Aksa Tufanı ve Uyanış Paneli’nin Ardından…

Aksa Tufanı’na ve Filistin’in yiğit evlatlarının direnişine şahitlik eden ve bu mücadeleye, bu cihada seyirci kalmayı kabul etmeyenlerin eylemlerden birisi, 24 Aralık 2023 Pazar akşamı Ankara’da, TDV Kocatepe konferans salonunda gerçekleşti.

Aksa Tufanı’na ve Filistin’in yiğit evlatlarının direnişine şahitlik eden ve bu mücadeleye, bu cihada seyirci kalmayı kabul etmeyenlerin eylemlerden birisi, 24 Aralık 2023 Pazar akşamı Ankara’da, TDV Kocatepe konferans salonunda gerçekleşti.

Genç Birikim tarafından organize edilen “Aksa Tufanı ve Uyanış” üst başlıklı panelin oturum başkanı, Genç Birikim’den Ali Kaçar idi. Konuşmacılar ise “Aksa Tufanı’nın Oluşumu, Sonuçları ve Bölgeye Yansımaları” konusuyla Musa Akkarî, “Aksa Tufanı ve Müslümanların Sorumlulukları” başlığıyla Muhammed Yorgancıoğlu idi. Yorgancıoğlu, aynı zamanda Akkarî’nin konuşmasının tercümanlığını da yaptı.

1971 Kudüs doğumlu olan Musa Akkarî, Siyonist İsrail tarafından 340 yıl hapse mahkûm edilmiş, 20 yıl kadar işgalci Siyonistlerin hapishanelerinde kalmış, 2011 yılında Gilad Shalit esir takasında, bir daha Filistin topraklarına geri dönmemek şartıyla serbest bırakılmıştır. Serbest bırakıldığı zamandan bugüne kadar Türkiye’de yaşayıp Filistin’le ilgili çalışmalar yapmaktadır. Muhammed Yorgancıoğlu ise Zonguldaklı olup uzun yıllar IHH İnsani Yardım Vakfı bünyesinde Suriye koordinatörü olarak görev yapmış ve hâlihazırda Filistin davası için insani diplomasi çalışmalarını devam ettirmektedir.

Panel programı, öncesinde tufan operasyonunu konu alan kısa bir video izletildikten sonra Kur’an-ı Kerim tilaveti ve okunan bölümlerin meallerinin verilmesi ile başladı. Daha sonra oturum başkanı ve panelistler yerlerine davet edilip kısa özgeçmişleri paylaşılarak söz, oturum başkanına verildi.

7 Ekim 2023, Bir Milattır

Aksa Tufanı’nın Filistin tarihi için çok önemli bir gelişme olduğunun altını çizerek ve Kassam Tugaylarına muzaffer olmaları duasında bulunarak sözlerine başlayan oturum başkanı Ali Kaçar, “7 Ekim 2023, bir milattır. Gelecekte Filistin ya da Siyonist İsrail tarihini inceleyenler, bu konuyla ilgili araştırma yapanlar, bundan sonra -zannediyorum- ‘7 Ekim öncesi ve sonrası’ diyerek bir araştırmaya girişeceklerdir. Çünkü işgalci siyonist rejim, kuruluşundan şu ana kadar böyle bir operasyonla karşı karşıya gelmemişti. Hep kendisi saldırı yapıyor ve buna karşılık veriliyordu. Ama şimdi, Aksa Tufanı operasyonuyla Kassam Tugayları, ilk kez hem siyonist rejime ve hem de arkasındaki bütün küresel emperyalist güçlere büyük bir ders vermişlerdir. Tufan operasyonunun, aynı zamanda biz Müslümanlar için de bir uyanışa vesile olmasını umut ve temenni ediyoruz” diyerek sözlerini sürdürdü.

