9 Kasım 2025 - Pazar
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Makaleler

İslamsız Bayram Ruhsuz Kadavraya Benzer!

Gerçekten ruhu kabzedilmiş bir kadavra nasıl ki bir varlık gösteremezse bugünlerde tıpkı kadavra gibi İslam’ın ve Müslümanların bir varlık gösteremediğine şahit oluyoruz. Daha doğrusu İslam’a haksızlık etmeyelim, İslam aynı İslam, ama Müslümanlar bir kadavraya dönüştü desek daha dürüstçe olur. Ancak yozlaşmaya rağmen dillerden hiç düşmeyen ve kullanıma müsait olan kıymetli akçe olarak da yine İslam’ın kavramlarını görüyoruz.

Yazar: Ahmet DURMUŞ
6 Haziran 2025
Kategori: Makaleler, Venhar Özel
0 0
0
İslamsız Bayram Ruhsuz Kadavraya Benzer!
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

İslam’ın kadim geleneklerinden birisi de hiç şüphesiz Allah’a yakınlaşma vesilesi olarak sunulan kurban ve kurbanlardır. Kurban bahsi İslam’ın tahrif edilmiş hali olan Kitabı Mukaddes’te de önemli bir yere sahiptir. Fert olarak Müslüman’ın veya genel olarak İslam ümmetinin Allah’a olan bağlılığı, ihlâsı, takvası Allah’a sunacağı kurbanla kendisini gösterir ve yükselişe geçer. Bu önemli ve değerli hadiseyi, ibadet biçimini ilk olarak insanlığın atası olan Adem’in (as) iki oğlunda görüyoruz. (Maide27-31). Adas’in (as) iki oğlundan birisinin sunduğu kurban kabul ediliyor diğeri reddediliyordu.

Ayetlerden anlaşılan o ki, bu iki oğuldan birisi yani kurbanı kabul edilen (Habil), Allah’ı tek ilah olarak tanıyan, bütün hücreleriyle O’na iman eden, samimi, tevazu sahibi takvalı ve masum birisidir. Ama onun bu takvası ve Allah’a olan bağlılığı, bir gün hayatına mal olacaktı ve öylede oldu. Kurbanı reddedilen ve insanlığın ilk katili olma unvanına da sahip olan kardeş (Kabil) ise kıskançlığı, gücü ve kibriyle mazlum olan kardeşini suçsuz yere öldürmek istedi ve sonuçta onu öldürdü. Kur’an’ın, Adem’in (as) iki oğlunun kıssasını bize anlatması, gerçekten çok manidar ve çok anlam yüklü olduğu için ibret alacağımızı umuyorum. Sanki Kur’an bugünün toplumunu ta o günden anlatıyor ve vereceği mesajı veriyor gibi.

Yani Adem’in (as) iki oğlundan birisi şirki ve şirk toplumunu, zalim ve zulmü temsil ederken diğeri hak ve hakikati, tevhid ve tevhide sahip çıkan İslam toplumunu temsil ediyor. Kurbanı kabul edilmeyen oğul (Kabil) karga kadar aklı olmasa da, gücü ve zalimliği nedeniyle kendisine el kaldırmayan mazlum ve takva sahibi kardeşini haksız yere katlederek, aslında tevhide ve tevhid erlerine meydan okumuş ve savaş açmıştır. Verilen savaşın ardından küfrün ve şeytanın takipçileri birbirlerine miras olarak bıraktıkları şirkin sayesinde, tevhidi ve İslam’ı nice asırlardır içi boş bir dindarlığa dönüştürmeye çalışmıştır. Nesilden nesile devredilen bu amansız ve kadim düşmanlık, ne yazık ki hayatlarını birbirine borçludur. Çünkü biri olmadan diğerinin varlığı anlamsızlaşır. Tıpkı cennet ve cehennem, soğuk ve sıcak, siyah ve beyaz zıtlıklarının birbirini tamamladığı gibi birbirini tamamlar. Hasılı bugünün dünyasında yaşananlar ta o günlerin yani ilk insanlığın bir izdüşümüdür desek yeridir. Ancak şunu da asla gözden kaçırmamak lazım, Maide suresinde anlatılan Musa (as) ve İsrâiloğulları kıssası uzun uzun anlatıldıktan sonra, Adem’in (as) iki oğlunun kıssası anlatılıyor, bu da Kur’an’ın dikkat çekici bir üslubu diyebiliriz. Çünkü bugün Gazze’de yaşanan vahşet ve zulüm, bu kıssaya çok benziyor ve birileri gerçekten suçsuz yere vahşice, kafirce katlediliyor.

