Programın sunuculuğu
Özgün-Der başkanı
Hamza Akdeniz üstlenirken, program Hafız
Ömer’in Kuran tilaveti ile başladı. Ardından
Mustazaflar Cemiyetiİzmir Şube Başkanı
Cemil Genç açılış konuşmasını gerçekleştirdi. ‘Zalimler için cehennemi tutuşturan, mazlumlar için cenneti süsleyen âlemlerin rabbi olan Allah’a hamd ve zalimlerin düşmanı, mazlumların dostu ve hamisi olan Hz. Muhammed’e salat ve selam olsun’ diyerek konuşmasına başlayan
Genç, ‘Gün geçmiyor ki bir zulme ve vahşete tanık olmayalım. En son Suriye’de yüzlerce masum kadın çocuk ve yaşlı kimyasal silahlarla katledildi. Bugün batı İslam’a ve Müslümanlara savaş açmıştır. Ancak tarih çöplüğü İslam’a savaş açanlarla doludur.’ Diyerek konuşmasını sürdürdü ve konuşmasını ‘’
Allah, yazmıştır: Andolsun, ben galip geleceğim ve elçilerim de.Gerçekten Allah, en büyük kuvvet sahibidir, güçlü ve üstün olandır.’’ (Mücadele 21) Ayetini hatırlatarak sonlandırdı.
Programın devamında İzmir Özgür-Der adına Ayhan Yaraşıklı bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasına Mısır ve Suriye’de ki İslami direnişi selamlayarak başlayan Yaraşıklı : ‘’Dünya müstekbirlerinin kurmuş olduğu yerel diktatörler eliyle yönetilen Ortadoğu da özgürlük kıvılcımı, kor haline gelmiş yürekleri alevlendirdi. Bu özgürlük ateşidir. Bu tüm yaratılmışların yeryüzünde İlahlık taslayan müstekbirlerin kulluğundan kurtulup, herkesin ve her şeyin yaratıcısı ve herkesin kendisine döndürüleceği Allah’a kulluk olma ile elde edilecek bir özgürlük ateşidir.’’ diyerek Ortadoğu’da yaşanan halk ayaklanmalarının nedenine ve içeriğine dair açıklamalarda bulundu. Ardından ‘’ Ve biz bugün bu zulme- katliama karşı buradayız, bebeği katledilmiş bir annenin gözyaşlarındayız, ailesini koruyamamış bir babanın yürek yangınındayız mazlumun yanında tüm zalimlerin karşısındayız. Allah amellerimiz kabul etsin. ‘’ diyerek sözlerini bitirdi.
Son olarak sözü Özgün-Der adına Kemal Songür aldı. Söze Mısır ve Suriye’de binlerce insani katleden zalimlere ve onların yerli-yabancı işbirlikçilerine lanet ederek başlayan Songür konuşmasına şöyle devam etti ; ’’ Allah’ın ayetlerini inkar edenler hevalarını ilah edinenler. Tek yüce değerleri olarak hazlarından çıkarlarından başka hiçbir değer tanımamaktadırlar. Hayvani içgüdülerine teslim olanlar doğaları gereği zulüm üretmektedir.’’ Diyerek Suriye, Mısır’da ve tüm Dünya’da bu tür katliam sahiplerinin değerinin insanlığın en aşağısı olduğuna dikkat çekti. Son olarak İslam’ın yükselebilmesi için tek çözüm yolunun vahdet olduğuna değinen Songür bu konu üzerine ; ‘’Dünya Müslümanlarının birbirlerine yardımının tek çıkar yolu vahyin gölgesinde bir mücadele sistemi ile batıl kavramlardan medet ummayan ilkeli bir mücadele ile önce kendi yaşadıkları toprakları İslami bir yönetime dönüşümünü sağlamalarıdır. Bunun yanında kendi aralarında, sınırları kaldırma iradesi göstererek yardımlaşması gerekir, küfrün birlikteliğine karşı Müslümanların birleşmesi tek çözümdür.’’ Diyerek kınuşmasını sonlandırdı.
Programın devamında ‘Suriye ve Mısır Halkıyla Dayanışma Platformu’ adına basın açıklamasını Furkan Akdeniz okudu. Basın açıklamasının ardından Suriye ve Mısır başta olmak üzere, bütün İslam çoğrafyasında öldürülen Müslüman kardeşlerimiz için gıyabi cenaze namazı kılındı Namazın sonunda Hüseyin Güneş’in öncülüğünde edilen dua ile program son buldu. Destek veren herkese teşekkür edildi.