Ne izlenir bölümünde sizlerle paylaşmak istediğim bir film, serçelerin şarkısı. Tanıtacağımız film yeni bir film değil, ancak izlemeyen kardeşlerimin de izlemesini istediğim güzel bir senaryo olduğu için eski bir yapım da olsa paylaşmak istedim. Filmin yapımcısı İranlı ünlü yönetmen ve senarist olan Mecid Mecidi. Mecidi birçok başarıya imza atmış ve çok sayıda ödül almış bir yapımcı. Yapımcı hakkında bu kısa bilgiden sonra filmin içeriğiyle alakalı kısa ve öz bazı kareleri sizlerle paylaşmak istedik.
Filmin ismini nereden aldığı konusunda bilinçli olarak bilgi vermeyeceğim, çünkü izleyicinin kendisi filmi izlediği zaman neden bu ismin verildiğini anlayacak. Filmin kahramanı olan Kerim bir deve kuşu çiftliğinde çalışmaktadır. Çiftlikte devekuşlarını beslerken adeta onlarla konuşan Kerim işini çok sevmektedir. Kerimin başına talihsiz bir olay gelir. Çiftlikte bulunan devekuşlarından bir tanesinin çiftlikten kaçmasıyla patronu kerimi işten çıkarır. Çalıştığı çiftlikten aldığı ücretin dışında başka bir geliri olmayan kerim oldukça üzgündür. Hayatının bundan sonraki kısmı kerime ne kazandırır ne kaybettirir ileriki zamanlarda bunu yaşayarak görecektir. Kerim bu arada işitme sorunu yaşayan çok sevdiği kızına kulaklık almak için şehre gider. Cebinde yeterli parası olmayan Kerim kendi motoruyla gittiği şehirde trafik yoğunluğu içerisinde ilerlerken bir anda arkasına Kerim’e sormadan bir adam biner. Ne olduğunu anlamaya çalışan Kerim adamın aceleci tavrına karşı daha fazla müdahale edemeden ilk müşterisi ile tanışmış olur ve eline tutuşturulan para hoşuna gider.
Motoruyla şehrin gürültülü cadde ve sokaklarında bir yandan para kazanan Kerim bir yandan da farkında olmadan zorlu imtihanlardan geçer. Kerim aslında köyünde yaşadığı ve parasız olduğu günlerde iyilik yapan, ibadetini aksatmayan ve komşularına karşı cömert davranan bir insan, hatta bir devekuşu yumurtasını beşe bölecek kadar fedakâr bir insan. Ancak şehirde bir nevi ticarete başlamasıyla ve parayla sıcak temasa geçmesi Kerim’de büyük bir değişikliğe sebep olur. O, bu değişikliğin farkında bile değildir. Şehirden köyüne her dönüşünde ikinci el ev eşyalarını alıp evine yığmaktadır, derdi onlardan para kazanmak. Bu esnada bir de tv. anteni alır. Eski kendi yaptığı anteni söker ve yenisini evin çatısına yerleştirir. Çatıdan bakınca gördüğü manzara onu gururlandırır, çünkü kerimin anteni herkesinkinden daha güzel. Ama daha dün Kerim’in anteni onlarınkinden daha kötü bir durumdaydı.
Kerim artık paranın gücünü keşfetmiş durumda. Eşi nergis bir gün fakir komşularına bir kapı hediye eder. Kerim eve geldiğinde aldığı kapının başkasına verildiğini görünce, eşine çok öfkelenir ve gider kapıyı tekrar sırtına alıp getirir. Eşinin bu hareketine çok üzülen Nergis günlerce ağlar. Kerim eşini teskin etmeye çalışır ama Nergis’in kalbi çok kırılmıştır.
Filmin bir sahnesinde müşterilerinden birisinin eşyasını taşıyorken gömleği yırtılan Kerim’e eşyasını taşıdığı adam tarafından yeni bir gömlek hediye edilir. Kerim gömleği giydiğinde yüz hatları ondaki değişikliği ele vermektedir. Evet, artık Kerim hem bedensel hem de kişilik olarak gömlek değiştirmiştir. Bu gömlek değiştirme Kerim’in hayatında bir kırılma noktasıdır. Daha önce fazla para veren müşterisine arkadan çağırıp fazla verdiniz efendim diyerek hassasiyetini ortaya koyan kerim, zamanla bu hassasiyeti kaybeder. Hatta kendisine fazladan verilen parayı ayrı cebine kayacak kadar dindardır.
Ciddi anlamda para kazanmaya başlayan Kerim’in hayatı her geçen gün değişmektedir. Ama hayat ona öyle bir ders verir ki, en sonunda evinin avlusuna yığdığı molozların üzerine yıkılmasıyla altında kalan Kerim ölümden döner. Vücudu ciddi anlamda hasar görür. Yine de ilahi adalet Kerim’e merhamet eder ve onu yeni bir sürpriz beklemektedir. Bu sürpriz ne olabilir? Bunu en iyisi izleyici dostlara bırakalım. İşte bizlerin yaşarken farkına varmadığımız/varamadığımız hayatımızın nasıl değiştiğini tedrici olarak iyiden kötüye veya kötüden iyiye nasıl evrildiğini gözler önüne seren bu yapımı izlemenizi tavsiye ediyoruz. Başka bir tanıtımda buluşmak üzere sizleri Allah’a emanet ediyoruz.