Çalışmamızı kısa tutmak için daha fazla ayrıntıya girmeden, bugüne yani modern zamanların kurban ve kurban bayramına dönecek olursak, az önce dediğimiz gibi içi boşaltılmış bir bayram geleneğini, enkazını yeni nesle devretmek üzereyiz. Müslüman için Allah’a yakınlaşmak için kesilmesi gereken kurban, seküler devlet yapısının da itelemesiyle artık bir ritüele, bir görsele, olmadı ruhsuz bir kadavraya dönüşmüş durumda. Hiçbir ahlaki kaygı taşımayan modern insan Allah’a giden yolda o büyük nebi İbrahim’in (as) geleneğini de unutmuş gibi. Oysa atamız İbrahim (as) Allah’a olan bağlılığını, takvasını kanıtlamak için gözbebeği biricik İsmail’ini bıçağın altına yatırabilmişti. O’nun yaptığı eylem görsel, şekilsel değildi. Teslimiyetçi, içsel bir bağlılık ve ulvi bir iman şuuruyla en sevdiğini ve en kıymetli varlığını, gözbebeğini Allah’a kurban edebilmeyi tüm insanlığa miras olarak armağan ediyordu. Bugünün kurban edicileri yani bizler bu ruhu anlar mıyız bilemiyorum ama Kur’an anlaşılmasından yana.  

Yani İslam yeteri kadar anlaşılmadan, Kur’an yaşanmadan, Allah Rasulu Muhammed’in (sav) sahih sünneti anlaşılmadan kurban anlaşılır mı? Veya İbrahim’in (as) tevhid ve şirk mücadelesi ve Hac anlaşılmadan Kurban anlaşılır mı? Elbette anlaşılmaz ve geriye sadece İslam’dan koparılmış ama adına kurban bayramı dediğiniz ruhsuz bir gün kalır. Daha açık konuşacak olursak İslam’ın devlet olmasından nefret eden ve bu konuda aslandan ürküp kaçan yaban eşekleri gibi İslam’dan kaçan ama kaçarken de garip bir şekilde Allah’a sığınan yığınların kurbanı ne durumda acaba! Bir tarafta Kemalizm, demokrasi ve laiklik sevgisi diğer tarafta her an ve her zeminde İslam ve şeriat nefreti, arkasından gelsin kurban ve kabir ziyareti. Ardından kapitalist piyasa ekonomisi, çarşı pazar alış veriş, gürültü patırtı, derken kopuş ve kayboluş. Bu yaşananlar gerçekten Adem’in (as) iki oğlunun modernize edilmiş hayat hikayelerine çok benziyor. Ama bu iki kardeş ucunda ölümde olsa tevhid ve şirkin ayırımını Allah’ın izni ile çok güzel yaptılar ve insanlığa büyük bir miras bıraktılar. Tabi burada büyük pay sahibi bize göre kurbanı kabul edilen kardeştir (habil). Fakat ilahi iradenin muradı bizim asıl ve birinci tercihimizdir. O, ol der olur.

Gerçekten ruhu kabzedilmiş bir kadavra nasıl ki bir varlık gösteremezse bugünlerde tıpkı kadavra gibi İslam’ın ve Müslümanların bir varlık gösteremediğine şahit oluyoruz. Daha doğrusu İslam’a haksızlık etmeyelim, İslam aynı İslam, ama Müslümanlar bir kadavraya dönüştü desek daha dürüstçe olur. Ancak yozlaşmaya rağmen dillerden hiç düşmeyen ve kullanıma müsait olan kıymetli akçe olarak da yine İslam’ın kavramlarını görüyoruz. Bunların en öne çıkanı ise inşallah, maşallah, Allah’a emanet ol, cumanız mübarek olsun, kandiliniz mübarek olsun ve bayramınız mübarek olsun vs. Bunları buraya latife olsun diye sıralamadım elbette. Şunun için sıraladım; Adem’in (as) iki oğlundan biri olarak kurbanı kabul edilmeyen oğul da bu saydığım kutlamaları büyük ihtimalle yapıyordu. Buna delil olarak iki oğulun da Allah’a kurban sunmasını gösterebiliriz. Demek ki müşrik veya kardeşini suçsuz yere öldüren zalim bir insanda Allah’a yakınlaşmak için kurban sunabiliyor. Tam da dikkat kesilmemiz gereken yer burasıdır diye düşünüyorum. Çünkü birisinde teslimiyet, tevazu ve takva var diğerinde görsellik, kendini beğenmişlik, enaniyet ve kibir var.

Bugün modern Müslüman’ın Allah’a giden yolda yalnızlaşmasının ana sebeplerinden bazıları kanaatimce şunlardır: Şeytandaki bir özelliği kendisine ilke edinerek kendi kendine yetme ve hatır gönül tanımaması, yani müstağnileşmesi. Hatır gönül almak yerine hatır gönül kırmada modern dilde ustalaşması. Kur’an ayetlerinden ve Hz. Nebi’nin (as) risaletinden de bihaber olan modern insan, tabiat ayetlerini de hoyratça, küstahça, bencilce kullanarak Allah’ı sosyal hayat dedikleri putçuklarına karıştırmamaları. Faizi ve haramı hiç tereddüt etmeden ve sanki İslam’dan haberi yokmuş gibi yan yatarak, ama yaparak meşruiyet potasında eriterek rahatlıkla tüketmeleri. Tesettür yerine çıplaklığı büyük bir kibirle tercih etmesi. Allah’ın gizlenmesini emrettiği mahrem yerlerini inadına ve Allah’ı yok sayarak tüm insanlığa pazarlaması. Allah’ın emrettiği akrabalık bağlarını koparması ve sıla-i rahim’i terk etmesi. Buraya aldığımız İslam aile geleneğinin bazı başat değerleridir. Bu değerleri yok saymak Allah’a savaş açmanın öteki adıdır diyebiliriz. Gelinen bu nokta ise İslamsızlaşmanın, adım adım kafirleşmenin, asimile olanın, öz olarak başka bir yaşam biçimini seçerek dinsizleşmenin ve laikleşmenin neticesinden başkası değildir.

