27 Nisan 2024 günü kitap fuarını görmek/ Dergâh yayınları’ndan çıkan kitaplarımı imzalamak için İzmir’e gittim. Kâtip Çelebi ve Dokuz Eylul üniversitelerinde dostlarla toplantılar, Birlik Vakfı’nda sohbet ettim. Bu arada Dokuz Eylul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden ayrılırken Dr. Akif Yıldırım dostum elime orta boy bir İncil uzattı. “Bu kitabı Abdülkâdir Geylânî Camiinin bahçesinde şadırvanın yanında buldum, içindeki notlarla birlikte size veriyorum” dedi. Eyvallah dedim. Notları okuyunca bu yazıyı yazmaya karar verdim.
İkinci baskısı 2016’da yapılan ve ücretsiz dağıtılan 466 sayfalık kitabın içinde biri bloknot büyüklüğünde diğeri daha küçük iki kâğıt parçasına süratle yazılan yazılar var. Küçük olanda şu kelimeler var: “Bu İncil’i buraya günahtan korktuğum için bıraktım, atamadım Allah’ım sen bağışla! Ben artık müslümanım. Lâilâhe illellah”
Büyük kâğıt parçasında ise şunlar yazılı:
“ALLAH’IM
26 yaşındayım. Bu yaşıma kadar, içki içtim, zina yaptım. Bazen de esrar içtim.
Anne babam boşanmıştı, her şeyi yaptım. Tövbe haşa seni inkâr bile ettim. Özür dilerim.
Çok düşündüm başıma bir sürü talihsizlik geldi. Hep isyan ettim.
Ama bir gün bir rüya gördüm. İçkili restoranda çalışıyordum.
Çok düşündüm.
Sporcuydum sakatlandım.
Sevdiğim birisi vardı ayrıldım. Param vardı bitti.
Şu anda içkiliyim ve tövbe etmek için yanına geldim.
Bu kitap ta kutsaldı atamadım.
Sen beni bağışla Rabbim. Sen affedensin
Dövme yaptırdım senin yanına geldim.
Sen her zaman görürsün biliyorum. Beni bağışla ALLAH’IM
Özür dilerim. Ve tövbe ederim.
Ben namaz kılmayı dahi bilmiyorum. Ama öğreneceğim.
İnşaallah beni bu camide hor görmezler. Hata yaptım ve af diliyorum. Sen bağışla ALLAH’IM.
Ve bu kâğıdı gören ağabi, beni hor görme ve anlatma ki utanmıyayım. Mahcup olmayayım.
Allah’ım içkiye tövbe ediyorum. Beni bağışla. Bu genç kulunu affet
Özür dilerim.”
TYB / Mustafa Kara