Ali Rıza Demircan, Mirat Haber’de yayımlanan “Sayın Cumhurbaşkanım artık Kurani vasıfları taşıyanlara oy vereceğim” başlıklı yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik olarak “Katıldığınız ve kazandığınız bütün seçimlerde size oy verdim. Oy vermekle de kalmadım, yazılarımla ve özel sohbetlerimle destek de verdim” dedi.
Ali Rıza Demircan, kamuoyunda AKP iktidarının serüveninin sonlarına yaklaştığının tartışıldığı şu günlerde, demokrasi kavramını hiç anlayamadığını da ortaya koyan bu sözleri sarf etmesi, günah çıkarma olarak değerlendirildi. Zira, bu günleri 16 yıl öncesinden basireti sayesinde görüp uyaran Müslümanların fikirlerine kulak verip sözün en güzeline uyabilirdi. – VENHAR
— Çünkü —hüsn-ü zan besliyor isem de-hangi vasıflar dikkate alarak aday seçimi yapıldığını tam olarak bilmiyorum ve bu durum benim Rabbim katındaki sorumluluğumu düşürmez. Âhiretime zarar vermek istemiyorum. Biz Müslümanların fert ve toplum olarak olmazsa olmaz bir görevimiz var. Orijinal adıyla Emir bil-Marûf ve Nehi ani’l- Münker. Yani Dinimizin, ortak aklın ve ilmin gerektirdiklerine yönlendirmek ve dinimizin ortak aklın ve ilmin/bilimin sakındırdıklarından men etmek. Biz bu görevimizi yapmaz olduk. Bir diğer anlatımla size de yardımcı olamadık.
— İstanbul seçmeniyim. Oy vermemi istediğiniz kişileri yakından tanımıyordum. Tanıtma gereği de duyulmadı. Seçtirdikleriniz arasında önemli bir toplumsal meseleyi irdeleyecek, inceleyecek,tespitlerini kaleme alacak ve meclis kürsüsünden dile getirecek daha da önemlisi görüşlerinize katılmadığını beyanla muhalif görüş bildirecek kadar inançlı, bilgili, bilinçli ve izzetli kaç kişi var? Siz batı kültürü ile şartlanmış bürokratlar ve teknokratlar ile nasıl başarılı olacaksınız? Yüzeysel başarılarımız varsa da eğitimde, kültürde ve ekonomide öze ilişkin problemlerimiz devam ediyor. Size yerel yönetimlerde de ufuk açacak, problem çözecek, alternatif yol ve yöntem oluşturacak yardımcılar gerek.
Sen o ‘fırsat’ı çoktan kaçırdın Hoca… Geçmiş olsun.
Acaba bir kez olsun kendilerini uyaran Müslümanlar dan özür dileme erdemliliğini gösterebilirler mi? zannetmiyorum çünkü gösterilen tavır ilkesel değil. Yarın karşısına daha İslamcı bir adamı aday olarak çıkarsalar hoca ona da oy verir. Ve yine aldanır. Ne zaman Demokrasinin aldatıcı bir din olduğunu anlarsa o zaman durum değişebilir.
Alim diye geçinenler bu kadar Kur’andan habersiz olursa halk çoğunluğu da yangına(şirke ve zulme) körükle koşar.
Bu yazinin ne anlama geldigini anlamak icin “Parayi takip etmemiz gerekiyor”
Anlasilmayan yada ilginc olaylari anlamak icin bir formül:
“Baba” (The Godfather) filminden… Don Corleone, oğlu Michael”a diyordu ki:
“Parayı takip et gerçeği bulursun!”
Bu su anlama geliyor: Ogul Ahmet aday gösterilmeyecek… O zaman müslüman oldugumuz aklimiza geliyor elestiri mekanizmasi isliyor, Ogul Ahmet aday gösterilseydi bugüne kadar nasil önümüze ne getirdiyseniz sorgusuz sualsiz sectiysek yine sesimizi cikarmadan secerdik…