Bu gidişat bize İslamsız bir bayramı armağan ederken biz tıpkı kadavra gibi hareketsiz duruyoruz. Oysa içi boşaltılan bir İslam’ın bayramı olabilir mi? Neden Kurban bayramına bazı laikler ve bazı şeriat düşmanları sahip çıkıyor ama  Allah’ın tek hüküm koyucu olduğunu kabul etmiyor. Hâlbuki tüm yollar Allah’a çıkar. Tüm işler ona döner. Neden işlerine gelmeyen kısımları karartma yapıyorlar? Çünkü İslam bir yaşam biçimidir ve insandan tercih ister. Ya mümin ol ya da kafir ama birisini mutlaka seç. Demek ki Müslümanlar Kur’an’ı, İslam’ı ve nübüvveti doğru anlamalı, doğru anlaşılan dinin kurbanı da doğru anlaşılır. İşte o zaman kurbanımız İbrahimî bir geleneğe bürünür ve kurbanımız makbul, bir kurban bayramımız da gerçek bayrama dönüşür. Selam hakikate tabi olanların ve Gazze’de küffara karşı direnen mazlum canlarımızın üzerine olsun.

Etiketler: Ahmet DurmuşGazzeHz. İbrahimHz. İsmailİslam ümmetiKurban Bayramı

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

İslam’ın Düşmanları Bizim Neyimiz Olur?

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

Bir Erdal Bayraktar Geçti Bu Dünyadan

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Tarih, Hurafat ve Esatir

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Bugünün Kufelileri Olmak Veya Olmamak

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Düşüncenin Girdabında Üç Şehir Metaforu

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

İp Gergin, Cambaz da

Faruk KARAASLAN
Faruk KARAASLAN

Çeç

Erdal BAYRAKTAR
Erdal BAYRAKTAR

Teyakkuz Hali

Yazarın Diğer Yazıları

  • İslam’ın Düşmanları Bizim Neyimiz Olur?
    12 Ekim 2025
  • Satılmış Ruhlar Kaybedilen Topraklar
    28 Eylül 2025
  • Kesintisiz İhanetin Adresi Mahmut Abbas
    25 Ağustos 2025
  • Bir Toplumu Dışarıdaki Değil İçerideki Düşman Yıkar
    30 Nisan 2025
  • Ah Gazze Ah!
    30 Mart 2025
  • Kapitalist Sistemde Müslümanlar ve Ramazan
    18 Mart 2025
  • Tuğyan’da Trump Kasırgası mı?
    13 Şubat 2025
  • Çok Okunan
  • Çok Yorumlanan
  • Son Eklenen
“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

21 Şubat 2020
Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

19 Ekim 2018
Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

7 Aralık 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

30 Kasım 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Yenilendik !

Yenilendik !

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Cihadı Hatırlamanın Tam Zamanı

Ateşkes mi Hamas’ı Ateşe Atmak mı?

28 Ekim 2025
İslam Cihad’la İslam’dır

İslam Cihad’la İslam’dır

27 Ekim 2025
Sabra ve Şatilla’dan Gazze’ye: Barış oyunlarının kısır döngüsü

Sabra ve Şatilla’dan Gazze’ye: Barış oyunlarının kısır döngüsü

16 Ekim 2025
Hamas’a Suikastler; pragmatistlerin, anlaşmanın ve Türkiye’nin önünü nasıl açtı?

Hamas’a Suikastler; pragmatistlerin, anlaşmanın ve Türkiye’nin önünü nasıl açtı?

15 Ekim 2025

Çeşitli ulusal/uluslararası basın yayın organlarından Müslümanlar’ın gündemini ilgilendirebilecek haberler iktibas eden ve Kur’an merkezli tevhidi bir din algısı oluşturabilmek için çeşitli makale, kavram, kıssa, video ve fotoğraf yayınlayan ve Nebevi bir duruş sergileme gayesinde olan bir web sitesidir.

Bizlere yönelteceğiniz eleştirilere açığız. Ancak alıntıladığımız her içerikteki düşünceye tam manasıyla katılmadan da yayımladığımız olmaktadır. Bu konuda anlayışınıza sığınırız…

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Her Güne Bir Ayet
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Tavsiyelerimiz Var
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hoşgeldiniz!

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş

Add New Playlist