23 Eylül 2023 - Cumartesi
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Yazarlar
  • Alıntılar
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Tavsiyelerimiz Var Ne Okunur?

Endişeli Muhafazakarlar Çağı

Yazarın iddiası özellikle AKP iktidarı süresince sol kesimin iddia ettiği gibi Türkiye'de büyüyen bir muhafazakarlaşma olmadığı aksine insanların dinden uzaklaştığı yönündedir. Yazar sekülerleşme tanımını yaparken kendisini diğer sosyologlardan ayıran yanının sekülerleşmenin yalnızca İslam dininden uzaklaşmak olmadığını diğer pagan inanışlardan, hurafelerden de uzaklaşarak dinsel argümanların rasyonel akıl, bilim karşısında gücünü yitirdiği iddiasıdır. Yazar tezini savunurken öncelikle sekülerleşme paradigmasını kurarak işe başlıyor.

Yazar: Bünyamin ZERAN
4 Mayıs 2015
Kategori: Ne Okunur?
0 0
0
Endişeli Muhafazakarlar Çağı
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

Kitap ODTÜ’de lisans eğitimini tamamlayan, birinci yüksek lisansını Belçika’daki Katolik Leuven Üniversitesi’nde “Avrupa Sekülerleşme Tarihi” üzerine yazdığı tez ile almış, ikinci yüksek lisansını Fransa’da “Türkiye’nin Sekülerizm Tarihi” üzerine yaptığı tez ile alan Volkan Ertit tarafından yazılmıştır.

Yazarın iddiası özellikle AKP iktidarı süresince sol kesimin iddia ettiği gibi Türkiye’de büyüyen bir muhafazakarlaşma olmadığı aksine insanların dinden uzaklaştığı yönündedir. Yazar sekülerleşme tanımını yaparken kendisini diğer sosyologlardan ayıran yanının sekülerleşmenin yalnızca İslam dininden uzaklaşmak olmadığını diğer pagan inanışlardan, hurafelerden de uzaklaşarak dinsel argümanların rasyonel akıl, bilim karşısında gücünü yitirdiği iddiasıdır. Yazar tezini savunurken öncelikle sekülerleşme paradigmasını kurarak işe başlıyor. Sekülerleşme yazara göre rönesans, refarmasyon, mutlak monarşilerin yükselişi, bilimsel devrim ve aydınlanma çağı süreci içinde gelişimini sürdürmüştür. Yazarın iddiasına göre; Endüstriyel kapitalizm varolduğu sürece, kentleşme devam ettiği sürece, bilimsel ilerleme olduğu sürece toplumlar kesinlikle sekülerleşecektir. Yazar sekülerleşmeyi dinsizleşmek olarak ele almamaktadır. Yazar sekülerleşmeyi dinsel argümanların sosyal hayattaki etkilerinin giderek azalması olarak tanımlamaktadır.

Sekülerleşme paradigması ne değildir sorusuna aşağıdaki cevapları vermektedir:

1- Sekülerleşme paradigması lokal değidir.

2- Sekülerleşme paradigması ilerici ya da sekülerist bir ideoloji değildir.

3- Sekülerleşme paradigmasının merkezinde ibadethanelere gitme sıklığı yoktur.

4- Sekülerleşme paradigması dinsiz bir topluma ulaşacağını iddia etmez.

5- Sekülerleşme paradigması toplumların aynı şekilde ve aynı hızda sekülerleşeceğini iddia etmez.

6- Sekülerleşme paradigması “sadece” tek tanrılı dinlerin toplumsal gücünün azalmasından bahsetmez.

Kitabın ikinci bölümü Türkiye’nin demografik dönüşümünden bahsederek sekülerleşme sürecine doğru nasıl yol alındığına dair bir temel oluşturmaktadır. Bu bölümde nüfustaki dönüşüm, eğitim seviyesindeki artışlar, kırdan kente göçün yoğunlaşması, iş gücünün tarımdan daha çok sanayiye kayması, ailede çalışan sayısının artışıyla bilikte gelir seviyesinin ve buna bağlı olarak refah seviyesinin artışı, evlilik yaşının ileriye doğru kayması, anne çocuk sağlığı gibi konuların tarımsal topluma göre daha farklı noktalara gittiğini anlatmakta ve böylece sekülerleşmenin bu süreçte giderek hızlandığını iddia etmektedir.

Yazar, çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu bir toplumun “muhafazakarlaştığı” iddia ediliyorsa otoplumda beklenen dönüşümlerden bir kaçı aşağıdaki gibi sıralanabileceğini ifade ediyor:

1- Yeni kuşakların eski kuşaklardan daha dindar olması.

2- Eşcinsellerin görünürlüğünde azalma olması.

3- Evlilik öncesi flört sayısında azalış gerçekleşmesi.

