28 Şubat 2021 - Pazar
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
.......................
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
    • Tümü
    • Arakan
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
    • Doğu Türkistan
    • Filistin
    • Irak
    • İran
    • Pakistan
    • Suriye
    • Yemen
    Suriyeli Çocuklar Geceleri Nerede Uyuyor?

    Suriyeli Çocuklar Geceleri Nerede Uyuyor?

    Sanat ve Savaşın Sürrealist Yansıması

    Sanat ve Savaşın Sürrealist Yansıması

    İngiliz-Yahudi Ortaklığında Amerikan’nın Yeni Siyaseti

    İngiliz-Yahudi Ortaklığında Amerikan’nın Yeni Siyaseti

    Kültür Ve Direniş

    Kültür Ve Direniş

    1948 Yılında Ne Olmuştu?

    1948 Yılında Ne Olmuştu?

    İslam Topraklarında Laik Dayatma

    İslam Topraklarında Laik Dayatma

  • Dünya
    • Tümü
    • Afrika
    • Amerika
    • Asya
    • Avrupa
    • Diğer
    • Ortadoğu
    Önümüzdeki Dönemde Çin Dijital Parasının Yayılışına Şahitlik Edeceğiz

    Önümüzdeki Dönemde Çin Dijital Parasının Yayılışına Şahitlik Edeceğiz

    Fransa’da Müslümanları Hedef Alan Yasa Kabul Edildi

    Fransa’da Müslümanları Hedef Alan Yasa Kabul Edildi

    Kazananı Olmayan Savaş

    Kazananı Olmayan Savaş

    Müslümanca Duruş Örnekleri

    Müslümanca Duruş Örnekleri

  • Türkiye
    • Tümü
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
    Çocuk ve Muhabbet

    Çocuk ve Muhabbet

    Sağcılık-Solculuk ve Metin Yüksel

    Sağcılık-Solculuk ve Metin Yüksel

    Yaslandığın Duvar Üstüne Göçerse!

    Yaslandığın Duvar Üstüne Göçerse!

    Post-truth Çağı Erkenden Yakaladık

    Post-truth Çağı Erkenden Yakaladık

    İslamcılığın Muhafazakarlaşması mı Muhafazakarlığın İslamcılaşması mı?

    İslamcılığın Muhafazakarlaşması mı Muhafazakarlığın İslamcılaşması mı?

    Bir İslâmi Keşif Olarak: Satranç

    Bir İslâmi Keşif Olarak: Satranç

  • Yazarlar
  • Alıntılar
    • Tümü
    • Alıntı Makale
    Kültür Ve Direniş

    Kültürel Kuşatma ve Müslümanlar

    Herkesin Bir Plânı Var!

    Doğu da Batı da Allah’ındır!

    Körleştirme Aydınlığa Karşı

    El Altında Bekletilen İnsan

    Anlamın İkamesi

    Gökyüzü Gibi Bir Şey

    Fransa İçin ‘gerçek İslam bu değil’ Zamanı

    Fransa İçin ‘gerçek İslam bu değil’ Zamanı

    Biz Bilinci

    Biz Bilinci

    Küresel Sistemin Para, Libido ve İmaj Şeytan Üçgeni ve Türkiye’nin Enerjisini Tüketmesi!

    Küresel Sistemin Para, Libido ve İmaj Şeytan Üçgeni ve Türkiye’nin Enerjisini Tüketmesi!

    Almanya’nın Başarısız Politik Araçları: Türkiye’deki Alman Kuruluşları

    Almanya’nın Başarısız Politik Araçları: Türkiye’deki Alman Kuruluşları

    Şehit MalcolmX’ten Müslüman Gençlere

    Şehit MalcolmX’ten Müslüman Gençlere

    Trending Tags

    • Abdulaziz Kıranşal
    • Abdurrahman Dilipak
    • Abdurrahman Arslan
    • Ahmet Taşgetiren
    • Alev Alatlı
    • Ali Bulaç
    • Ali Haydar Haksal
    • Atasoy Müftüoğlu
    • Atilla Özdür
    • D. Mehmet Doğan
    • Erol Göka
    • Gökhan Özcan
    • Hayrettin Karaman
    • İsmail Kılıçarslan
    • İbrahim Kahveci
    • Murat Bardakçı
    • Taha Kılınç
    • Yavuz Bahadıroğlu
    • Yıldıray Oğur
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
    • Tümü
    • Alıntı Söyleşi
    • Venhar Ropörtaj
    İngiliz-Yahudi Ortaklığında Amerikan’nın Yeni Siyaseti

    İngiliz-Yahudi Ortaklığında Amerikan’nın Yeni Siyaseti

    Korkulması Gereken Robotların İnsanlaşmasından Ziyade İnsanların Robotlaşması

    Korkulması Gereken Robotların İnsanlaşmasından Ziyade İnsanların Robotlaşması

    Ömer Behmen Hayat Hikayesini Anlattı

    Ömer Behmen Hayat Hikayesini Anlattı

    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

  • Venhar ÇocukYENİ
    • Küçük Müslümanlar
  • İslam Dünyası
    • Tümü
    • Arakan
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
    • Doğu Türkistan
    • Filistin
    • Irak
    • İran
    • Pakistan
    • Suriye
    • Yemen
    Suriyeli Çocuklar Geceleri Nerede Uyuyor?

    Suriyeli Çocuklar Geceleri Nerede Uyuyor?

    Sanat ve Savaşın Sürrealist Yansıması

    Sanat ve Savaşın Sürrealist Yansıması

    İngiliz-Yahudi Ortaklığında Amerikan’nın Yeni Siyaseti

    İngiliz-Yahudi Ortaklığında Amerikan’nın Yeni Siyaseti

    Kültür Ve Direniş

    Kültür Ve Direniş

    1948 Yılında Ne Olmuştu?

    1948 Yılında Ne Olmuştu?

    İslam Topraklarında Laik Dayatma

    İslam Topraklarında Laik Dayatma

  • Dünya
    • Tümü
    • Afrika
    • Amerika
    • Asya
    • Avrupa
    • Diğer
    • Ortadoğu
    Önümüzdeki Dönemde Çin Dijital Parasının Yayılışına Şahitlik Edeceğiz

    Önümüzdeki Dönemde Çin Dijital Parasının Yayılışına Şahitlik Edeceğiz

    Fransa’da Müslümanları Hedef Alan Yasa Kabul Edildi

    Fransa’da Müslümanları Hedef Alan Yasa Kabul Edildi

    Kazananı Olmayan Savaş

    Kazananı Olmayan Savaş

    Müslümanca Duruş Örnekleri

    Müslümanca Duruş Örnekleri

  • Türkiye
    • Tümü
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
    Çocuk ve Muhabbet

    Çocuk ve Muhabbet

    Sağcılık-Solculuk ve Metin Yüksel

    Sağcılık-Solculuk ve Metin Yüksel

    Yaslandığın Duvar Üstüne Göçerse!

    Yaslandığın Duvar Üstüne Göçerse!

    Post-truth Çağı Erkenden Yakaladık

    Post-truth Çağı Erkenden Yakaladık

    İslamcılığın Muhafazakarlaşması mı Muhafazakarlığın İslamcılaşması mı?

    İslamcılığın Muhafazakarlaşması mı Muhafazakarlığın İslamcılaşması mı?

    Bir İslâmi Keşif Olarak: Satranç

    Bir İslâmi Keşif Olarak: Satranç

  • Yazarlar
  • Alıntılar
    • Tümü
    • Alıntı Makale
    Kültür Ve Direniş

    Kültürel Kuşatma ve Müslümanlar

    Herkesin Bir Plânı Var!

    Doğu da Batı da Allah’ındır!

    Körleştirme Aydınlığa Karşı

    El Altında Bekletilen İnsan

    Anlamın İkamesi

    Gökyüzü Gibi Bir Şey

    Fransa İçin ‘gerçek İslam bu değil’ Zamanı

    Fransa İçin ‘gerçek İslam bu değil’ Zamanı

    Biz Bilinci

    Biz Bilinci

    Küresel Sistemin Para, Libido ve İmaj Şeytan Üçgeni ve Türkiye’nin Enerjisini Tüketmesi!

    Küresel Sistemin Para, Libido ve İmaj Şeytan Üçgeni ve Türkiye’nin Enerjisini Tüketmesi!

