“Sadece Gazze değil, her yer işgal altında” diyor konuşmacımız.
Haklı.
Bu haykırışı herkesin duyması gerekiyor;
“Gazze dışında dünyada her yer işgal altında, hepimiz işgal edildik.
Bu savaş, insan haysiyetinin yeryüzünü aştığı bir savaştır.
Çünkü haysiyetin yeryüzünde ineceği bir yer kalmadı.
Bereket hala acıyı hissedebilecek yüreklerimiz var.
Buna sahip olmayanlar da var.
Üstelik kendi aramızda da var.
Bugün dünyanın her bir yerinde bu çocuklar için insanlar ayağa kalkıyorlar.
Tabii alıştığımız usulde İsrail-Filistin savaşı adını koyuyoruz ama bana sorarsanız bu insan haysiyetinin yeryüzüne açtığı bir savaştır.
Çünkü haysiyetin ineceği bir yer kalmadı yeryüzünde ve hava da.
Mutlak surette bir yere inecek.
Biz orada olacak mıyız olmayacak mıyız?
Aslında biraz meselemiz böyle.
Hepimiz işgal edildik.
Bununla nasıl başa çıkacağız?
Anam babam usulü başa çıkacağız.
Bu vatanın bir evladı olarak aslında burada bu konuşmayı yapıyorum. Kariyerimin bir anlamı kalmadı.
Kütüphanemin bile bir anlamı kalmadı.
Dönüp yaksam yeridir.”
Gazze direnişini tek cümlede anlat deseler bu kadar veciz ve net anlatılamazdı herhalde.
**
Bir ülkeye girecekse 2 yıl zarar etmeyi göze alır.
En az 2 yıl boyunca düşük fiyat politikası izleyerek kendisine rakip olabilecek yerli sermayeli markaları tek tek iflas ettirir.
Bunu yaparken yerli medyada yaptığı yoğun reklam kampanyaları ile halkı markaya bağımlı müşteriye dönüştürür.
**
İsrail Filistin’de yurtlarında sürdüğü Filistin halkının 16,5 milyon dönüm arazisine el koydu.
1948-1953 yılları arasında İsrail, 370 Yahudi yerleşim biriminin 350’sini Filistinli halkın ev ve topraklarına zorla el koyduğu yerlere kurdu.
11Tecrit, Filistin ekonomisini mahvetti.
Örneğin, Ramallah’ı toplam 65 bin kişinin yaşadığı 25 köyü kapatmak amacıyla İsrail ordusu, iki metre derinliğinde onlarca çukur kazdı.
Bu aşılmaz çukurlar, eğitim ve sağlık hizmetlerine ulaşmayı imkansız hale getirdi.
Yol, su, elektrik, telefon şebekeleri tahrip oldu.
“Birleşmiş Milletler, İşgal Edilmiş Topraklar Özel Koordinasyon Bürosu” tespitlerine göre 1 milyon Filistinli açlık sınırında yaşamaya ve kendi ülkelerinde kendi topraklarına mülteci kamplarında yaşamaya mahkûm edildi.
Batı Şeria’da yüzde 55,7 olan aşırı yoksulluk oranı Gazze’de yüzde 81,4’tür.
Filistin nüfusunun yüzde 64,2’sini oluşturan bu insanlar, ekonomik soykırım stratejisi ile hiçbir ulusal, toplumsal, beşerî birikimi bulunmayan bir kalıntıya dönüştürülmeye çalışılmaktadır.