Ey kahpe düşman!
Ey Babil, Firavun, Roma ve Hitler artıkları!
Ey sürgünlerden sürgün, zilletlerden zillet beğenenler!
Ey İspanya’dan Osmanlı’nın kucağına düşmüşlerin soyu!
Bir köpeğe bir kere ekmek verdiğinizde o köpek sizi dost olarak kodluyor ve bir daha size asla hırlamıyor, iyiliği unutmuyor.
Burayı geçtik.
Tamam, senin gibi kahpeye lazım olan şartları yakaladın, tüm dünya şartları senin lehine ve sen de yapacağını yapıyorsun. Öldürüyorsun, öldürüyorsun, öldürüyorsun. Sonra yine öldürüyorsun. Sonra bir dana öldürüyorsun. Kesintisiz öldürme…
Öldürüyorsun çünkü senin tasmanı elinde tutanlarda dolar zibil gibi. Silah zaten sizde. Uçakların var, tankların var, istihbarat örgütün var. Teknoloji hadsiz hesapsız. Dolayısıyla öldürüyorsun.
Peki nereye kadar öldüreceksin? Bütün İran halkını, bütün Filistinlileri, bütün Lübnan’ı mı öldüreceksin? Diyelim ki bunların hepsini öldürdün. Kendini muzaffer mi sayacaksın? Sen ve patronların Amerika, İngiliz vb. dünyanın tek hâkimi olacaksınız öyle mi? Ve sen İsrail! Arz-ı mev’ud hurafene sen de inanıyorsun değil mi?
Ey Peygamber katillerinin soyu! Bir gün gelecek, kazdığınız kuyuya kendiniz düşeceksiniz Allah’ın izniyle. Bu böyle gitmeyecek. Teknolojiniz, silahlarınız, istihbarat ağınız sizi ebediyen korumayacak. Aslında siz bir bakıma Müslümanlara hayırda bulunuyorsunuz. Allah dilediği zaman bir kafiri de dinine hizmet ettiriyor. Firavun soyunuzun erkek çocuklarını öldürtmeseydi belki Musa olmayacaktı. Siz Hasan Nasrallah’ı ve yüzlerce Filistinli lideri, milyonlara varan Filistinli Müslümanı öldürmekle kendiniz hakkında asla sönmeyecek, zeval bulmayacak bir öfke, kin ve düşmanlık ektiğinizin farkında değilsiniz. İnşallaah bu öfke -ki imandan gelir- sizinle İbrahim anlaşması ve normalleşme anlaşmaları imzalayan işbirlikçi rejimler için sonun başlangıcı olacaktır. Müslümanlara bu iyiliği siz yapmaktasınız.
Yeryüzünde sırf öldürmekle ayakta kalmış bir iktidar bilmiyoruz. Kurban edilmekten kaçan boğanın, bağını koparmış köpeğin ve freni boşalmış arabanın teslimiyeti ne kadar sürebilir ki? Mülk zulümle, saldırganlıkla ayakta duramaz. Kuduz bir köpeğin kaç günlük ömrü olduğunu en iyi siz bilirsiniz. Mülk tevhid ve adaletle ayakta durur. Müntesiplerinin kulağına doğduğu gün ezan okuyan, sonra da onları “Bir kavme olan düşmanlığınız sizi adaletsizliğe sevk etmesin” ilkesiyle büyüten bir millet önünde sonunda -Allah’ın izniyle- İşaya’ya kendi ellerinizle yazdıklarınızı Gazze’de, Beyrut’ta uygulayan siz haydutlar çetesini kesinlikle mağlup edecektir. Siz son barutlarınızı atmakta, son kozlarınızı oynamaktasınız. Sizin insanlığa katillik, namus düşmanlığı, suikast, terör, bebekleri parçalara ayırmaktan başka vereceğiniz hiçbir şey yoktur. Hastalar serumla hayata tutunabilmektedirler ve bu, normal insanların işidir. Siz ise insanlığa serum değil, engerek zehri şırınga etmektesiniz. Sizin geleceğiniz yoktur. Ahireti ise size hatırlatmak gereksizdir.
Dinle İsrail, yenileceksin, yenileceksin, yenileneceksin!
Venhar Yorum