Sudan İsrail ile normalleşmeye karşı

Sudan'da hükümet yetkilileri ve muhalif siyasi isimler, İsrail ile normalleşmeye karşı olduklarını belirtiyor.

İsrail Yayın Kurumu, pazar günü Tel Aviv yönetiminin Sudan ile diplomatik ilişkiler kurmaya çalıştığını duyurdu. Aynı gün Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi, Kudüs’te İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yaptığı görüşmede Sudan ile İsrail arasında iletişim kanallarının açılması için ara buluculuk yapmaya hazır olduğunu ifade etti.

Medyada yer alan haberler ve Debi’nin bu açıklaması, İsrail ile normalleşmeye karşı bir ülke olarak bilinen Sudan’da yetkili makamlar ve halk tarafından tepkiyle karşılandı.

Sudanlıların, Filistin meselesi konusundaki hassasiyeti ve bu konuyu tartışmaya dahi açmayan net tavırları, söz konusu tepkide etkili oldu.

Sudan’ın başkenti Hartum, 1967’deki Arap-İsrail savaşının ardından burada düzenlenen ve “İsrail’le barışa hayır, İsrail’in devlet olarak tanınmasına hayır ve İsrail’le müzakerelere hayır” içerikli genelgeyle sonuçlanan Arap Zirvesi nedeniyle “3 hayırın başkenti” olarak da biliniyor.

“BU KONU, MEVCUT HÜKÜMETE MEŞRUİYETİNİ KAYBETTİRİR”

Konuyla ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan Sudan Halk Kongresi Partisi Siyasi Sekreteri El-Emin Abdurrazık, Ulusal Diyalog Konferansı’nda bazı kişilerin, İsrail’le iletişim kanalları açılması ve Sudan’ın dış ilişkileri açısından bu konunun konuşulması teklifinde bulunduğunu söyledi.

Abdurrazık, bu önerinin görüşülüp tartışmaya açıldığını belirterek, “Tüm siyasi güçler, yüzde 95’in üzerinde bir oranla konunun kapatılmasına karar verdi. Toplantıdan normalleşmenin her türlüsünün reddedilmesi tavsiyesi çıktı.” dedi.

Hükümetin bu konuyu tartışmadığını ve herhangi bir tarafın da yeniden gündeme getirmediğini belirten Abdurrazık, şunları söyledi:

“Bu konu, mevcut hükümete meşruiyetini kaybettirir. Sudan’ın dış ilişkileriyle ilgili en önemli tavsiyelerden biri, ülkenin İsrail dışında tüm dünya ülkelerine açılımını öngörüyor. Hükümet bu tavsiyeye uymakla yükümlü, meclisteki milletvekillerinde de aksi yönde açık ya da gizli herhangi bir hareketlilik yok.”

Abdurrazık, hükümetin tarafları ve bütün partilere bölgedeki yeni değişikliklerle başa çıkmak için de yeni bir strateji çağrısında bulundu. Abdurrazık “İsrail, Afrika kıtasına nüfuz etmek için aktif bir şekilde tüm gücüyle çalışıyor. İsrail’in birçok yatırımı var ve bu yatırımlarla diplomatik ilişkilerine zemin hazırlıyor.” ifadelerini kullandı.

Bu nüfuzun Arap ülkelerinin Afrika ülkelerine olan ilgisizliğinden geldiğine işaret eden Abdurrazık şöyle konuştu:

“Arapların Afrika ülkelerinde, etkili yatırımları ve ilgileri yok. Bu doğası gereği boşluk kabul etmeyen bir alan. İsrail de bunun üzerinde çalışıyor. Sudan şu anda Mısır, Güney Sudan, Etiyopya olmak üzere İsrail büyükelçilikleri olan komşu ülkeler tarafından çevrelendi. Şimdi Çad da bu yolda. Bu durum da yeni bir strateji ortaya koymayı gerekli kılıyor.”

“ÇIKAN HABERLER, BİR TÜR NABIZ YOKLAMA OLABİLİR”

Muhalif En-Nasıri Partisi yetkililerinden Sati el-Hac ise medyada yer alan bu tür iddiaların bir nabız yoklama niteliğinde olabileceğini savundu.

Hac, “Bu haberler, Sudan’da Tel Aviv-Hartum ilişkisinin ne kadar kabul edilebilir olduğunu test etmek için bir tür nabız yoklama olabilir. Biz de Sudan halkının bir parçasıyız. O tarafın (İsrail) çıkarına olacak bir siyasetin edinilmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz. Bu bizim için kırmızı çizgidir.” ifadelerini kullandı.

Tüm siyasi güçlerin bunun bilincinde olduğunu ve bu bilinci korumaya çalışacaklarını belirten Hac, İsrail’in, sömürgeci emelleri bulunduğunu ve Filistin meselesini unutturmak için bölge ülkelerini parçalamaya çalıştığı görüşünü dile getirdi.

Hac, Nasıri Partisi’nin İsrail’le normalleşmeye hizmet eden muhtemel planları önlemek için mücadele seçenekleri oluşturacağını vurguladı.

İslami eğilimli muhalif “Şimdi Reform” hareketinden Milletvekili Hasan Osman Rızk da İsrail medyasında yer alan haberlerin, ortalığı karıştırma ve Sudan’ın halihazırda içinden geçtiği şartları kullanma amacı taşıdığını söyledi.

“Meclisteki milletvekilleri olarak söz konusu açıklamaları ve diplomatik ilişki için zemin oluşturacak görüşmelerin başladığı iddialarını incelemeye çalışacağız. Bu iddialar kabul edilemez.” ifadelerini kullanan Rızk, konuyla ilgili Sudan hükümeti ile başka bir taraf arasında gizli görüşmeler olduğuna ilişkin bir duyum almadıklarını dile getirdi.

ABD’nin Sudan’ın adını terör listesinden çıkarmak için Tel Aviv ile Hartum arasında iletişim kanalları açılması yönünde bir şart getirme ihtimaline karşı uyarıda bulunan Rızk, “Bunun amacı sadece baskı olabilir. Bu bizim kırmızı çizgimizdir. Pazarlık konusu yapmayacağız.” diye konuştu.

Sudan hükümetinin İsrail’le iletişim kurma arzusunu dile getiremeyeceğini aksi takdirde İsrail’le ilişki kurulmasını istemeyen Sudan halkını kaybedeceğini ifade eden Rızk, “Hükümet bu riski almayacak bu ancak utanç getirir. 3 hayırın başkenti hala aynı çizgide.” dedi.

İKTİDAR PARTİSİNDEN YALANLAMA

İktidardaki Ulusal Kongre Partisi yöneticilerinden Abdussaki Abbas, İsrail medyasının Netanyahu’nun Hartum’u ziyaret etmek istediği yönündeki haberlerini yalanladı.

Abbas AA muhabirine, “Netanyahu’nun Sudan’ı ziyaret etmesi mümkün değil. Sudan resmi çevrelerinde de böyle bir ziyaretten söz edilmiyor.” dedi.

“Sudan’ın İsrail’le ilişkilerin normalleşmesi konusundaki tavrı net” diyen Abbas, Sudan’ın Filistin davasına son derece bağlı olduğunu sözlerine ekledi.

İsrail’in 54 Afrika ülkesinden 39’uyla diplomatik ilişkisi bulunuyor. Senegal, Mısır, Angola, Gana, Fildişi Sahili, Etiyopya, Güney Afrika, Nijerya, Kenya ve Kamerun olmak üzere 10 ülkede ise İsrail elçilikleri bulunuyor.

İslami Analiz