    Almanya’nın Başarısız Politik Araçları: Türkiye’deki Alman Kuruluşları

    Almanya’nın Başarısız Politik Araçları: Türkiye’deki Alman Kuruluşları

    Şehit MalcolmX’ten Müslüman Gençlere

    Şehit MalcolmX’ten Müslüman Gençlere

    Trending Tags

    • Abdulaziz Kıranşal
    • Abdurrahman Dilipak
    • Abdurrahman Arslan
    • Ahmet Taşgetiren
    • Alev Alatlı
    • Ali Bulaç
    • Ali Haydar Haksal
    • Atasoy Müftüoğlu
    • Atilla Özdür
    • D. Mehmet Doğan
    • Erol Göka
    • Gökhan Özcan
    • Hayrettin Karaman
    • İsmail Kılıçarslan
    • İbrahim Kahveci
    • Murat Bardakçı
    • Taha Kılınç
    • Yavuz Bahadıroğlu
    • Yıldıray Oğur
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
    • Tümü
    • Alıntı Söyleşi
    • Venhar Ropörtaj
    İngiliz-Yahudi Ortaklığında Amerikan’nın Yeni Siyaseti

    İngiliz-Yahudi Ortaklığında Amerikan’nın Yeni Siyaseti

    Korkulması Gereken Robotların İnsanlaşmasından Ziyade İnsanların Robotlaşması

    Korkulması Gereken Robotların İnsanlaşmasından Ziyade İnsanların Robotlaşması

    Ömer Behmen Hayat Hikayesini Anlattı

    Ömer Behmen Hayat Hikayesini Anlattı

    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

  • Venhar ÇocukYENİ
    • Küçük Müslümanlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Venhar Özel

Şimdi mi ? آٰلْـٰٔنَ

Başlığımızdaki “şimdi mi” kelimesi bildiğim kadarıyla Kur’an’da, iki yerde ve ikisi de aynı surede (Yunus, 51 ve 91) geçmektedir. Türkçe telaffuzu (âl âne) ve yazılışı bize göre biraz zor olmakla beraber kullanıldığı yerler insan hayatı için oldukça önemli mesajlar içermektedir.

Yazar: Ahmet DURMUŞ
17 Ocak 2021
Kategori: Venhar Özel
0
3
Şimdi mi ? آٰلْـٰٔنَ
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

Başlığımızdaki “şimdi mi” kelimesi bildiğim kadarıyla Kur’an’da, iki yerde ve ikisi de aynı surede (Yunus, 51 ve 91) geçmektedir. Türkçe telaffuzu (âl âne) ve yazılışı bize göre biraz zor olmakla beraber kullanıldığı yerler insan hayatı için oldukça önemli mesajlar içermektedir. “Şimdi mi”? İfadesi Alemlerin Rabbi olan Allah tarafından ölüm anında müşrik insana yöneltilmiş bir soru gibidir. Fakat soru gibi gözüken bu kelime aslında müşrik insanın yaşamış olduğu hayata bir reddiye, bir kızgınlık ve hatta bir cezalandırma aşamasının olduğu da ayet bütünlüğü içerisinde gayet açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Hayatları boyunca vahye karşı mukavemet gösterip, azgınlıkta sınır tanımayan, tağutlaşan, müşrik insanın son pişmanlığına karşı rabbimiz tarafından verilen cevap gerçekten ibretliktir, düşündürücüdür. Bu arada şu gerçeği de unutmamak lazım, Kur’an müşrik ve kafirlere karşı tavrını ortaya koyarken, müminlerinde ondan payına düşeni almasını ister.

