2019 yılında uygulanacak asgarî ücreti belirlemek için toplanan Asgarî Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısıyla çalışma şekli ve asgarî ücret uygulaması, İLKE-SEN (Eğitim İlke-Sen & Sağlık İlke-Sen) tarafından Eminönü Meydanında protesto edildi.
Eyleme TOKAD ve Özgür Yazarlar Birliği dernekleri de destek verdi.
Eylemin açılışında EĞİTİM İLKE-SEN Başkanı Ahmet Örs, İŞÇİ-DER kurucusu Adnan Kondak ve TAŞ-İŞ-DER’den Cemal Bilgin asgarî ücret uygulaması ile ilgili olarak birer konuşma yapıp adaletsizliklere karşı mücadele çağrısında bulundular.
Topluluk adına basın açıklamasını ise Büşra Karadeniz okudu. Eylemde sloganlar atıldı, tekbir getirildi. Eylem esnasında işini kaybeden ve kentsel dönüşüm mağduriyeti yaşayan kişilerden söz alanlar oldu.
Eş zamanlı olarak yine İLKE-SEN ve TOKAD tarafından Tokat Yeraltı Çarşısı üzerinde gerçekleştirilen eylemde ise basın açıklamasını Eğitim İlke-Sen Tokat İl Temsilcisi Şinasi Uludoğan okudu.
Eylemlerde okunan basın açıklamasının tam metni şu şekilde:
ASGARÎ ÜCRET KÖLELİĞİNE, TESPİT KOMİSYONU TİYATROSUNA HAYIR!
Bismillahirrahmanirrahim
Değerli arkadaşlar,
2019 yılında uygulanacak asgari ücreti belirlemek için Asgarî Ücret Tespit Komisyonu toplanmış, müzakereler başlamıştır.
Ülke olarak ağır ekonomik ve siyasal koşulların içinden geçiyoruz. İçinde yaşadığımız bu koşullar elbette küresel işleyişten bağımsız değildir, bunun bilincindeyiz.
Zor ve zorbalık üzerine kurulu kapitalist düzen her geçen gün hayatı daha da çekilmez hâle getirmekte, feryat etmeyi bile siyasal güçleri aracılığıyla yasaklamaktadır.
Yaz mevsiminden bu yana katmerlenerek büyüyen ekonomik kriz, süregiden mevcut problemlere eklenip emekçi kitlelerin üzerine karabasan gibi çökmüştür.
Resmî rakamlar ve zorlama indirimlerle ancak yüzde yirmi beşlerde tutulabilen enflasyon oranları çok daha büyük bir ateş topuna dönüşerek hâneleri yangın yerine çevirmiştir.
İsraf ve yağma ekonomisi ülkeyi baştan başa çoraklık ve umutsuzluğa terk etmiştir.
Sınırsız tüketim ideolojisine teslimiyet, korkunç boyutlara varan özelleştirme politikaları ülkeyi ve halkı karanlık bir geleceğin kucağına fırlatıvermiştir.
Kamu adına kalan neredeyse son varlıklar olan şeker fabrikaları sermayeye peşkeş çekilmiş, köylüsü ve şehirlisiyle halkımız üretimden tamamen koparılmış, kolu kanadı kırılmıştır.
Buğdaydan nohuta, patatesten canlı hayvana kadar temel gıda ürünleri için ithalata bağımlı hâle gelinmiştir.
Açlık sınırı 2000 liraya dayanmıştır.
Asgarî ücret ise, krizin hızla derinleştiği yaz aylarından bu yana 1603 lirada kalmaya devam etmiştir.
Asgarî ücretle çalışan 7 milyonun yanında onlara bağlı en az 20-25 milyonluk bir kitle tümüyle açlık ve sefaletin içine itilmiştir.
Asgarî ücret bile alamadan çalıştırılanlar ile işsiz bırakılan milyonlar ise bu hesaba hiç dâhil değildir.
Kölelik derinleşmekte, suskunluk ve dermansızlık halkımızın belini bükmektedir.
İşte bu karanlık vasatta herkese sadece Allah’ın adalet sözünü hatırlatıyoruz.
Milyonların gözü önünde tekrar edilen bir tiyatro var. Adı: Asgarî Ücret Tespit Komisyonu!
Adına bakarak bir pâye vermeyin sakın bunlara!
Bir kere kurdukları komisyonda adalet yok ki yaptıkları tespit âdil olsun!
Bu komisyon 15 kişiden oluşuyor arkadaşlar. 5 üye hükümeti temsil ederken, 5 üye de sermaye çevrelerinden oluşuyor.
İşçinin, emekçinin; yani asıl üreten güç olan milyonların payına ise sadece 5 üye düşüyor.
Onlar da sarı sendikanın hegemonyasında kendilerini, mevcut gerçekliği tam olarak ifade edemiyorlar.
Tespit Komisyonu sahtekârlığı ta baştan emekçi kitlelerin aleyhine tezgâhlanıyor!
Düşünün kıymetli kardeşler; ne alsalar, ne biriktirseler doymayacak olan kapitalistler ve onların politik yancısı olanlar, sadece bir köle olarak gördükleri işçilerle kazandıklarını bölüşürler mi?
Elbette ki hayır!
Yaptıkları tek bir şey var:
Sene sonuna doğru iyice açlık sınırının altına düşen asgarî ücreti yeni yılın başı için yine açlık sınırı seviyesine çekmek!
Geçen yıl başı itibariyle asgarî ücret 1603 liraya yeni yükseltildiğinde açlık sınırının 1608 lira olduğunu bir örnek olarak hatırlatmamız yeterlidir sanırız.
Bu kısır döngüden bir an önce kurtulmak gerekiyor!
Âlemlerin Rabbi olan Allah’ın bütün kulları için vâr ettiği nimetlere el koyan azgın azınlığın egemenliği yerine Tevhid ve Adaletin egemenliğine hicret etmedikçe hiçbir sorunumuz esaslı bir şekilde çözülmeyecektir.
Zulüm, sömürüve yağma düzeni cafcaflı söylemlerin perdelediği bir kandırmacayla devam edecek; mazlum ve mustazaf kitleler adalet ve özgürlükten, haysiyetli bir yaşamdan uzak tutulacaklardır.
Yükseltilmesi gereken şiar bellidir:
“Sermayenin değil, Rabbimizin kuluyuz!”
Bütün olumsuz şartlara rağmen köleliğe karşı durma bilincini diri tutacağız. Yağma, talan, zam siyaseti ile, günlük hamâsî söylemlerle hakikatin perdelenmesine izin vermeyeceğiz!
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na sözümüz şudur:
“Hakça Üretim ve Bölüşüm, Âdil Paylaşım” bizim razı olacağımız tek çözümdür.
Dikkat ederseniz herhangi bir rakam telâffuz etmiyoruz.
Bütün çevrelere meseleyi kökünden kavrayıp âdil bir sonuca bağlayacak bir çözüm öneriyoruz.
El koyduğunuz zenginlikleri sahiplerine iade edin, yıllardır çaldıklarınızı onlara geri verin ve sömürüp durduğunuz her bir damla alın teri için Rabbinizden bağışlanma talep edin, emekçilerden binlerce kez özür dileyin!
Tahrip ettiğiniz tabiat ve yağmaladığınız güzelliklerin hesabını elbet Allah görecektir.
Kıymetli dostlar,
Asgarî Ücret Tespit Komisyonu müzakere sürecini her sene olduğu gibi bu sene de takip edecek ve 1 Ocak günü yine burada toplanacak, yeni durumu değerlendireceğiz.
Bütün toplumsal çevrelerden talebimiz adaletin ikamesine katkıda bulunmalarıdır.
Gerçek adalet ise zorlu bir yolun sonunda ve ancak vahyî ilkelerin kuşanılmasıyla gerçekleşecektir!
EĞİTİM İLKE-SEN (İlkeli Eğitim ve Bilim Çalışanları Dayanışma Sendikası, www.egitimilkesen.org)
SAĞLIK İLKE-SEN (İlkeli Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Dayanışma Sendikası, www.saglikilkesen.org)
TOKAD (Toplumsal Dayanışma, Kültür, Eğitim ve Sosyal Araştırmalar Derneği, www.tokad.org)
ÖYB (Özgür Yazarlar Birliği, www.ozguryazarlarbirligi.org)
Eğitim İlke Sen