4- Evlilik öncesi ya da evlilik dışı cinsel ilişki sayısında azalma gerçekleşmesi.

5- Doğaüstü güçlere olan inançlarda artış yaşanması.

6- Farklı inanç grupları arasındaki evliliklerde azalış meydana gelmesi.

7- Vücut hatlarının belli olmayacağı şekilde kıyafetlerin tercih edilmesi.

8- Dinin toplumsal alandaki prestijinde ve gücünde artış olması.

9- Medya dilinin muhafazakarlaşması.

10- “Kutsal”ların günlük pratiklere olan etkisinin artması.

Nevar ki yukarıda ifadelendirilen bütün şeylerin tam aksi yönde geliştiğini savunuyor. Yapılan anketlerle bir önceki neslin şimdiki nesli dindar görmediğinden, eşcinsellerin AKP döneminde kendilerini daha açık ifade ettiklerinden bahsediyor. Hatta 2013 yılında eşcinsellerin onur yürüyüşü adı altında “velevki ibneyiz, kadın kadınla evlenebilmeli, ahmet mehmetle evlenebilmeli, dönmeyiz…” gibi dövizlerle yaklaşık onbinlerce kişinin yürümesinden bahsederek gay, lezbiyen ve eşcinsellerin kendilerini daha rahat ifade ettiklerinden bahsetmektedir. Jinekologlarla yapılan görüşmelerle evlilik öncesi veya sonrası gayri ahlaki ilişki sayısının yine geçmiş yıllara oranla daha fazla yaşandığını anlatmaktadır. Başörtülü bayanların bile şimdilerde vücut hatlarını ortaya koyan giysiler tercih ettiğini 28 şubat zulmü altında üniversitelere giremeyen başörtülü bayanlarla şimdiki başörtülü bayanların aynı giysiye sahip olmadığını anlatmaktadır. Şimdiki dönemde yalnızca kadın bedeninin değil erkek bedeninin de aynı şekilde cinsel bir obje olarak kullanılmasının (Biskolata erkekleri örneğinde olduğu gibi) yine AKP döneminde daha yaygın olduğunu iddia etmektedir.

Türkiye’nin şeriata doğru gittiğini iddia edenlerin dayandığı argümanlara da değinen yazar bu argümanların; başörtülü sayısının artışına, gece saat 22’den sonra içki satışının yasaklanmasına, yüksek hızlı trende içki satışının yasaklanması, Erdoğan’ın başörtüsü sorununda “söz söyleme hakkı yargının değil ulemanındır” demesi, kadın vücutlarının olduğu bazı afişlerin sansürlenmesi, sadece kadınlara özgü plajların açılması, devlet kanallarında mevlit programlarının yapılması, yeşil sermayenin devlet eliyle artırılması, Erdoğan’ın evli çiftlerden en az üç çocuk istemesi, yine Erdoğan’ın dindar nesil istemesi gibi tüm bunların Türkiye’nin muhafazakarlaşmasını anlatmada ölçü olamayacağını kendi dilince savunmuştur.

Kitabı okuduğumda sorun olarak gördüğüm şeylerin başında yazarın islami cenahı hiç tanımıyor oluşudur ki bunu kendisi de itiraf etmektedir. Yazarın kafasındaki “din” religion algısıyla Kur’an’ın anlattığı “eddiyn” kuşkusuz çok farklıdır. Bu tanımamazlık hatta buna gerek bile duymuyor oluşu bir çok kavramın yanlış anlaşılmasına sebep olmaktadır. Kuşkusuz anlattıklarında doğruluk vardır. AKP iktidarı süresince sekülerleşme (dünyevileşme) hızlı biçimde artmaktadır. İnsanlar dinden değil İslam’dan uzaklaşmaktadır. Dindarlık kavi bir şekilde yine ayakta durmaktadır. Çünkü sünni islam algısında ne yaparsan yap cennetlik olunacağından yapılan her tür ahlaksızlık kişiyi dinden çıkarmamaktadır. Daha fazla muhafazakarlaşan bir toplum olmaktadır Türkiye. Ama İslam’dan da bir o kadar uzaklaşan bir Türkiye var şimdilerde. İslamlaşma ile muhafazakarlaşma arasındaki farkı ayırmak gerektiğini düşünüyorum. Yazarın Kayseri’de Hilton’da düzenlenen konferansına da katıldım. İlginç bir örnek verdi: Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde çıkılan yağmur duasını anlattı ve şimdilerde orada Gap Barajı var ve onların enaz 5 yıllık suları hazır durumda 5 yıl yağmur yağmasa bile idare edecekleri suları var yani onların artık duaya ve tanrıya ihtiyaçları yok dedi. Yani Allah anlayışının şimdilerde bilimsel buluşların yetişemediği insanın naçar kaldığı son demde ortaya çıktığını anlatmak istedi. Oysa bu algı yanlıştı. Çünkü geçmiş kavimlerde de aynı bu anlayış vardı ki Kur’an denizde mahsur kalmış kimselerin dini yalnızca Allah’a has kılarak dua ettiklerinden bahseder, karaya çıkınca da yapılan dua unutulur. Yani bu duygu sekülerliği belirlemek için yeterli bir delil değildir. Geçmiş kavimlerden bugüne gelen kadim hastalıktır. Öyleyse geçmiş kavimlerde çok fazla sekülerdi dememiz lazım.