Ayetlerin siyak sibak ilişkisini göz önünde tutarak ilk önce Yunus/49. ayete bakalım: “De ki: «Ben kendime bile Allah’ın dilediğinden başka ne bir zarar ne de bir menfaat verme gücüne sahibim.» Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri geldiği zaman artık ne bir saat geri kalırlar ne de ileri giderler.” (Yunus: 49) “De ki: (Ey müşrikler!) Ne dersiniz? Allah’ın azabı size geceleyin veya gündüzün gelirse (ne yaparsınız?). Suçlular ondan hangisini istemekte acele ediyorlar!” (Yunus: 50)

Olacaklar olduktan sonra mı O’na iman edeceksiniz? Şimdi mi? Hâlbuki onu (azabın gelmesini) istemekte acele ediyordunuz? (Yunus: 51)

Sonra zulmedenlere: “Ebedi azabı tadın,” denir, “Kazandığınızdan başka bir karşılık mı bekliyordunuz?” (Yunus: 52)

Burada dört ayetin mealini vermemizin sebebi Kur’an’ın bütünlüğünü bozmamak ve okuyucuya daha geniş bir pencere açmak. Bu yazıda asıl amacımız insanların tüm uyarı ve ikazlara rağmen Allah’ın kopmayan sağlam ipine (Kur’an’a) değil, müşrikçe bir hayata tutunmaları. Ömür boyu hakikati görmezden gelip nebilere karşı adeta kör ve sağır kesilip vahiy ile aralarına duvar ören bu müşrik insanın ölüm anındaki pişmanlığının nasıl da işe yaramadığı gerçeğidir. Bu inkarcı/müşrik insanın karakteristik özelliğini/yapısını rabbimiz Kur’an’da birçok ayette olduğu gibi En’am suresi 28. ayette de çok güzel tasvir etmektedir: “Hayır! Daha önce gizlemekte oldukları şeyler (günahlar) kendilerine göründü. Eğer (dünyaya) geri gönderilseler yine kendilerine yasak edilen şeylere döneceklerdir.”

Müşrik/kafir insanın ölüm anındaki durumundan dolayı başına gelen beladan kurtulmak için bende Muhammed’in/Musa’nın (as) rabbine inandım demekle son anda nebileri doğrulaması ve kendisine bir çıkış yolu araması rabbimiz tarafından kesin bir dille reddedilmiştir. Hayatları boyunca Allah’ın elçilerini yalanlamaları, onları küfretmeleri, aşağılamaları ve adeta vahye karşı müstekbir bir tavırla savaş açıp meydan okumaları nedeniyle kendi sonlarını hazırlamış olan müşrikler, tıpkı firavun ve tüm zalimler gibi son anda bir pişmanlığın içerisine girmiş durumdalar. Ancak rabbimiz, küfürde/tuğyanda sınır tanımayan bu azgın insanın ölüm anındaki bu talebini “şimdi mi” aklın başına geldi diyerek geri çevirmektedir.

Her geçen gün İslam’dan kopan/koparılan gençlik bugün bin bir çeşit tali yollara sapmış durumda. Gençliği ve olgunluk çağı heder edilen bu kesim kendisini artık işine, evine ve arabasına adamış bir vaziyette dünyaya sımsıkı sarılmıştır. Okulundan, anne ve babasından aldığı İslamî eğitim/ahlak son derece yetersiz olan bu zavallı güruh hayatı boyunca hazın ve hızın peşinden koşturup durmuştur. Dini değerlerden tamamen kopmamış olmasına rağmen yaşamında din ile bağlantısı tamamen kopmuş gözükmektedir. Eğer şirk kavramı hatta tüm Kur’an kavramları genç nesle doğru anlatılabilseydi bugün durum farklı olabilir genç ve olgun insan da kendisinin durduğu yeri doğru tanımlayabilirdi. Ama ne acıdır ki böyle olmadı. Kur’an eğer insanların çoğunun Allah’a şirk koşmadan (Yusuf:106) inanmayacağını söylüyorsa bunu okuyup geçmek yerine anlamaya çalışmamız lazım. Bu gerçeği kabullenerek en yakınlarımızın dahi tevhide gölge düşürüp şirke bulaştıklarını üzülerek görmekle beraber hakikati onlara anlatmaz/anlatamaz olduk. Oysa mümine yüklenen bir görev vardı iyiliği emredip kötülükten sakındırmak. Neyse söylenmesi gereken çok şey var ama biz tekrar ayete dönelim.