İslam Dünyası, Filistin Davasına Dönemsel Destek Veriyor

Aksa Tufanı vesilesiyle bir araya gelmelerinden ve iştirak etmelerinden dolayı misafirlere teşekkür edip selam verdikten sonra sözlerine başlayan ilk konuşmacı Musa Akkarî, konuşmasını üç başlık etrafında sürdüreceğini belirterek şunları ifade etti:

“6 Ekim, tufan öncesi ve onu doğuran sebepler (1); 7 Ekim Aksa Tufanının detayları (2) ve sonrasında bölgeye ve dünyaya olan yansımaları (3). Bizler, Filistinli kardeşleriniz olarak bölgenin polisi, jandarması olarak pazarlanan israil’in zulmü altında yaşıyorduk. Bu tarihten önce Batı dünyasının bakış açısına göre İsrail, bölgedeki en demokratik, insan haklarına en saygılı devlet konumundaydı ve aynı zamanda da işgal ordusu, bölgenin süper gücüydü. Bu bakış açısına göre İsrail, karşı konulamaz, güç yetirilemez, karşısına çıkanları birkaç gün içerisinde yenebilecek bir ordu olarak pazarlanıyordu.

Bölgedeki bazı ülkelerin, işgalcilerle daha önce yapmış oldukları savaşlarda aldıkları yenilgileri, israil’in onların gözünde ister istemez bölgenin süper gücü olarak konumlandırdı ve onlar, Mescid-i Aksa davasına ihanet ederek, bu davayı unutarak Siyonist İsrail’le normalleşme yoluna gittiler. Son yıllarda siyonist İsrail, bölgeye dönük zulümlerinde yumuşak bir politika izlemeye başlamıştı. İsrail, son yıllarda şunu iyi gördü: İslam dünyası, Filistin davasına dönemsel ya da mevsimsel olarak destek veriyor. Bir olay, saldırı olduğunda tepkisel olarak Filistin’in yanında olan, Filistin direnişiyle beraber olan bir İslam dünyası ve zaman geçtikçe bu tepkiyi, direnişi unutan bir İslam dünyası.”

 

Akkarî, sözlerinin arasında, toplamda 40 bin Kassam tugayının bulunduğunu ve bu sayının 1300 kadarının hâlihazırdaki cihad eylemini gerçekleştirdiklerini de hatırlattı.

Aksa Tufanı, Beş Alanda Başlatılan ve Sürdürülmesi Gereken Bir Mücadeledir

Aksa Tufanı operasyonu başladıktan sonra Halid Meşal ve İsmail Heniye ile görüşme fırsatı bulduklarının bilgisini veren ikinci konuşmacı Yorgancıoğlu, “Kendilerine şunu sordum: Türkiyeli Müslümanlarla bir araya geldiğimizde, muhakkak sorulacaktır. Sizlerin Türkiye’deki ve dünyadaki Müslümanlara iletmek istediğiniz mesaj ve beklentiniz nedir? Şunu söylediler: Aksa Tufanı, beş alanda başlatılan ve beş alanda sürdürülmesi gereken bir operasyon ve mücadeledir. Bir tanesini Gazze’deki mücahid kardeşlerimiz yerine getirmektedir. Diğer dört alan da siz/biz Müslümanların sorumluluğundadır. Gazze’deki mücahid kardeşlerimizin sorumluluğunda olan ilk alan, askeri olarak sürdürülen mücadeledir. Diğer dördü ise farkındalık seferberliği, medya seferberliği, insani yardım seferberliği, direnişin mali olarak desteklenmesidir” diyerek sözlerinin devamında bu dört sorumluluk ya da merhaleyi özetleyerek açıklamaya çalıştı.

Konuşmaların sonrasında panelistler, kendilerine iletilen soruları cevapladılar.

Oturum başkanı Ali Kaçar, soru cevap bölümünün ardından, yedi şıktan oluşan “Çağrımız” başlıklı bir metin paylaştı. Metin, halkı Müslüman olan ülke yöneticilerini; uyarıcı, hatırlatıcı, görev yapmaya davet edici ve bununla birlikte bütün Müslümanları da kapsayıcı hüviyetteydi.

Ve program, Musa Akkarî’nin kardeşlik, ümmet, vahdet ve zafer içeren duasıyla, duasına yükselen âmînlerle sona erdi.

Program öncesinde başlayıp sonrasında da devam edip son bulan Filistin yararına kermes etkinliği, misafirlerin yoğun ilgisiyle karşılandı ve oldukça anlamlı bulundu.

Yüce Rabbimiz, hem panel programının hem de kermes etkinliğinin her aşamasında can-ı gönülden gayret gösterip katkıda bulunan ve uzak yakın demeden vakit verip hazır bulunan, iştirak eden kardeşlerimizin ecrini, kat kat fazlasıyla versin.

Fatih PALA

Genç Birikim – Ocak 2024