Sonuç olarak yazarın tezini doğru bulmamla birlikte dayandığı argümanların zayıf olduğunu düşünüyorum. İslami cenahı tanımaması ayrı bir handikaptır ki kendi bilimsel anlayışı ile çelişen bir durum olarak görüyorum. Belki bu durumu ileride telafi edecektir. Bunu da bekleyip göreceğiz. Okuyucusuna kuşkusuz bir çok anlam katacaktır bu kitap. Emek verilmiş, paradigmaları oluşturulmuş bir kitap olması münasebetiyle tavsiye edebileceğimiz keyifli bir kitaptır.

VOLKAN ERTİT
ENDİŞELİ MUHAFAZAKARLAR ÇAĞI
Dinden Uzaklaşan Türkiye
ORİENT YAYINLARI 1. BASIM MART 2015

Hazırlayan: BÜNYAMİN ZERAN

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

İslam'ın Gücü

Ahmet ALTINOK
Ahmet ALTINOK

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Değişim, Zorunlu Bir İstikamet midir?

Faruk KARAASLAN
Faruk KARAASLAN

Bireysel Ahlaktan, Bireysel Üst Ahlaktan Vasat Ümmet Ahlakına

Abdi KEÇELİ
Abdi KEÇELİ

İyiliği Emretmek ve Kötülükten Alıkoymak

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

Dalaletten Hidayete, Oradan Nereye…

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

Çocuktuk İşte

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Hayal İle Kurgu Arasında

Yazarın Diğer Yazıları

  • Hayal İle Kurgu Arasında
    18 Haziran 2023
  • Yitiğini Doğru Yerde Aramak
    30 Nisan 2023
  • Ruhsuz Bir Deneme
    1 Nisan 2023
  • İnsanın Allah’a Olan Yolculuğu
    26 Kasım 2022
  • Covid 19 Dünya Halkları İçin Bir Salgın Mıydı Saldırı Mıydı?
    7 Kasım 2022
  • Toplumu Dizayn Etmede Dilin Araçsallığı
    22 Ağustos 2022
  • İnsanın Allah İle Olan İlişkisi
    3 Ağustos 2022
  • Çok Okunan
  • Çok Yorumlanan
  • Son Eklenen
“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

“İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

21 Şubat 2020
Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

19 Ekim 2018
Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

7 Aralık 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

30 Kasım 2018
Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Allah’sız Bir Adalet Anlayışı Adalet Getirmez

Yenilendik !

Yenilendik !

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

Kardeşim Erkan İbretlik Bir Emanet

“İnsanı Bilmeyen İlahiyatçı, Tarihi Nasıl Bilsin?”

“İnsanı Bilmeyen İlahiyatçı, Tarihi Nasıl Bilsin?”

23 Eylül 2023
Rahatlık Müritleri

Rahatlık Müritleri

23 Eylül 2023
Coca-Cola Varlığını ABD İç Savaşı’na Borçlu

Coca-Cola Varlığını ABD İç Savaşı’na Borçlu

22 Eylül 2023
Haklısın Ama…

Haklısın Ama…

22 Eylül 2023

Çeşitli ulusal/uluslararası basın yayın organlarından Müslümanlar’ın gündemini ilgilendirebilecek haberler iktibas eden ve Kur’an merkezli tevhidi bir din algısı oluşturabilmek için çeşitli makale, kavram, kıssa, video ve fotoğraf yayınlayan ve Nebevi bir duruş sergileme gayesinde olan bir web sitesidir.

Bizlere yönelteceğiniz eleştirilere açığız. Ancak alıntıladığımız her içerikteki düşünceye tam manasıyla katılmadan da yayımladığımız olmaktadır. Bu konuda anlayışınıza sığınırız…

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Her Güne Bir Ayet
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Tavsiyelerimiz Var
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Her Güne Bir Ayet
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
    • Alıntı Makale
    • Alıntı Söyleşi
  • İslam Dünyası
    • Filistin
    • Suriye
    • İran
    • Irak
    • Arakan
    • Pakistan
    • Yemen
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
  • Dünya
    • Ortadoğu
    • Amerika
    • Avrupa
    • Asya
    • Afrika
    • Diğer
  • Türkiye
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
  • Tavsiyelerimiz Var
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2021 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hoşgeldiniz!

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş

Add New Playlist