İşte Firavun’un boğulma anını anlatan 91. ayetten biraz farklı gibi gözüken ama özde farkı olmayan 51. ayeti kerimenin imanlarına zulüm karıştıran müşrik insana cevap olarak okunması gerektiğini düşünüyoruz. Yani hayatın en verimli zamanlarını Allah’tan kıskanıp O’na harcamamak, Allah’ın düşmanları ile bilerek veya bilmeyerek saf tutup O’nun nurunu söndürmeye çalışmak ve Allah’ın zamanını Allah’tan başka her şeye çarçur edip yaş kemale erip ölüm kapıyı çalınca da pişmanlık duymak. Tam da burada yüce Allah nebileri alaya alan, müminleri ayak takımı olarak aşağılayan, müşrik insana “ŞİMDİ Mİ” aklın başına geldi ey zalim/nankör işte acele edip istediğin bela başına gelmiştir demektedir.

Dikkat edersek toplumsal hayatta birileri her türlü kötü fiili işler ama uyarıldıklarında Allah’ın (el- Gaffar) bağışlayıcı/affedici olduğunu dillendirerek tepki gösterirler. Oysa el-Müntekim olan Allah (suçluları, zalimleri, zorbaları adaletiyle cezalandıran) aldatıcılara dikkat çekerek: “Ey insanlar, hiç şüphesiz Allah’ın vaadi haktır; öyleyse dünya hayatı sizi aldatmasın ve aldatıcı(lar) da, sizi Allah ile (Allah’ın adını kullanarak) aldatmasın” der. (Fâtır: 5). Ayeti kerime bize şeytanın fısıltılarına kulak vermemeyi tavsiye ediyor. Allah’ın elçileri bile hayatları boyunca sırât-ı mustakîm üzere olmalarına rağmen Allah’ın affediciliğine güvenip salih amel işlemekten geri durmamışlardır. Demek ki müşrikçe yaşayıp ölüm anında ben de inandım denmesinin Allah katında bir değeri yoktur.

Kur’an’la muhatap olan insanlar bilir ki, Kur’an insanları savaşa bile çağırırken sağlıklı ve güçlü insanları çağırmaktadır. Hastaları, körleri ve yaşlıları merhameti gereği ayırmaktadır. Bu demektir ki kul olan insan verimlilik çağında Allah’a yönelmeli ki bunun bir kıymeti bir değeri olsun ve ölüm anında “şimdi mi” sorusuna muhatap olmasın. Yani imanın da bir kıymeti/kalitesi varsa o da gençlik ve olgunluk yıllarında ortaya çıkıyor desek mübalağa yapmış olmayız. Kur’an’ın hazzını, imanın güvenirliğini, İslam’a olan teslimiyeti ve Allah’ın kulu olmanın zevkini gençken, olgunken yaşamalı insan.

Tekrar konumuz olan ve Firavun’un boğulma anındaki “ben de İsrailoğullarının rabbine inandım” dediği 91. ayete dönelim: “Biz, İsrailoğullarını denizden geçirdik. Ama Firavun ve askerleri zulmetmek ve saldırmak üzere onları takip etti. Nihayet (denizde) boğulma haline gelince, (Firavun:) «Gerçekten, İsrailoğullarının inandığı Tanrı’dan başka tanrı olmadığına ben de iman ettim. Ben de Müslümanlardanım!» dedi.” (Yunus: 90)

(Allah) Şimdi mi (iman ettin)! Halbuki daha önce isyan etmiş ve bozgunculardan olmuştun. (Yunus: 91)

51 ve 91. ayetler içerik olarak aynı şeyleri söylüyor. Yani müşrik insanın son anda ben de inandım diyerek nebileri doğrulaması ve inandım demesi kurtuluşuna yetmiyor. Bu gerçeği bilmekle beraber günümüz modern insanı olarak bizlerin de ayetten almamız gereken ders vardır diye düşünüyorum. Yukarıda bahsettiğimiz dünya hayatının oyalayıcı meşgaleleri tüm Müslüman aileleri de sarmış durumda. Burada ölçüm cihazı ile insanların müslümanlığını ölçüp sorgulama amacı gütmediğimizi işin ehli bilir. Hal böyle iken İslami hassasiyeti olan ve ben de Muhammed’in (sav) rabbine teslim oldum diyen fakat hakikatte neye inandığını tam da bilmeyen tüm müslümanlar, kendimizi aldatmaktan kurtulmalıyız. Kur’an’ın bu iki ayetine muhatap olmadan (yani hayatın sonundaki imana güvenmeden) diğer bir tabirle can boğaza dayanmadan hayatımızı gözden geçirmek zorundayız.

