Çoğumuz, dedemizi, ninemizin, mahalledeki yaşlı teyze ve amcalarımızın, hatta anne ve babalarımızın hayat hikayerini bilmiyoruz. Neler gördüklerinden, ne yaşadıklarından, ne sıkıntılar çektiklerinden çok azımızın haberi var. Onları dinleyerek bir “öğüt” almak isteyenlerimiz de var kukusuz… Bir nasihatı tercih ederek, bin musibetten kurtulanlarımız da olmuştur. İşte Ömür Dediğin TV belgeseli, tam da bu değerleri bilenlere ithaf edilebilecek bir yapım.
TRT Haber’de her Pazar 21:05’de ekranlara gelen ve yapımcılığını/sunculuğunu Zeliha İlhan Doymuş’un yapmış olduğu program aslında uzun zamandır ekranda. Ancak topluma bir değeri anlatmaya çalışan her program gibi, bu program da ilgi görmemiş. Program bir belgesel özelliği taşıyor. Türkiye’nin dört bir tarafındaki ihtiyarlarımızın acı, ızdırap, tecrübe, onur, keder, mutluluk ve gözyaşı dolu hikayelerini dinlerken, bir tarafan da Sünnetullah’ın yasalarına canlı şahit olmanın dehşetini yaşıyor ve tefekküre dalıyorsunuz.
Ölüm, ömür, ihtiyarlık, gençlik, sağlık, evlat, anne-baba, akraba, iyilik, nankörlük, kadirşinaslık, cömertlik, incelik, kabalık…v.b. daha bir çok kavram, program esnasında hekesin göz yaşlarına boğulduğu diyaloglarda sık sık içlerinize işleyecek emin olun. Birçoğu yatağında ölümü beklerken ve bakıma muhtaçken, fersiz gözlerinden okunan ortak tek bir şey var; “Bir gün siz de yaşlanacaksınız ey evlatlarımız, bizleri unuttunuz!”
Geçmişinde köy köy gezen kör bir ozandan tutun da, bir öğretmen emeklisine, bir ressamdan bir marangoza kadar bir çok yaşlı amca ve teyzenin yaşam öyküsünü ibretle izleyeceğiniz bu programı, ailenizle ve hatta çocuklarınızla izlemenizde bir fayda bulacağınıza inanıyor, başka bir Ne izlenir? köşesinde buluşmak üzere tüm Müslümanları Allah’a emanet ediyoruz.
Ali DURMUŞ