İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği İle Mücadele Günü için hazırladığı raporu yayımladı. Raporda hangi sektörde yaygın olarak çocuk işçinin çalıştığı, geçmiş yılların kıyaslaması ve çalışma koşulları anlatılıyor. 2019 yılının ilk beş ayında en az 26 çocuk işçinin yaşamını yitirdiğini açıklayan İSİG Meclisi, çocuk işçiliğin yasaklanması gerektiğini vurgulayarak çocuk işçilerin ölümlerinden sorumlu olan herkesin yargılanması için çağrı yaptı.
İSİG RAPORUNA GÖRE TÜRKİYE’DE ÇOCUK İŞÇİLERİN DURUMU
• Çocuk iş cinayetlerinin en fazla yaşandığı iller Şanlıurfa, İstanbul, Gaziantep, Antalya ve Adana’dır. Bu şehirlerde çocuk nüfusu, tarım işçiliği ve mülteci nüfusu yüksektir.
• Yaşamını yitiren 26 çocuk işçinin 4’ü mülteci/göçmen çocuklardır. Mülteci çocukların ölüm oranının tüm göçmen işçilerin ölüm oranından çok daha fazla olması hem mülteci çocuk işçiliğin yoğunluğunu hem de mülteci çocukların çalışma koşulları bakımından çok daha tehlikeli işlerde çalışmak zorunda kaldıklarını göstermektedir.
• Yaşamını yitiren 26 çocuğun 4’ü kız çocuğudur. Kız çocukları, tarım sektöründe ve özellikle de ücretsiz aile işçiliğinde sömürülmektedir.
• Ücretsiz aile işçiliğinin ve küçük yaşta çalışmanın yaygın olduğu tarım sektöründe ölümlerin 8-10 yaşlarına düştüğü görülüyor. İş cinayetinde ölen çocukların yarısı tarım işçisi çocuklardır. Yaşamını yitiren çocukların yüzde 43’ü sanayide, yüzde 7’si ise hizmetler sektöründe çalışmaktadır.
• Çocuk işçiler en çok zehirlenerek/boğularak, trafik/servis kazalarında, düşerek ve ezilerek yaşamlarını yitirmiştir. Boğulma sonucu ölen çocuk işçilerin tümü, temiz su ya da serinlemek için sulama kanallarında boğulan tarım işçisi çocuklardır.
• İş cinayetinde yaşamını yitiren çocukların 9’u 14 yaş ve altındadır. 14 ve altı yasal olarak çalışması tamamen yasak olan bir yaştır. Çalışması “yasal” olan 15 yaşın üstündeki çocukların çoğu ise kimya, metal gibi yasak olan ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılmaktadır.
Sol Haber