Bakıyoruz modern insan gençlik yıllarını bilinçten yoksun, adeta bir sapkınlık ve kibir içerisinde şeytanın fısıltılarına kulak vererek geçirmekte. Dine sırtını dönüp araya duvar çeken iyi giyimli ve iyi bakımlı bu zavallı semiz insan hacca mı gidecek yaşlanınca, namaza mı başlayacak yaşlanınca, oruç mu tutacak yaşlanınca. Kısacası salih amel dediğimiz tüm eylemleri basite alma, öteleme ve erteleme söz konusudur. Çünkü bu insanın öncülleri vardır. Bu öncüller, ‘kendisine daha konforlu bir hayat hazırlamak için tüm ilkeleri çiğnemek’ desek yerindedir. Onu dünyaya bağlayıp ahiretten koparan çirkin işlere adeta gözü kapalı koşmaktadır. Fakat hayatlarına Allah’ı müdahale ettirmeyen bu güruha yağmuru kim yağdırıyor dediğinde: “Andolsun ki onlara: «Gökten su indirip onunla ölümünün ardından yeryüzünü canlandıran kimdir?» diye sorsan, mutlaka, «Allah» derler. De ki: (Öyleyse) hamd da Allah’a mahsustur. Fakat onların çoğu (söyledikleri üzerinde) düşünmezler. (Ankebut: 63). Kur’an’ın tanımı ve tavrı açık ve net, bu tavır tam bir müşrik tavrı.

Demek ki müşriklikten kurtulmanın yolu yağmuru yağdıranın Allah olduğunu, evreni yaratanın yine Allah olduğunu bilmek değil, bir bütün olarak Kur’an’ın getirdiği hükümlerin tamamına iman edip kabullenmekten ve salih amel işlemekten geçiyor. Anlamamız gereken şu; Kur’an tarihsel bir kitap değil. Ayetler o gün Mekkeli müşriklere veya Mısır’ın Rabliğine soyunan Firavun’a ne demişse bugünün müşrik ve Firavunlarına da aynı şeyi söylemektedir. Demek ki hayatın her anında Allah’ı hesaba katmadan bir hayat yaşanmaz. Yaşamak isteyenlerin ise ölüm anındaki sözüm ona tövbeleri Allah tarafından “şimdi mi” diyerek reddedilmektedir.

Son olarak kedimize de bir şeyler söylememiz gerektiğine inanıyorum. İçimizi acıtan, canımızı yakan ve toplumun kanayan yarası olan bir örnekle konuyu özetleyebiliriz. Son zamanlarda daha sık rastladığımız ve hatta tevhidi bilinci yerinde sandığımız mümin insanların bile basit bir miras davasından kardeşlerine nasıl düşman olduğuna tanık olmaktayız. Dünya hayatına ve malına kalıcı olarak bakmayı Allah müminlere adeta yasaklamış olmasına rağmen, bugün hemen hemen her ailede miras yüzünden düşmanlıklar oluşmuş durumda. Ne olurdu acaba Adem’in (as) iki oğlundan birisinin yani iyi olanın yaptığını yapsak da kardeşimize el kaldırmasak. Ve keşke öldüren değil de ölen konumunda olsak. Ve yine keşke dünya hayatında malını kaybetmiş fakat kalıcı olan ahir hayatımızı kazananlardan olsak.

Eğer toplum gerçekten iman etmiş olsaydı mal yüzünden fesada ve fahşaya düşmezdi. Sanmayın ki bu olay sadece bir iki kişinin yaşadığı münferit bir olay. Tam tersine etrafımızda birçok aile mal davasından dolayı parçalanmış durumda. Oysa Allah bize “Kim ahiret ekinini isterse, Biz ona kendi ekininde arttırmalar yaparız. Kim dünya ekinini isterse, ona da ondan veririz; ancak onun ahirette bir nasibi yoktur” (Şûrâ: 20). Diye uyarmaktadır. Demek ki ben nasıl olsa inandım bu ayet bana bir şey söylemez mantığı insanı cehenneme götürmeye yeter. Yapmamız gereken şey şimdiden tövbe edip ölüm anının pişmanlığına muhatap olmamak. Kendimizi yeniden hesaba çekip tüm amellerimizi tekrar Kur’an’ın süzgecinden geçirmek. Lütfü Bergen’in deyimi ile hayatın her alanında bir “ahlak ayaklanması” başlatmak. Çünkü toplumun ahlaki değerleri çökmüş, çürümüş durumda. Kimse ahlakın ne olduğunu sorgulamıyor. Sorgulamadığı gibi yaşadığı ahlaksızlığı da ahlak zannedip kendine ahlak ediniyor, oysa zan Allah katında bir şey ifade etmez.

