20 Ocak 2021 - Çarşamba
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
.......................
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
    • Tümü
    • Arakan
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
    • Doğu Türkistan
    • Filistin
    • Irak
    • İran
    • Pakistan
    • Suriye
    • Yemen
    Muhsin Fahrizade ve Bilim Dünyası

    Muhsin Fahrizade ve Bilim Dünyası

    Türkiyeli Salhiye: Gazze´de Olduğumdan Dolayı Her Sabah Şükrediyorum

    Türkiyeli Salhiye: Gazze´de Olduğumdan Dolayı Her Sabah Şükrediyorum

    Malumun İlanı: (A)Normalleşme Anlaşmaları

    Malumun İlanı: (A)Normalleşme Anlaşmaları

    Esed Zalimliğini Hz. Peygamberin Cihadına Benzeten Hutbe!

    Esed Zalimliğini Hz. Peygamberin Cihadına Benzeten Hutbe!

    Önce Yüreklerimizdeki Kudüs’ü İşgal Ettiler!

    Önce Yüreklerimizdeki Kudüs’ü İşgal Ettiler!

    72 Sene Önce Siyonist Hançer, Ortadoğu’nun Bağrına Saplandı

    72 Sene Önce Siyonist Hançer, Ortadoğu’nun Bağrına Saplandı

  • Dünya
    • Tümü
    • Afrika
    • Amerika
    • Asya
    • Avrupa
    • Diğer
    • Ortadoğu
    Papa, Eşcinsellik ve Katoliklik

    Papa, Eşcinsellik ve Katoliklik

    İnternetin Dünyayı Sarsan 50 Yılının Kısa Hikâyesi

    İnternetin Dünyayı Sarsan 50 Yılının Kısa Hikâyesi

    Çin’in Kurmaya Çalıştığı Yeni Kölelik Sistemi İbretlik

    Çin’in Kurmaya Çalıştığı Yeni Kölelik Sistemi İbretlik

    Medya ve Filmler Büyüttü Amerikan İmparatorluğu’nu

    Medya ve Filmler Büyüttü Amerikan İmparatorluğu’nu

  • Türkiye
    • Tümü
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
    WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?

    WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?

    Türk Siyasetinde Uygur Sessizliğini Nasıl Anlamalı?

    Türk Siyasetinde Uygur Sessizliğini Nasıl Anlamalı?

    Gültekin: “Edepsizce Savaşacağız ve Kazanacağız”

    Gültekin: “Edepsizce Savaşacağız ve Kazanacağız”

    Aşı Çalışmalarında Algı Diktatörlüğü

    Tavizkarların Bitmek Bilmeyen Hudeybiye İftirası

    Tavizkarların Bitmek Bilmeyen Hudeybiye İftirası

    Modern ve de Geleneksel Putları Yıkmak İçin Yola Çıkanlar Ebedi Şef’e Saygı Duruşundalar!

    10 Kasım Üzerine!

  • Yazarlar
  • Alıntılar
    • Tümü
    • Alıntı Makale
    Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı

    Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı

    Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar

    Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar

    İslami Hareket

    İslami Hareket

    Kışkırtılmış İnsan’dan Yaratılmış İnsan’a

    Kışkırtılmış İnsan’dan Yaratılmış İnsan’a

    Muhakkik Mimar Turgut Cansever’den ”İslam Şehri”ne Dair Yeni Bir Tasavvur ve Tasarım

    Muhakkik Mimar Turgut Cansever’den ”İslam Şehri”ne Dair Yeni Bir Tasavvur ve Tasarım

    Değerlerin İki Yüzü

    Değerlerin İki Yüzü

    Sanatın Ne’liğine ve Vazgeçilmezliğine Dair

    Sanatın Ne’liğine ve Vazgeçilmezliğine Dair

    Doğu Akdeniz Meselesi

    Doğu Akdeniz Meselesi

    İslâmcı Zihinsel Tıkanmanın Kültürel Kökenleri Üzerine Bir Deneme

    İslâmcı Zihinsel Tıkanmanın Kültürel Kökenleri Üzerine Bir Deneme

    Trending Tags

    • Abdulaziz Kıranşal
    • Abdurrahman Dilipak
    • Abdurrahman Arslan
    • Ahmet Taşgetiren
    • Alev Alatlı
    • Ali Bulaç
    • Ali Haydar Haksal
    • Atasoy Müftüoğlu
    • Atilla Özdür
    • D. Mehmet Doğan
    • Erol Göka
    • Gökhan Özcan
    • Hayrettin Karaman
    • İsmail Kılıçarslan
    • İbrahim Kahveci
    • Murat Bardakçı
    • Taha Kılınç
    • Yavuz Bahadıroğlu
    • Yıldıray Oğur
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
    • Tümü
    • Alıntı Söyleşi
    • Venhar Ropörtaj
    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    ‘Hangi Dağda Kalacağımı Bende Bilmiyorum’

    ‘Hangi Dağda Kalacağımı Bende Bilmiyorum’

    M. Doğan: “Türkiye’yi Atatürk Kültü Yönetiyor”

    M. Doğan: “Türkiye’yi Atatürk Kültü Yönetiyor”

    İnsanın Düşünen Robotlar Yaratması Onda Tanrılaştığı Vehmi Oluşturuyor

    İnsanın Düşünen Robotlar Yaratması Onda Tanrılaştığı Vehmi Oluşturuyor

  • Venhar ÇocukYENİ
    • Küçük Müslümanlar
  • İslam Dünyası
    • Tümü
    • Arakan
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
    • Doğu Türkistan
    • Filistin
    • Irak
    • İran
    • Pakistan
    • Suriye
    • Yemen
    Muhsin Fahrizade ve Bilim Dünyası

    Muhsin Fahrizade ve Bilim Dünyası

    Türkiyeli Salhiye: Gazze´de Olduğumdan Dolayı Her Sabah Şükrediyorum

    Türkiyeli Salhiye: Gazze´de Olduğumdan Dolayı Her Sabah Şükrediyorum

    Malumun İlanı: (A)Normalleşme Anlaşmaları

    Malumun İlanı: (A)Normalleşme Anlaşmaları

    Esed Zalimliğini Hz. Peygamberin Cihadına Benzeten Hutbe!

    Esed Zalimliğini Hz. Peygamberin Cihadına Benzeten Hutbe!

    Önce Yüreklerimizdeki Kudüs’ü İşgal Ettiler!

    Önce Yüreklerimizdeki Kudüs’ü İşgal Ettiler!

    72 Sene Önce Siyonist Hançer, Ortadoğu’nun Bağrına Saplandı

    72 Sene Önce Siyonist Hançer, Ortadoğu’nun Bağrına Saplandı

  • Dünya
    • Tümü
    • Afrika
    • Amerika
    • Asya
    • Avrupa
    • Diğer
    • Ortadoğu
    Papa, Eşcinsellik ve Katoliklik

    Papa, Eşcinsellik ve Katoliklik

    İnternetin Dünyayı Sarsan 50 Yılının Kısa Hikâyesi

    İnternetin Dünyayı Sarsan 50 Yılının Kısa Hikâyesi

    Çin’in Kurmaya Çalıştığı Yeni Kölelik Sistemi İbretlik

    Çin’in Kurmaya Çalıştığı Yeni Kölelik Sistemi İbretlik

    Medya ve Filmler Büyüttü Amerikan İmparatorluğu’nu

    Medya ve Filmler Büyüttü Amerikan İmparatorluğu’nu

  • Türkiye
    • Tümü
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
    WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?

    WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?

    Türk Siyasetinde Uygur Sessizliğini Nasıl Anlamalı?

    Türk Siyasetinde Uygur Sessizliğini Nasıl Anlamalı?

    Gültekin: “Edepsizce Savaşacağız ve Kazanacağız”

    Gültekin: “Edepsizce Savaşacağız ve Kazanacağız”

    Aşı Çalışmalarında Algı Diktatörlüğü

    Tavizkarların Bitmek Bilmeyen Hudeybiye İftirası

    Tavizkarların Bitmek Bilmeyen Hudeybiye İftirası

    Modern ve de Geleneksel Putları Yıkmak İçin Yola Çıkanlar Ebedi Şef’e Saygı Duruşundalar!

    10 Kasım Üzerine!

  • Yazarlar
  • Alıntılar
    • Tümü
    • Alıntı Makale
    Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı

    Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı

    Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar

    Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar

    İslami Hareket

    İslami Hareket

    Kışkırtılmış İnsan’dan Yaratılmış İnsan’a

    Kışkırtılmış İnsan’dan Yaratılmış İnsan’a

    Muhakkik Mimar Turgut Cansever’den ”İslam Şehri”ne Dair Yeni Bir Tasavvur ve Tasarım

    Muhakkik Mimar Turgut Cansever’den ”İslam Şehri”ne Dair Yeni Bir Tasavvur ve Tasarım

    Değerlerin İki Yüzü

    Değerlerin İki Yüzü

    Sanatın Ne’liğine ve Vazgeçilmezliğine Dair

    Sanatın Ne’liğine ve Vazgeçilmezliğine Dair

    Doğu Akdeniz Meselesi

    Doğu Akdeniz Meselesi

    İslâmcı Zihinsel Tıkanmanın Kültürel Kökenleri Üzerine Bir Deneme

    İslâmcı Zihinsel Tıkanmanın Kültürel Kökenleri Üzerine Bir Deneme

    Trending Tags

    • Abdulaziz Kıranşal
    • Abdurrahman Dilipak
    • Abdurrahman Arslan
    • Ahmet Taşgetiren
    • Alev Alatlı
    • Ali Bulaç
    • Ali Haydar Haksal
    • Atasoy Müftüoğlu
    • Atilla Özdür
    • D. Mehmet Doğan
    • Erol Göka
    • Gökhan Özcan
    • Hayrettin Karaman
    • İsmail Kılıçarslan
    • İbrahim Kahveci
    • Murat Bardakçı
    • Taha Kılınç
    • Yavuz Bahadıroğlu
    • Yıldıray Oğur
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
    • Tümü
    • Alıntı Söyleşi
    • Venhar Ropörtaj
    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    ‘Hangi Dağda Kalacağımı Bende Bilmiyorum’

    ‘Hangi Dağda Kalacağımı Bende Bilmiyorum’

    M. Doğan: “Türkiye’yi Atatürk Kültü Yönetiyor”

    M. Doğan: “Türkiye’yi Atatürk Kültü Yönetiyor”

    İnsanın Düşünen Robotlar Yaratması Onda Tanrılaştığı Vehmi Oluşturuyor

    İnsanın Düşünen Robotlar Yaratması Onda Tanrılaştığı Vehmi Oluşturuyor

  • Venhar ÇocukYENİ
    • Küçük Müslümanlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Alıntılar Alıntı Makale

Kur’an Vahiy mi Edildi, Rüya mı Edildi?!

İranlı düşünür Abdulkerim Sürûş'un, 'Nebevi Rüyaların Ravisi Hz. Muhammed' adlı kitabının kritiğini yapan, Karar yazarı İsmail Küçükkılınç, Rasulullah'a gelen vahyin, rüyalardan ibaret olduğu tezini savunan Sürûş'un tezini eleştirdiği yazısı..

Yazar: Venhar Haber
5 Şubat 2019
Kategori: Alıntı Makale, Venhar Özel
0
0
Kur’an Vahiy mi Edildi, Rüya mı Edildi?!
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

İslamiyet’in ve Kur’an vahyinin günümüze ne söylediği sadece İslam âleminde değil tüm dünyada merak mevzu olmakta, aktüel araştırma ve tartışmalara da yol açmaktadır.

Modernist ya da tarihselci telakki edilenler dâhil her yeni, bilhassa da tartışmalı ve netameli görüş serdedenlerin muhtelif saik ve sebeplerle kendilerine gelenekten mehaz aradıkları, geleneğe istinat etmeye çalıştıkları da görülmekte, bilhassa Kur’an ve Sünnet’ten delil aranması da çoğu kez medet umma şeklinde tezahür etmektedir.

İranlı mütefekkir Abdülkerim Süruş da nevzuhur şeyler söyleyen, ancak çıtayı hayli yüksek tuttuğu için Kur’an ve Sünnet bir yana sahabe ve tabiinden bile delil arama gayretinde muvaffak olamayan, çaresiz kalınca da tasavvufa, bilhassa da İbn-i Arabî ve Mevlana Celaleddin Rumî’ye istinat ve iltica eden biridir.

Görebildiğimiz kadarıyla Kur’an vahyi ile alakalı en sıra dışı bize göre de en mantık dışı tez, Süruş’a aittir. Süruş, kanaatimiz odur ki kendisini İslamî bir ölçü ile kayıtlamamakta, olabildiğince serbest bir şekilde görüş beyan etmektedir.

Mana Yayınları, ilkeli bir yayıncılık örneği sergileyerek hem Süruş’un bu görüşlerinden hem de bu görüşlere yöneltilmiş tenkidlerden Türk okuyucularını haberdar etmektedir. Süruş’unNebevi Rüyaların Ravisi Hz. Muhammedisimli eseriyle bu eserdeki tezlere yönelik tenkidlerin yer aldığıNebevi Rüyaların Ravisi Hz. Muhammed Kitabına Eleştirilerisimli kitap Asiye Tığlı tercümesiyle yayınlandı. Kitabın mütercimi, adeta müellif ve münekkidler gibi mevzuya ve Fars lisanına hâkim olduğu için her iki kitap okunurken ayrıca edebî bir lezzet de alınmakta.

 

Evvela ve peşinen söylemeliyiz ki, Süruş’un Kur’an vahyinin işitsel-görsel[sem’î-basarî] bir rüya olduğu ve bu sebeple tabir edilmesi gerektiği görüşü ne kadar heretik/şâz olursa olsun, samimî niyet ve gayeye müstenittir ve hiçbir Müslüman samimî niyet ve çabasından dolayı tekfir, hatta takbih edilemez. Süruş’un söyledikleri elbette ki hazmı ve tahammülü çok kolay şeyler değil ve İslamiyet’in temel umdeleriyle da asla bağdaştırılamayacak unsurlar ihtiva ediyor. Ancak İslam’ın ve Kur’an’ın gücünün ve bugüne kadar olan tesirinin en mühim sebeplerinden biri de her türlü husumet, itiraz, tenkid, cerh gayreti yanında heretik açılımlara ve yayılımlara karşı da kendini müdafaa kabiliyeti ve bunda da gösterdiği başarı olmuştur. Bu bakımdan sarsıcı ve yaralayıcı bir görüş duyduğunda birilerinin eline sopayı veya baltayı alıp adam kovalaması kadar İslam’a ve Kur’an’a yapılacak başkaca ağır ve onur kırıcı bir hakaret tasavvur edilemez. Kimi zaman dil baltasının el baltasından da tehlikeli olduğu izahtan varestedir. Bir Müslüman, ne kadar ağır olursa olsun ilmî usul ve kaidelere riayetle ileri sürülmüş bir düşünceye/teze karşı şiddetle cevap veremez. Bu, Müslümanın acziyetine, kifayetsizliğine, kendine ve dinine olan güvensizliğine delalet teşkil eder. Kaldı ki mü’min ve Müslim olduğunu ifade eden ve samimî bir niyetle şâz görüş belirtenlere hemen “şeytanın adamı”, “Batı’nın ajanı”, “sapık” demek İslamî bir tavır da değildir.

Saniyen, şunu da kabul ederiz: Kimi aykırı görüşler gelenekte azınlıkta kalmış olmalarına rağmen aslında İslam’ın ve Kur’an’ın ruhuna en uygun düşünce olmuşlardır. Ancak görebildiğimiz kadarıyla Süruş’un görüşleri salt aykırılık ile izah edilemeyecek serbestlikte ve aşırılıktadır.

14 asırlık İslam tarihinde elbette ki vahim hatalar, yanlış anlamalar ve başka inanç ve kültürlerden tehlikeli transferler olmuştur. Ancak İslam’ın temel umdesinin ve Kur’an vahyinin Süruş’a gelene kadar yanlış anlaşıldığı iddiası hayli cüretkâr, hatta fantastiktir. Süruş, bu fantastik görüşüyle aslında kendince Kur’an’da netameli bulduğu ve bugünün dünyasına hitap etmediğini peşinen kabul ettiği bazı ayetleri makul hale getirmeye çalışıyor. Kendisine ciddî ve ilmî bir tenkid tevcih eden Muhsin Armin’e göre yakın sayılacak bir tarihte sadece Dehlevî “rüyayı yalnızca mucize içeren ayetler ve olağanüstü olaylarla sınırlı tutm[uş] ve vahyin tümüne genellememe”miştir, ancak Süruş tüm vahyin rüya olduğu inancındadır. Bizce bu tez, Süruş’un kendi zekâsına da haksızlıktır.

Şimdi Süruş’un görüşlerini kendisine yöneltilen eleştirileri de dikkate alarak özetlemeye, yeri geldikçe de kendi kanaatlerimizi ifadeye çalışacağız.

Süruş’a göre Hz. Peygamber ilahî bir tecrübe yaşamakta ve kendisi uyanıkken değil uydudayken bizzat gördüğü manzaraları rivayet etmektedir. Yani aslında Allah ona “git, şu şu ayetleri insanlara tebliğ et” dememiştir. Kendisi rüya merkezli bir tecrübe yaşamış ve gördüğü şeyleri insanlara rivayet etmiştir. Bu bakımdan “bir meleğin ayetleri Muhammed’in (a.s.) kalbine indirdiği, onun da bunları tekrar ettiği yönündeki tasavvur değişmelidir. Bunun yerine Hz. Peygamberin, tıpkı bizzat sahnede yer alarak olaylara can ve şekil veren bir muhabir gibi vakıaları bildirdiği şeklindeki anlayış benimsenmelidir. Yani Kur’an’da Allah’ın söyleyen, Peygamberin de işiten olduğu yönündeki önermenin yerini, gözlemleyip rivayet edenin Hz. Muhammed olduğu yönündeki anlayış almalıdır. Dolayısıyla ortada bir hitap ile muhatap, haber ile muhbir ya da kelam ve mütekellim ilişkisi diye bir şey yoktur. Kabul edilenin tersine olup biten her şey, gözlemek ve rivayet etmekten ibarettir. Elbette ki her şey tamamen Allah’ın gözetiminde ve onun izniyle olmaktadır”. Yani Cenab-ı Hakk’ın, eski peygamberler ve hadiselerden bahsetmesi mesela Hz. İsa ile konuşması [ yani bu konuşmaya dair ayetler] Hz. Muhammed açısından bir ilahî kelama muhatap olma değil, bilakis o sahneyi seyredip rivayet etme vakıasıdır. İsa çarmıha gerilirken de Hz. İbrahim oğlunu kesmeye çalışırken de, kıyamette-ahirette kâfirler birbirlerini suçlarken de Hz. Peygamber bunları görmüş ve sonra insanlara rivayet etmiştir.

Süruş’un rüya dilinde mecaz ve kinaye yoktur; dolayısıyla rivayetleri mecaz, temsil, kinaye yoluyla değil zahiri anlamlarını koruyarak ama tabirle anlamak mümkündür. İşte bu rivayetleri yani uyku dilini uyanıklık diline çevirecek, kısaca tevil ve tefsir değil, tabir edecek insanlara ihtiyaç var. Bunlar kim mi? Elbette ki en başta sufiler, arifler… Sonra şairler… Mesela İbn-i Arabî, Mevlana Celaleddin Rumi, Hafız-ı Şirazi… Bunlar bizi gizem ve sembol dolu rüya âlemine yaklaştıracak insanlardır… Zaten insanların “Mesnevî’yi Kur’an’la aynı kaynaktan bilmeleri boşuna değildir”. Süruş zeki adam. Hz. Peygamber de en büyük sufi ilan edilince meselenin mühim bir kısmı hallolmuş oluyor(!) Hakkını yemeyelim, Süruş, arif ve şairler yanında -hemen hiçbir mütevatir hadise istinat etmezken- sıhhati değil, mevcudiyeti bile tartışmalı kutsî hadis denilen rivayetlere ve çok zayıf hadislere de iltica ediyor. Abdülkerim Süruş’un oğlu Süruş Debbağ da bu noktayı yakalamış ve “yazılarında gözlendiği gibi acaba ariflerin şiir ve sözlerine fazlaca yer verdiği için Süruş’un vahiy hakkındaki iddialarını daha ziyade estetik ve edebi zevk üzerinden ele almak ve böylece ifadelerinde delil niteliğinde bir şey bulunmadığına kanaat getirmek gerekir mi?” diye sormuş, ancak “İbn Arabî, Mevlana ve Hafız gibi arif ve şairlere fazlaca yer vermiş olmakla birlikte Süruş, görüşlerini temellendirmek için bazı deliller sunmaktan da geri durmamıştır” diyerek ilmî değil hissî bir cevap vermiştir. Biz şahsen Süruş’ta hiç bir ilmî delil göremedik.

Süruş, Hz. İbrahim’in rüyasında oğlunu kurban ederken görmesini İbn-i Arabî’nin “Hz. İbrahim rüyasını yorumlarken hata etti, ancak kendisine doğru tabirin koç olduğu söylendi” yorumundan yola çıkarak teorisini ispata çalışır. Oysa bu hadise kıssalara getirilen yorum ya da temsil ile daha kolay izah edilebilir.

Süruş’un en büyük açmaz ve çelişkisi şahidi çok, tesiri büyük ve uzun süreli olan maddî olguları izah ederken rüya teorisinden uzaklaşmasıdır. Süruş, ayrıca Cenab-ı Hakk’ın yaşanmış hadiselere yönelik vahiy göndermesini de rüya teorisi bağlamında izahta çaresiz kalmaktadır. Süruş her çaresiz kalışında “Dini zenginleştirecek olanlar Peygamberin (a.s.) tattığı zevki tecrübe edip gölgesinde yol alan ve onun başında yer aldığı tarikat sofrasına oturan ariflerdir” demekte ve topu başka bir ispatı olmayan bilinemez bir taca atmaktadır. Hz. Peygamberin vahyinin bilimsel maddî delilinin olmayışı, sufilerin ileri sürdüğü görüşlere mazeret olarak kullanılamaz. Hz. Peygambere iman edenlerin bir arif veya sufi bilinen birine iman mesabesinde bir kıymet gösterme mecburiyetleri bulunmamaktadır.

Süruş, acemi bir yazarda dahi görülemeyecek dağınıklığın bir sûrede değil bazen bir ayette bile görüldüğünü, illiyetle zaman zincirinin kopuk olduğunu, bunun sebebinin rüyaların bilinç dışı ve dağınık vasfı olduğunu, bu durumda onların anlamını idrak etmek için tarihçi gözüyle değil tabirci gözüyle yaklaşmak gerektiğini mesela ariflerin gönlünün zıtlıklarla hoş olduğunu, bilhassa da rivayî rüyayı idrak için Aristo ve İslam eksenli metafizik anlayış ile edebî istiare ve kinayelerden uzak durmak gerektiğini iddia etmektedir. Oysa hem Afgani-Abduh çizgisi ile ifade edilen ve yanlış bir şekilde modernist olarak tesmiye edilen çizgi hem de tarihselci denilen çizgi, Süruş’un dağınık ve “savruk” olarak ifade ettiği hususun vahyin biricikliği-öznelliği ve hitap oluşu gibi gerekçelerle ikna edici bir biçimde izah etmektedirler.

Süruş, bunları ikna edici bulmamış olmalı ki rüya nazariyesine iltifat etmektedir. Uyanık halde iken olması imkânsız ve uygunsuz olan şeyler rüyada mümkün hale gelmektedir. “Gördüğü ve işittiği olaylarda Resulullah’ın aklıyla muhayyilesi faaldir. Onun belli bir sureti olmayan keşiflerine dil, zaman ve mekân kıyafeti giydirilmekte; basiret cevherlerine arızi, yani tarihî ve coğrafî kılıflar geçirilmektedir. Bu kılıfları, maskeleri ve suretleri bertaraf edip özü meydana çıkarma vazifesi tabircilerin ve Hz. Resul’den sonra imdada yetişerek susayan ruhlara su veren ve böylece gecelerini aydınlatan hizmet ehlinin görevidir”.

Kanaatimizce rüya teorisinde Kur’an’ın lafzı hemen bir bütün halinde kıymetten ve hükümden düşmektedir. Kur’an’ın mahlûk oluşu veya vahyin mânâ olarak nazil oluşu gibi teoriler, bu teori karşısında inanılmaz derecede masum kalmakta ve dört elle sarılacak görüşler katına yükselmektedir.

Rüya teorisinin en dehşet verici yanı ise geleneğin ve geçmiş bilgilerin toptan ve hepten reddidir. Bundan ancak İbni Arabî ve Mevlana Celaleddin Rumi’nin “arifane ve şairane” görüşleri masun kalabilmektedir. Ancak Süruş yukarıda ifade ettiğimiz gibi sıkıştığında bizzat kendisi kendi teorisini cerh etmektedir: “Teyemmüm etme ve hırsızın elini kesme örneklerinde de görüleceği gibi duyuların ötesinde bu ilkeler düşte, Peygamberin yaşadığı yer ve zamanda geçerli olan davranış kalıplarında ortaya çıkar”. Süruş, zannımızca burada kendisini bile ikna edememiştir. Çaresiz kaldığı kimi yerde de tevil ve tefsiri tabirle karşılamaktadır. Bu bilgiler çerçevesinde Süruş’un bir tarihselci olmadığı gelenekçi-sufî bir bakış açısına sahip olduğu da söylenebilir. Çünkü bir tarihselci her şeyden evvel vahyin nazil olduğu ortamı, kıymet hükümlerini ve Hz. Peygamberin rehberliğini, yaşantısını ve sözlerini merkeze alır. Tarihte hiç kimseden sadır olmayan, değil tevatür ahad[tek] halde dahi bir rivayeti olmayan bir rüya teorisi bir tarihselci için sadece tebessüm edilecek bir garabet hükmündedir.

İslam tarihinde kabul etmek lazımdır ki, tefsirin iyi-kötü belli prensipleri ve usulü var. Ancak tabir ferdî ve şahsî bir şeydir ve tabirle curcuna ikiz kardeştir. Allah muhafaza rüya tabirleri kitaplarının sadece %01 bile doğru olsaydı dünya hep bir ağızdan eyvah demeye başlardı! Bizler Süruş gibi arif-sufi-şair bulmakta da zorlanırız.

Süruşa göre Kur’an sanatlı bir dille rivayet edilen sırlarla dolu bir rüya kitabıdır. Bu durumda Hz. Peygamber de sanatkâr ve şair bir rüya nakilcisi olmaktadır.

Hz. Peygamber rüya görebilir ve onun rüyasını Cenab-ı Hak doğru çıkarabilir. Ancak tabiri ancak Cenab-ı Hak yapar veya vahiy suretiyle bildirirse hak olur.

Süruş her ne kadar ilahî olduğunu söylese de Hz. Peygambere hâşâ sümme hâşâ rüyalar gördürüyor, sonra da Hz. Peygamberin bundan duruma göre vazifeler çıkardığını söylüyor. Bu ara Cenab-ı Hak ne yapıyor, hiç bilinmiyor? Sanki hâşâ Allah, Hz. Peygambere rüya görmesi ve bunu rivayet ve tabir etmesi hususunda hudutsuz bir yetki ve alan tanımış. Ancak Süruş kurguyu tam yapamamış: 14 asır boyunca insanlar Hz. Peygamberin tebliğ ettiği ve yaşadığı ayetlerin rüya rivayetleri ve tabiri olduğunu anlamamışlar. Acaba hâşâ sümme hâşâ Hz. Peygamber niye bir kere olsun bunun rivayet ve tabir olduğunu söylememiş.

Süruş bizce Arap tarihine, kültürüne, coğrafyasına, edebiyatına bihakkın kıymet vermiyor. Süruş’un problemli bulduğu ayetlerin birçoğu rüya fantazyasına kurban edilmeden istiare, mecaz, teşbih, kinaye, telmih, tecsim, tasvir ve temsil ile çok kolayca izah edilebilecek şeylerdir. Süruş ayrıca vahyin nazil olduğu Hicaz bölgesinin beşerî-insanî-teknik-ilmî algısına da dikkat etmiyor. Kaldı ki Cenab-ı Hakk’ın kıyamet sahneleri ile söyledikleri Hz. Peygamberin gördüğü, tecrübe ettiği şeyler asla değildir; tasvirlerdir. Cenab-ı Hakk’ın böyle bir hakkı ve ilmi olduğunu Süruş’un kabul etmeyeceği düşünülemeyeceğine göre fantazyasını anlamakta zorlanmaktayız.

Süruş’un rüya nazariyesine göre Hz. Peygamber gayba da ulaşmakta, gayb hakkında bilgi sahibi olmaktadır. Oysa bu Kur’an’ın birçok ayetinden ulaşılan bir temel prensibine de aykırılık teşkil etmektedir. Çünkü gaybı bilen yalnızca Allah’tır.

Süruş’un rüya nazariyesinde her ne kadar kaynağın ilahî olduğu vurgulanıyorsa da hâşâ sümme hâşâ Allah ikinci planda kalmakta, esas aktör, fail Hz. Peygamber yani bir beşer olmakta, vahiy de adeta beşer ürünü vasfını haiz olmaktadır.

Son olarak İbn Arabî’nin yolunun yol olmadığı inancımızı ifade etmeyi bir zaruret telakki ediyoruz. Biz İbn Arabî konusunda, “İslamcı” olduğunu iddia ettiğimiz için tepki çektiğimiz merhum Erol Güngör gibi düşünüyoruz:“İbni Arabî’nin Yeni-Eflatuncu felsefeden İsmailî ve Karmatî doktrinlerine kadar pek çok tesir kaynağı bulunduğu için, kurduğu felsefe bütün bu tesirlerin bir karışımı ve dolayısıyla takibi son derece zor bir kargaşalık manzarası verir… İbni Arabî yaradılışı tecellîler şeklinde izah ed[erken] burada Plotinus’un südûr nazariyesinden ilham al[maktadır]…Hakikatlerin hakikati Peygamberin şahsında tecellîsini bulmuş olmakla birlikte bu tecelli onunla sona ermez. Hazret-i Muhammed son peygamberdir, fakat son velî değildir. Binaenaleyh İbni Arabî’nin insan-ı kâmili en yüksek hakikatin tecelligahı olarak başka bir insan da olabilir. Nitekim o Peygamberin vasfı olan ‘hatem-i enbiya’lık gibi bir de ‘hatem-i evliya’lık kavramı ortaya atmış ve bununla kendi şahsını imâ etmiştir… Onun panteist felsefesi o zamana kadar esas itibariyle ahlakî ve psikolojik neticelerle ilgili olan tasavvufu bir metafizik sistem haline getirmiş, böylece sûfilik kendi başına hakikatler peşinde gezmek itibariyle dinden ayrı bir sistem olmuştur… Muhyiddin İbni Arabî tasavvufun eski ahlakî muhtevasını metafizik muhteva ile değiştirmekle kalmadı; onu büsbütün ahlakî muhtevadan mahrum bırakacak bir yola girdi… İslam’ın tevhid akîdesi Allah’ın birliğini hedef almaktadır, yoksa varlığın birliğini değil. Muhyiddin ‘fena’ (Allah’da yok olmak) doktrinini izah ederken, sufînin Allah’la bir olamayacağını, çünkü zaten ondan başkası olmadığını söylüyor”.

Not:1-Süruş rüya teorisini ispat için kimi zaman da “Hz. Peygamber Allah yerine geçerek rivayette bulunmakta, yani onun dilinden konuşmaktadır”. Oysa Kur’an’da rüya ile hiçbir surette telif edilemeyecek ve Cenab-ı Hak’tan başkasına izafesi asla ve kat’a mümkün olmayan hitap cümleleri mevcuttur.

2- Süruş’un Müddesir 74/39-47 ayetleriyle ilgili yaptığı yorum hakikaten sabır taşını çatlatacak kadar zorlama ve serbest, daha doğrusu fantastiktir.

3-İran’daki düşünce geleneği hep zengin olagelmiş. Süruş gibi Şebusteri de ilginç fikirleri ve tezleri olan birisi.

Karar / İsmail Küçükkılınç

Etiketler: İsmail Küçükkılınç

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

Şimdi mi ? آٰلْـٰٔنَ

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Kapitalizme Teolojik Hizmete Mûti, “Protestan Papazlığı” Heveslileri-2-

Sara ŞENTÜRK
Sara ŞENTÜRK

Yalnızlık, Yanlışlık Yaptırır Çoğu Kez

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

İslam Tebliğ ve Siyaset

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Medeniyet Kavramı Üzerine

Ahmet ALTINOK
Ahmet ALTINOK

Ortak Zemin Edep Adap ve Vahdet

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Hakim Olanın Mahkum Edilmeye Çalışıldığı Zamanlardayız

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

Asıl Mürebbiyemiz Kim?

YAZARIN SON YAZILARI

  • Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı
    19 Ocak 2021
  • Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar
    15 Ocak 2021
  • Facebook, Filistinli Gazeteci ve Aktivistlere Ait Sayfaları Kapatıyor
    11 Ocak 2021
  • WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?
    11 Ocak 2021
  • İslami Hareket
    8 Ocak 2021
  • Abdürreşid İbrahim’i Tanır mıyız?
    6 Ocak 2021
  • 505. Ocak Sayısı Çıktı
    4 Ocak 2021
  • Yeni Yıl Amentüsü
    4 Ocak 2021

İLGİ GÖRENLER

  • “İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

    “İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

    1583 paylaşım
    Paylaş 1583 Tweet 0
  • Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

    101 paylaşım
    Paylaş 101 Tweet 0
  • Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

    77 paylaşım
    Paylaş 77 Tweet 0
  • M.İkbal Durmuş Komünizm-Sosyalizm

    1 paylaşım
    Paylaş 1 Tweet 0
  • Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

    0 paylaşım
    Paylaş 0 Tweet 0

NE OKUNUR?

Kitap Tanıtımı: Kur’an Devleti

Kitap Tanıtımı: Kur’an Devleti

14 Aralık 2020
İmkânsız Devlet

İmkânsız Devlet

6 Mart 2020
Osmanlı Uleması ve Türkiye Cumhuriyeti

Osmanlı Uleması ve Türkiye Cumhuriyeti

22 Şubat 2020
Müslüman Kardeşler’in Yükselişi ve Düşüşü

Müslüman Kardeşler’in Yükselişi ve Düşüşü

24 Aralık 2019

NE İZLENİR?

Aile Olmak

Aile Olmak

3 Nisan 2020
Serçelerin Şarkısı

Serçelerin Şarkısı

11 Nisan 2019
İnsanın Ekini İfsad Edişinin Belgeseli: Gıda A.Ş.

İnsanın Ekini İfsad Edişinin Belgeseli: Gıda A.Ş.

26 Şubat 2019
Nar Şerbeti

Nar Şerbeti

22 Ocak 2019
Venhar Haber

Venhar Haber sitesi, yaşamın her alanında Kur'an merkezli bütüncül bir bakış açısını merkeze yerleştirmeyi gaye edinir. Sitemizde günlük haberler, düşünce yazıları, Müslümanların dertleri ile alakalı analizler, alıntı söyleşi ve makaleler, Türkiye’de Müslümanların gerçekleştirdiği faaliyetlerden özetler, videolar, fotoğraflar, Venhar tarafından gerçekleştirilen röportajlar, alıntı söyleşiler, okunması ve izlenmesi gereken envantere ait kritikler bulacaksınız. Makalelerden yazı sahipleri sorumludur.
Venhar Haber tarafından üretilen içerik, kaynak gösterilerek kullanılabilir. Emr-i bi'l Maruf ve Nehy'i An'il Münkerleriniz için lütfen bize yazın...

Sosyal Medya Hesaplarımız

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim

© 2018 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
    • Alıntı Makale
    • Alıntı Söyleşi
  • İslam Dünyası
    • Filistin
    • Suriye
    • İran
    • Irak
    • Arakan
    • Pakistan
    • Yemen
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
  • Dünya
    • Ortadoğu
    • Amerika
    • Avrupa
    • Asya
    • Afrika
    • Diğer
  • Türkiye
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
  • Tavsiyelerimiz Var
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2018 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Kaydolmak için aşağıdaki formu doldurun

Tüm alanları doldurmanız gerekmektedir. Giriş

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş