Eylül ayının gündemine damgasını vuran gelişme Birleşik Arap Emirlikleri ile Bahreyn’in, o güne kadar gizli kapaklı sürdürdükleri İsrail’le görüşmelerini, ABD huzurunda yaptıkları anlaşmalarla, artık aleni olarak devam edeceklerini ilan etmeleri oldu. Birçok yönüyle tartışılması gereken bu adıma, ‘normalleşme anlaşmaları’ denilerek normalmiş izlenimi verilmek istenmesi, İktibas’ın bu ayki Yorum sayfalarında değerlendirildi.
İsrail’in Ortadoğu’daki varlığına ilişkin tarihsel bir değerlendirmeye yer verilen Yorum’da, “yapılan ve yapılması beklenen diğer ‘normalleşme anlaşmaları’nın kimin için normal olduğu asıl tartışma meselesidir” deniliyor.
Derginin Kavram bölümünde, Ercümend Özkan’ın kaleme almış olduğu “Dengeli Fikri Beslenme” başlıklı yazısı, okuyucunun dikkatine tekrar sunuluyor. 1992 yılında yazılan bu yazı, içeriğindeki önemli noktalar itibariyle yılların ötesinde bir değere sahip. İslâm’ın bir yaşam tarzı olarak algılanmadıkça insanda bir kişilik oluşturmayacağı belirtilen yazıda, Kur’an’ın sağlıklı İslâmî bir kişilik için öncelikle akidevî beslenmeden bahsettiği vurgulanıyor.
İktibas’ın bu sayısında Atasoy Müftüoğlu, Mustafa Bozacıoğlu, Şükrü Hüseyinoğlu, Yakup Döğer, Ahmet Ferhat Öksüz ile sanat edebiyat sayfalarında Cevat Akkanat ve İbrahim Eryiğit yazılarıyla katkı veren diğer isimler.
Derginin röportaj konuğu olan Filistinli gazeteci Muin Naim de, hem siyonist işgal rejimi İsrail’le yapılan son anlaşmaları hem Filistin davasının gidişatını yorumluyor. Şükrü Hüseyinoğlu’nun sorularını yanıtlayan Naim, bu anlaşmaların devamının kesinlikle geleceğini savunurken, bu anlaşmaların stratejik hedefinin, bölgenin düşman eksenini değiştirmek olduğunu belirtiyor. Naim, “Filistin davası Ümmetin merkezi bir davası konumunda görülmelidir. Onun sadece insani değil siyasi ve askeri bir dava olduğu, İslam coğrafyasına yönelik emperyalist bir işgale karşı direniş davası olduğu” vurgusunda bulunuyor.