Yine konumuz olan ayetlere atıf yaparak bitirmek istiyoruz. Firavun ve müşriklere küfretmek, onları aşağılamak insanı imanlı ve ahlaklı kılmıyor. İslam ve iman bir tercihtir. O halde yaptığımız tercihi bilinçli yapıp ilkeli olmak zorundayız. Düşündüğümüz zaman ahlaksız bir ömrün sonunda Allah’tan af dilemek ne kadar ahlaki olabilir ki? Din ile ahlak et ve tırnak gibidir, ikisi birbirinin tamamlayıcısıdır. İnsanın ahlakını çekip alırsanız geriye ahlaksız bir dindar insan kalır. Yani giydirilmiş kütük. Yok, eğer ahlaklı bir insanı dinden arındırırsanız bu sefer geriye hiçbir şey kalmaz. Demek ki Kur’an’ı kendimize ahlak edinip hayatın içerisinde kıble istikametini doğru tespit edip ellerimizi ona açmalıyız ve rab olarak sadece Allah’ı tanıyıp ona yakarmalıyız. Ölüm anı demek hesabın kesildiği, defterin dürüldüğü ve geriye dönüşün olmadığı “şimdi mi” diye Allah tarafından insana sorulan an demektir. Selam hidayette olanlara olsun.

Not: Bu yazıda Diyanet vakfı ve Ali Bulaç’ın meallerinden yararlanılmıştır.

Etiketler: Ahmet Durmuş

Çok Yorumlanan 3

  1. Ahmed Rahman says:
    1 ay önce

    İşte bu yüzden bir sonraki saat ölecekmiş gibi yaşamak gerekiyor belki de… Kaleminize sağlık. Ama yapabilen de pek kalmıyor gibi artık. Müslümanım diyenlerimiz arasında da bunu umursayan veya kendini kandırmayan kalmıyor…

    Cevapla
  2. Mehmet Kantar says:
    4 hafta önce

    Aleyküm Selam Kardeş. Allah Razı olsun. Çok önemli ve güncel bir yaraya değinmişsiniz. Ahiret hayatına karşılık dünya hayatını tercih edenlerin hayatlarını ve acı sonlarını anlatan, fakat asıl kendimize dönüp bakmamız ve sorgulamamız gerektiğini vurgulayan yazınız ilgiyle okudum. Benim için faydalı ve anlamlı oldu. Teşekkür ediyorum. Yazınız okunmalı ve gerekli dersler çıkarılmalıdır.
    Yazınızda özellikle altını çizdiğiniz; “Gençliği ve olgunluk çağı heder edilen bu kesim kendisini artık işine, evine ve arabasına adamış bir vaziyette dünyaya sımsıkı sarılmıştır.” Cümlesi günümüz insanlığının gelmiş olduğu en büyük tehlikeye dikkat çekmektedir.
    Bu minval üzere bende Rabbimizin bu durum için çıkış yolu olarak gösterdiği ayeti hatırlatmak isterim.
    “Öyle ise sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen doğru bir yol üzeresin.”
    “Şüphesiz bu (Kur’an), sana ve kavmine bir zikir (öğüt ve bir şeref) dir, ondan hesaba çekileceksiniz.” (Zuhruf:43/43-44)
    Çağımızı Allah’ın kitabının kılavuzluğunda doğru okuyup şahidlik yapacak nice yazılarınız duasıyla…

    Cevapla
  3. Ahmet Durmuş says:
    4 hafta önce

    Amin Mehmet ağabey. Katkılarından dolayı teşekkür ederim.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

Kendimizi Aramaklar Yolculuğu 2

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Yaslandığın Duvar Üstüne Göçerse!

