“İHTİLAFLAR KARŞISINDA İSLAMİ TAVIR” kitabı, İslam dünyasının önde gelen isimlerinden Yusuf el Kardavi’nin önemli çalışmalarından biridir. Bu eserinde Kardavi, ümmetin kendi arasındaki ihtilaflara nasıl yaklaşmaları, ihtilaflı konuları nasıl çözmeleri gerektiğini anlatıyor. Başta belirtmek gerekir ki, tanıtımını yaptığımız bu kitap, netameli bir konuya parmak basmış olduğundan gündem edilmiştir. Yoksa kitapta katılmayacağımız yerler olduğu gibi hiçbir şekilde kabul edemeyeceğimiz yerlerde vardır muhakkak. Fakat ‘vahdet’ gibi bir oluşumu göz ardı edemeyecek müslümanların kitapta anlatılanlardan faydalanacaklarını düşünüyorum.
Yaşı 87 olan müellif, özellikle son dönemlerde, “Arap baharı” adı altında Ortadoğu’da ve diğer İslam beldelerinde gerçekleşen olaylara maalesef sistem içi bir mücadeleyi meşrulaştıracak şekilde yaklaşmakta, Mısır ve Suriye bağlamında gerçekleşen olaylara takındığı tavırla çelişkili tavrını ortaya koymaktadır. (Bu çelişkili tavırlarına Venharhaber sitesinin arşivinden örnekler rahatlıkla bulunabilir.)
Yazar, 1989 yılında Amerikalı müslümanların talebi üzerine yazdığı bu kitapta, ümmetin temel konularda olmadığı sürece tali konulardaki ihtilaflarının ümmet için rahmet olacağını düşünmektedir. Temel konulardaki ihtilafların ise ümmeti ayrıştırarak parçalayabileceğine dikkat çekmiştir. Müslümanların kendi içinde farklı gruplar oluşturmalarını, farklı cemaatler çıkarmalarını, temel konularda bir ayrışma sağlamadığı sürece faydalı olacağını; bu durumun ümmeti düşünsel anlamda zenginleştirerek fayda getireceğini söylüyor. Kitaptaki temel önermesi ise şudur: “Birçok araştırmamda, İslam için çalışan grup ve cemaatlerin sayılarının artışında hiçbir sakıncanın bulunmadığını belirtmiş ve bunun sınırlarını da şöylece çizmiştim: ‘Çoğunluk, uzmanlık ve tür bakımından olmalı, birbirleriyle zıtlaşarak dağılmaya ve nihayetinde çatışmaya yol açacak bir artış olmamalı. Çoğalma, mevcut bütün gruplar ve cemaatler arasında birbirlerini tamamlayan, birbirlerine güç ve kuvvet kazandıran bir yardımlaşmanın, “nihai meseleler, ortak dert ve problemler karşısında tek saf halinde durmanın” gereği olmalı. Bugünkü sorunumuz, Kur’ân’ın ilahi kaynaklı olduğuna iman etmekle beraber, bir hayat biçimi ve metodu, bir devlet ve toplum yasası olarak kabul etmeyenlerledir.”
İslam fıkhını beş ayrı kategoride değerlendiren Kardavi, bu kategorilerden birinin de ihtilaf (anlaşmazlık) fıkhı olduğunu söylüyor. İhtilaf fıkhının ilk dönem müslümanlar tarafından yakînen bilindiğini, bu sebeple ihtilafların onlarda ciddi problemlere yol açmadığını, günümüz müslümanlarının ise bu fıkıhla neredeyse hiçbir tanışıklıklarının olmadığını, bu sebeple ihtilafların giderilemediği için de bunun faturasını ümmetin çok ağır biçimde ödediğini söylüyor.
Kardavi, kitabında anlaşmazlık fıkhını üç bölümde ele almıştır. ‘İhtilaf fıkhını’ derinlemesine ve ayrıntılı bir şekilde sistematize etmiş, konunun ilmi dayanaklarını ve ulemanın yaklaşımlarını özetlemiştir. Çözüm yolları göstermeye çalışmış, pratik öneriler sunmuştur. Kitabında son olarak anlattıklarının pratik bir örneği olarak Hasan el Benna’nın hayatından örnekler vererek kitabını tamamlamıştır.
Başta da izah ettiğimiz gibi Kardavi’nin bu çalışmasında bazı yaklaşımlarına katılmasak hatta katılamasak bile, işlediği konunun önemine binaen kitabın okunmasının gerekli olduğuna inanıyor, tavsiye ediyorum. Küresel güçler eliyle müslümanlar arasında ayrılık tohumlarının atıldığı, mezhep savaşlarının tahrik edildiği, müslümanların birbirlerine kırdırıldığı bir dönemde vahdet üzerine daha fazla kafa yorulmasının gerekli, öncelikli ve elzem olduğuna inanıyorum. Kitabın bu düşünceye küçük de olsa bir katkı yapacağını düşünüyorum.
Türkçe (Orijinal Dili:Arapça)
Çeviri: Osman Arpaçukuru
İlke yayıncılık
264 s.
3. Hamur – Ciltsiz
İstanbul, 2004,
3. Basım
ISBN : 9789757105039
304 s., 1. Basım: 1992
Hazırlayan: Muammer Akseki