve etkilenip ders almada menkıbeler çok etkili olduğundan menkıbe önemli bir eğitim aracıdır. Çünkü hal dili kâl dilinden etkilidir derler. Lisanu’l-hâl entaku min lisani’l-makâl. Yine bunun için temsil tebliğden öncedir derler.

Bu sebeple Allah bize Kuranıkerim’de peygamberlerin ve önceki müminlerin hayatlarını kıssa ederken aslında onların menkıbelerini anlatmış olur. Ne var ki, din dilinde bunlara menkıbe denmemiştir. Allah da mesela Hz. İbrahim’in özelliklerini bize anlatırken ‘onda sizin için üsve-i hasene/uyulası güzel örnek vardır’ buyurur. Demek ki menkıbe peygamberlerde olunca ona üsve-i hasene denir. Bu tabir Kuranıkerim’de bir de Resulüllah için kullanılır.

Sahabe-i kiram efendilerimize gelince, onların menkıbelerinden söz edilir. Hadis kitaplarının ‘menâkıb’ bölümleri vardır ve bu bölümlerde sahabenin üstün örneklikleri anlatılır. Onlardan sonra ulemanın, evliyanın ve ahlakı güzel insanların da menkıbeleri örnek oluşturma bakımından önemlidir ve kitaplarda bolca vardır.

Mitolojilerin ve destanların eğitimdeki meşruiyetini tartışacaktık, onun için menkıbeleri öne aldık ve eğitimde, davette, tebliğde, hatta anlamada çok önemli olduklarını söyledik. Ancak menkıbede de bir tehlike vardır; insanoğlu değer verdiklerini yüceltmede sınır tanımayan bir özelliğe sahiptir. Çünkü duyuların ötesi duygulardır ve duygulara dinle ve akılla sınır çizilmediği takdirde insan muhayyilesi kutsamaya ve ilahlaştırmaya meyyaldir. Kutsal ile kudsînin farklı şeyler olduğunu da daha önce yazmıştık. Kısaca kutsallaştırma ilahlaştırmadır. Takdis etme yani kudsî bilme ise temiz ve mübarek bilmedir.

Menkıbelerin önemine rağmen kutsamaya kapı aralayan bir yönleri de bulunduğu için Resulüllah Efendimiz (sa) kendisini söz konusu ederek bu kapıyı kapamak istemiştir. ‘Hıristiyanların İsa için yaptıkları gibi siz de beni övmede aşırı gitmeyin, ben Allah’ın kuluyum, siz de bana sadece Allah’ın kulu ve resulü deyin’ buyurmuştur. Yani bende ne varsa onu söyleyin. Buna rağmen vefat eder etmez duyguların ağır basmasıyla onun ölmüş olamayacağını söyleyen sahabîler olmuştur. Ömer (ra) gibiler de bu düşünceyi anında tashih etmişlerdir. Dinin zahir, yani objektif yönü şeriattır. Esas olan da budur. Bâtın, yani duygu yönü ancak zahirinin çerçevesinden çıkmadıkça doğru olabilir. Çıkarsa bâtıniliğe ve kutsamaya kayar. Bunun için İmam Rabbani gibi bir sufi bile zahire uymayan bâtına asla itibar edilmeyeceğini söyler. Ama insanlar sevdiklerini ve büyük gördüklerini en büyük görmek istedikleri için onun hasletlerini hayallerinde büyütürler ve onu Resulüllah’ın bile, haşa, üzerine çıkarabilirler. İşte örneklik yönü önemli olan menkıbenin tehlikesi burada başlar.

Belki de çok eleştiri aldığı için sevenlerince hakkında ilk abartılı menkıbe uydurulan kişinin Ebu Hanife olduğunu söyleyebiliriz. Onunla ilgili olarak anlatılan elma hikayesi, kırk yıl yatsının abdestiyle sabahı kılma söylentisi, son iki senem olmasaydı sözü böyle uydurulan menkıbelerdendir. Menkıbe büyük insanların yaşadıkları ahlaki güzellikler olmaktan çıkıp kutsamaya dönüşürse şirke kayması işten bile değildir. Ne yazık ki, özellikle batınî sufiyye buna çokça ihtiyaç duyar. Çünkü üstatlarının büyüklüğünü bir şekilde kabullenip kabul ettirmeleri gerekir ki, insanları onun etrafında tutabilsinler.

Yıllarca bizim bazı televizyonlarımızda hep böyle asılsız menkıbeler Müslümanlara filim olarak izletildi ve halen de devam ediyor. Hakkın, hakikatin, sıdkın, sadakatin ta kendisi olan İslam’ın böyle şeylere ihtiyacı olabilir mi? Bunlar dinin önce yanlış anlaşılmasına, sonra yanlış tanıtılıp başkalarının ondan uzaklaştırılmasına sebep olmaz mı? Bunu yapmanın hainlikten ya da cehaletten başka sebebi olabilir mi? Oysa bu dinin temel özelliği fıtrat ve hayat dini olmasıdır. Müşrikler işte böyle duygularla Resulüllah için, bu nasıl peygamberdir, bizim gibi yollarda yürüyor, yiyor içiyor demişlerdi.

Kısaca yalanın her türlüsünü yasaklayan bir dinin, kendisinin savunulması için yalana müsaade edeceği düşünülemez. Bu çok daha kötü bir yalandır. Belki de bu sebeple Resulüllah Efendimiz (sa) ‘kim bile bile benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazır olsun’ buyurmuştur.

Faruk Beşer / Yeni Şafak

Etiketler: Faruk Beşer

Çok Yorumlanan 1

  1. Muradi says:
    5 sene önce

    Resulullahın vefatından sonra insanları yatıştıranın Ömer r.a. değil Ebu Bekir r.a. olduğu bilinir. Ayrıca Allah rasulünden ‘efendimiz’ diye bahsetmek de genelde onu haddinden fazla sevdiğini iddia edenlerin marifetidir! Halbuki ‘efendimiz’ diye anmak normal bir anma şekli değildir!
    Hatta Buhari’de Rasulullah’ın kendisine efendi diye seslenenleri uyardığı ve efendinin Allah olduğunu belirttiğine dair bir hadisten bahsedilmiştir.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

İslamsız Bayram Ruhsuz Kadavraya Benzer!

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Modern Siyasete Meşruiyet Arayışları

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

'Makul Olmak' Kazandırır

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Yine Yeniden ve Hep Bir Umutla Yaşamak

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

İp Gergin, Cambaz da

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Gazze Ulusal Sınırların Kurbanıdır

Faruk KARAASLAN
Faruk KARAASLAN

Çeç

Erdal BAYRAKTAR
Erdal BAYRAKTAR

Teyakkuz Hali

Yazarın Diğer Yazıları

  • Prof. Dr. İhsan Toker Bu Hafta Sonu İktibas’ta
    13 Haziran 2025
  • Bâtılın Bitmeyen Konsilleri
    8 Haziran 2025
  • Kurban Bayramımız Mübarek Olsun!
    6 Haziran 2025
  • Arafat’ta Dua Yasaklanabilir mi?
    5 Haziran 2025
  • Resmi Söylem, İktidar ve Gazze Eylemlerinin Normu
    5 Haziran 2025
  • Kürtlerin Kemalist Tapınmaya Bir İtirazı Olacak mı?
    4 Haziran 2025
  • M. Bozacıoğlu: Gelmek; Gitmemek Üzere!
    2 Haziran 2025
  • Çok Okunan
  • Çok Yorumlanan
  • Son Eklenen
“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

21 Şubat 2020
Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

19 Ekim 2018
Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

7 Aralık 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

30 Kasım 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Yenilendik !

Yenilendik !

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Prof. Dr. İhsan Toker Bu Hafta Sonu İktibas’ta

Prof. Dr. İhsan Toker Bu Hafta Sonu İktibas’ta

13 Haziran 2025
Bâtılın Bitmeyen Konsilleri

Bâtılın Bitmeyen Konsilleri

8 Haziran 2025
İslamsız Bayram Ruhsuz Kadavraya Benzer!

İslamsız Bayram Ruhsuz Kadavraya Benzer!

6 Haziran 2025
Kurban Bayramımız Mübarek Olsun!

Kurban Bayramımız Mübarek Olsun!

6 Haziran 2025

Çeşitli ulusal/uluslararası basın yayın organlarından Müslümanlar’ın gündemini ilgilendirebilecek haberler iktibas eden ve Kur’an merkezli tevhidi bir din algısı oluşturabilmek için çeşitli makale, kavram, kıssa, video ve fotoğraf yayınlayan ve Nebevi bir duruş sergileme gayesinde olan bir web sitesidir.

Bizlere yönelteceğiniz eleştirilere açığız. Ancak alıntıladığımız her içerikteki düşünceye tam manasıyla katılmadan da yayımladığımız olmaktadır. Bu konuda anlayışınıza sığınırız…

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Her Güne Bir Ayet
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Tavsiyelerimiz Var
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hoşgeldiniz!

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş

Add New Playlist