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

İsyan Ahlakı Olmalı İnsanda

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

Kitap Tanıtımı : İslam Topraklarındaki Rejimleri Anlamak

Ahmet ALTINOK
Ahmet ALTINOK

Vahdeti Gündemde Tutmak

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

Şimdi mi ? آٰلْـٰٔنَ

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Kapitalizme Teolojik Hizmete Mûti, “Protestan Papazlığı” Heveslileri-2-

Sara ŞENTÜRK
Sara ŞENTÜRK

Yalnızlık, Yanlışlık Yaptırır Çoğu Kez

YAZARIN SON YAZILARI

  • Kitap Tanıtımı: Kur’an Devleti
    14 Aralık 2020
  • Semûd Kavmi Bize Ne Söyler?
    7 Kasım 2020
  • Deizm’in Ürettikleri, Deist’in Tükettikleri
    8 Eylül 2020
  • İnsan, İktidar ve Virüs
    2 Mayıs 2020
  • Varlığın Kibri Yokluğun Teslimiyeti (Bahçe Sahipleri)
    1 Nisan 2020
  • Teoriyi Eyleme Dönüştüren Tevhit Erleri (Mağara Arkadaşları)
    2 Şubat 2020
  • Yıl (Sonu) Başı, Öfke ve Hüzün
    31 Aralık 2019
  • Yazışma
    16 Kasım 2019

İLGİ GÖRENLER

  • “İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

    “İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

    1583 paylaşım
    Paylaş 1583 Tweet 0
  • Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

    101 paylaşım
    Paylaş 101 Tweet 0
  • Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

    77 paylaşım
    Paylaş 77 Tweet 0
  • Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

    0 paylaşım
    Paylaş 0 Tweet 0
  • M.İkbal Durmuş Komünizm-Sosyalizm

    1 paylaşım
    Paylaş 1 Tweet 0

NE OKUNUR?

Altı Çizilenler 2

Altı Çizilenler 6

23 Şubat 2021
Altı Çizilenler 4

Altı Çizilenler 5

17 Şubat 2021
Altı Çizilenler 4

Altı Çizilenler 4

13 Şubat 2021
Altı Çizilenler 2

Altı Çizilenler 3

9 Şubat 2021

NE İZLENİR?

Aile Olmak

Aile Olmak

3 Nisan 2020
Serçelerin Şarkısı

Serçelerin Şarkısı

11 Nisan 2019
İnsanın Ekini İfsad Edişinin Belgeseli: Gıda A.Ş.

İnsanın Ekini İfsad Edişinin Belgeseli: Gıda A.Ş.

26 Şubat 2019
Nar Şerbeti

Nar Şerbeti

22 Ocak 2019
Venhar Haber

Venhar Haber sitesi, yaşamın her alanında Kur'an merkezli bütüncül bir bakış açısını merkeze yerleştirmeyi gaye edinir. Sitemizde günlük haberler, düşünce yazıları, Müslümanların dertleri ile alakalı analizler, alıntı söyleşi ve makaleler, Türkiye’de Müslümanların gerçekleştirdiği faaliyetlerden özetler, videolar, fotoğraflar, Venhar tarafından gerçekleştirilen röportajlar, alıntı söyleşiler, okunması ve izlenmesi gereken envantere ait kritikler bulacaksınız. Makalelerden yazı sahipleri sorumludur.
Venhar Haber tarafından üretilen içerik, kaynak gösterilerek kullanılabilir. Emr-i bi'l Maruf ve Nehy'i An'il Münkerleriniz için lütfen bize yazın...

Sosyal Medya Hesaplarımız

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim

© 2018 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
    • Alıntı Makale
    • Alıntı Söyleşi
  • İslam Dünyası
    • Filistin
    • Suriye
    • İran
    • Irak
    • Arakan
    • Pakistan
    • Yemen
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
  • Dünya
    • Ortadoğu
    • Amerika
    • Avrupa
    • Asya
    • Afrika
    • Diğer
  • Türkiye
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
  • Tavsiyelerimiz Var
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2018 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Kaydolmak için aşağıdaki formu doldurun

Tüm alanları doldurmanız gerekmektedir. Giriş

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş