26 Ocak 2021 - Salı
  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim
Sık Kullanılanlara Ekle
.......................
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
  • İslam Dünyası
    • Tümü
    • Arakan
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
    • Doğu Türkistan
    • Filistin
    • Irak
    • İran
    • Pakistan
    • Suriye
    • Yemen
    Muhsin Fahrizade ve Bilim Dünyası

    Muhsin Fahrizade ve Bilim Dünyası

    Türkiyeli Salhiye: Gazze´de Olduğumdan Dolayı Her Sabah Şükrediyorum

    Türkiyeli Salhiye: Gazze´de Olduğumdan Dolayı Her Sabah Şükrediyorum

    Malumun İlanı: (A)Normalleşme Anlaşmaları

    Malumun İlanı: (A)Normalleşme Anlaşmaları

    Esed Zalimliğini Hz. Peygamberin Cihadına Benzeten Hutbe!

    Esed Zalimliğini Hz. Peygamberin Cihadına Benzeten Hutbe!

    Önce Yüreklerimizdeki Kudüs’ü İşgal Ettiler!

    Önce Yüreklerimizdeki Kudüs’ü İşgal Ettiler!

    72 Sene Önce Siyonist Hançer, Ortadoğu’nun Bağrına Saplandı

    72 Sene Önce Siyonist Hançer, Ortadoğu’nun Bağrına Saplandı

  • Dünya
    • Tümü
    • Afrika
    • Amerika
    • Asya
    • Avrupa
    • Diğer
    • Ortadoğu
    Papa, Eşcinsellik ve Katoliklik

    Papa, Eşcinsellik ve Katoliklik

    İnternetin Dünyayı Sarsan 50 Yılının Kısa Hikâyesi

    İnternetin Dünyayı Sarsan 50 Yılının Kısa Hikâyesi

    Çin’in Kurmaya Çalıştığı Yeni Kölelik Sistemi İbretlik

    Çin’in Kurmaya Çalıştığı Yeni Kölelik Sistemi İbretlik

    Medya ve Filmler Büyüttü Amerikan İmparatorluğu’nu

    Medya ve Filmler Büyüttü Amerikan İmparatorluğu’nu

  • Türkiye
    • Tümü
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
    WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?

    WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?

    Türk Siyasetinde Uygur Sessizliğini Nasıl Anlamalı?

    Türk Siyasetinde Uygur Sessizliğini Nasıl Anlamalı?

    Gültekin: “Edepsizce Savaşacağız ve Kazanacağız”

    Gültekin: “Edepsizce Savaşacağız ve Kazanacağız”

    Aşı Çalışmalarında Algı Diktatörlüğü

    Tavizkarların Bitmek Bilmeyen Hudeybiye İftirası

    Tavizkarların Bitmek Bilmeyen Hudeybiye İftirası

    Modern ve de Geleneksel Putları Yıkmak İçin Yola Çıkanlar Ebedi Şef’e Saygı Duruşundalar!

    10 Kasım Üzerine!

  • Yazarlar
  • Alıntılar
    • Tümü
    • Alıntı Makale
    Karanlık Zamanlarda Yaşamak

    Karanlık Zamanlarda Yaşamak

    Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı

    Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı

    Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar

    Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar

    İslami Hareket

    İslami Hareket

    Kışkırtılmış İnsan’dan Yaratılmış İnsan’a

    Kışkırtılmış İnsan’dan Yaratılmış İnsan’a

    Muhakkik Mimar Turgut Cansever’den ”İslam Şehri”ne Dair Yeni Bir Tasavvur ve Tasarım

    Muhakkik Mimar Turgut Cansever’den ”İslam Şehri”ne Dair Yeni Bir Tasavvur ve Tasarım

    Değerlerin İki Yüzü

    Değerlerin İki Yüzü

    Sanatın Ne’liğine ve Vazgeçilmezliğine Dair

    Sanatın Ne’liğine ve Vazgeçilmezliğine Dair

    Doğu Akdeniz Meselesi

    Doğu Akdeniz Meselesi

    Trending Tags

    • Abdulaziz Kıranşal
    • Abdurrahman Dilipak
    • Abdurrahman Arslan
    • Ahmet Taşgetiren
    • Alev Alatlı
    • Ali Bulaç
    • Ali Haydar Haksal
    • Atasoy Müftüoğlu
    • Atilla Özdür
    • D. Mehmet Doğan
    • Erol Göka
    • Gökhan Özcan
    • Hayrettin Karaman
    • İsmail Kılıçarslan
    • İbrahim Kahveci
    • Murat Bardakçı
    • Taha Kılınç
    • Yavuz Bahadıroğlu
    • Yıldıray Oğur
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
    • Tümü
    • Alıntı Söyleşi
    • Venhar Ropörtaj
    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    ‘Hangi Dağda Kalacağımı Bende Bilmiyorum’

    ‘Hangi Dağda Kalacağımı Bende Bilmiyorum’

    M. Doğan: “Türkiye’yi Atatürk Kültü Yönetiyor”

    M. Doğan: “Türkiye’yi Atatürk Kültü Yönetiyor”

    İnsanın Düşünen Robotlar Yaratması Onda Tanrılaştığı Vehmi Oluşturuyor

    İnsanın Düşünen Robotlar Yaratması Onda Tanrılaştığı Vehmi Oluşturuyor

  • Venhar ÇocukYENİ
    • Küçük Müslümanlar
  • İslam Dünyası
    • Tümü
    • Arakan
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
    • Doğu Türkistan
    • Filistin
    • Irak
    • İran
    • Pakistan
    • Suriye
    • Yemen
    Muhsin Fahrizade ve Bilim Dünyası

    Muhsin Fahrizade ve Bilim Dünyası

    Türkiyeli Salhiye: Gazze´de Olduğumdan Dolayı Her Sabah Şükrediyorum

    Türkiyeli Salhiye: Gazze´de Olduğumdan Dolayı Her Sabah Şükrediyorum

    Malumun İlanı: (A)Normalleşme Anlaşmaları

    Malumun İlanı: (A)Normalleşme Anlaşmaları

    Esed Zalimliğini Hz. Peygamberin Cihadına Benzeten Hutbe!

    Esed Zalimliğini Hz. Peygamberin Cihadına Benzeten Hutbe!

    Önce Yüreklerimizdeki Kudüs’ü İşgal Ettiler!

    Önce Yüreklerimizdeki Kudüs’ü İşgal Ettiler!

    72 Sene Önce Siyonist Hançer, Ortadoğu’nun Bağrına Saplandı

    72 Sene Önce Siyonist Hançer, Ortadoğu’nun Bağrına Saplandı

  • Dünya
    • Tümü
    • Afrika
    • Amerika
    • Asya
    • Avrupa
    • Diğer
    • Ortadoğu
    Papa, Eşcinsellik ve Katoliklik

    Papa, Eşcinsellik ve Katoliklik

    İnternetin Dünyayı Sarsan 50 Yılının Kısa Hikâyesi

    İnternetin Dünyayı Sarsan 50 Yılının Kısa Hikâyesi

    Çin’in Kurmaya Çalıştığı Yeni Kölelik Sistemi İbretlik

    Çin’in Kurmaya Çalıştığı Yeni Kölelik Sistemi İbretlik

    Medya ve Filmler Büyüttü Amerikan İmparatorluğu’nu

    Medya ve Filmler Büyüttü Amerikan İmparatorluğu’nu

  • Türkiye
    • Tümü
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
    WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?

    WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?

    Türk Siyasetinde Uygur Sessizliğini Nasıl Anlamalı?

    Türk Siyasetinde Uygur Sessizliğini Nasıl Anlamalı?

    Gültekin: “Edepsizce Savaşacağız ve Kazanacağız”

    Gültekin: “Edepsizce Savaşacağız ve Kazanacağız”

    Aşı Çalışmalarında Algı Diktatörlüğü

    Tavizkarların Bitmek Bilmeyen Hudeybiye İftirası

    Tavizkarların Bitmek Bilmeyen Hudeybiye İftirası

    Modern ve de Geleneksel Putları Yıkmak İçin Yola Çıkanlar Ebedi Şef’e Saygı Duruşundalar!

    10 Kasım Üzerine!

  • Yazarlar
  • Alıntılar
    • Tümü
    • Alıntı Makale
    Karanlık Zamanlarda Yaşamak

    Karanlık Zamanlarda Yaşamak

    Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı

    Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı

    Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar

    Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar

    İslami Hareket

    İslami Hareket

    Kışkırtılmış İnsan’dan Yaratılmış İnsan’a

    Kışkırtılmış İnsan’dan Yaratılmış İnsan’a

    Muhakkik Mimar Turgut Cansever’den ”İslam Şehri”ne Dair Yeni Bir Tasavvur ve Tasarım

    Muhakkik Mimar Turgut Cansever’den ”İslam Şehri”ne Dair Yeni Bir Tasavvur ve Tasarım

    Değerlerin İki Yüzü

    Değerlerin İki Yüzü

    Sanatın Ne’liğine ve Vazgeçilmezliğine Dair

    Sanatın Ne’liğine ve Vazgeçilmezliğine Dair

    Doğu Akdeniz Meselesi

    Doğu Akdeniz Meselesi

    Trending Tags

    • Abdulaziz Kıranşal
    • Abdurrahman Dilipak
    • Abdurrahman Arslan
    • Ahmet Taşgetiren
    • Alev Alatlı
    • Ali Bulaç
    • Ali Haydar Haksal
    • Atasoy Müftüoğlu
    • Atilla Özdür
    • D. Mehmet Doğan
    • Erol Göka
    • Gökhan Özcan
    • Hayrettin Karaman
    • İsmail Kılıçarslan
    • İbrahim Kahveci
    • Murat Bardakçı
    • Taha Kılınç
    • Yavuz Bahadıroğlu
    • Yıldıray Oğur
  • Tavsiyeler
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Röportajlar
    • Tümü
    • Alıntı Söyleşi
    • Venhar Ropörtaj
    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Trump, uluslararası sağ popülist hareketin başı artık

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Alev Alatlı: Siz Neyseniz Eğitim Sistemi Odur

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    Modernizmin Kavramlar Üzerindeki Tahrifi ve Tepkisi

    ‘Hangi Dağda Kalacağımı Bende Bilmiyorum’

    ‘Hangi Dağda Kalacağımı Bende Bilmiyorum’

    M. Doğan: “Türkiye’yi Atatürk Kültü Yönetiyor”

    M. Doğan: “Türkiye’yi Atatürk Kültü Yönetiyor”

    İnsanın Düşünen Robotlar Yaratması Onda Tanrılaştığı Vehmi Oluşturuyor

    İnsanın Düşünen Robotlar Yaratması Onda Tanrılaştığı Vehmi Oluşturuyor

  • Venhar ÇocukYENİ
    • Küçük Müslümanlar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Venhar Haber
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Röportajlar Alıntı Söyleşi

A. Demircan’a Sorduk: Mezhepler, Tarihi Yorumlamaya Neden İhtiyaç Duydular?

Adnan Demircan'la söyleşi gerçekleştiren Dünya Bizim sitesi, mezheplerin tarihi nasıl yorumladıklarını ve tarihe bakış açılarını sordu.

Yazar: Venhar Haber
23 Mart 2020
Kategori: Alıntı Söyleşi, Venhar Özel
0
0
A. Demircan’a Sorduk: Mezhepler, Tarihi Yorumlamaya Neden İhtiyaç Duydular?
PaylaşTweetleWhatsapp ile GönderE-posta Gönder

Hocam Mana Yayınları tarafından yayımlanan“Din Algısı İnşasında Tarihin Araçsallaştırılması”kitabının editörlüğünü siz üstlendiniz. Kitapta birkaç makaleniz de var. İsterseniz önce kitabın ortaya çıkış sürecinin nasıl şekillendiğini sorarak başlayalım.

“Din Algısı İnşasında Tarihin Araçsallaştırılması”kitabı birkaç aşamada şekillendi. Bunun en önemli ayağı, bazı meslektaşlarımla katıldığımız bir sempozyum için projelendirdiğimiz tarih-din ilişkisi ve din anlayışının tahkim edilmesinde tarihin araçsallaştırılmasını örneklendirme fikri çerçevesinde ortaya çıktı. Kitapta yer alan bölümlerin bir kısmının ilk halleri sempozyumda tebliğ olarak da sunuldu ve dikkat çekti. Daha sonra kitap için yeniden ele alınan bölümler dışında bazı arkadaşlarımız tarafından yazılan yeni bölümler eklenerek kitap son halini aldı. Böylece kitabın yarısından fazlası daha sonra kaleme alınan bölümlerden oluşmuş oldu. Kitaba ülkemizin alanlarında saygın akademisyenleri olan Âdem Apak, Ahmet Keleş, Mehmet Azimli, Mehmet Zeki İşcan, Cahit Külekçi, Mustafa Köse ve Nadir Karakuş yazdıkları bölümlerle katkıda bulundular. Bu vesileyle kendilerine bir kez daha teşekkür ederim. Benim de kitapta birkaç bölümüm yer aldı.

Kitabın temel yaklaşımının birçok konuda tarihi verilerden yararlanarak bir algı oluşturma olgusunun özellikle dini anlayıştaki tezahürlerini ele almaktı. Doğal olarak din algısından söz ettiğimizde öznelliğe işaret etmiş oluyoruz. Bu sebeple sağlıklı değerlendirmeler yapabilmek için yazılı metinlere başvurulması gerekiyordu. Bu çerçevede mezheplerin yaklaşımlarının ele alınmasının uygun olduğu açıktır.

Tarihte olanları merak etmek, tarihi gelişmeleri örnek göstermek ya da gündeme getirmek elbette ele aldığımız araçsallaştırma konusundan farklıdır. Bizim üzerinde durduğumuz, tarihin algı oluşturmada tahrif ve istismara yol açan ve bunu meşrulaştıran yaklaşımdır. Bu da her olayın tahrif edildiği anlamına gelmez. Bazen bir olaydaki küçük bir ayrıntıyı örtmek ya da önemsiz bir ayrıntıyı abartmak da bu anlamda bir araçsallaştırma aracı olarak kullanılabilmektedir. Araçsallaştırmadaki temel özellik, kabullerin ve inançların tarihi veriler de kullanılarak inşası ve bu verilerle desteklenmesidir.

İslam tarihinin farklı dönemlerinde ortaya çıkan mezhepler tarihi yorumlamaya neden ihtiyaç duydular? Referans kaynağı olarak Kur’an ve Sünnet yeterli değil mi?

Mezheplerin kendileri birer tarihi olgu ve dinin tarihte ortaya çıkan yorumlarıdır. Dolayısıyla mezheplerin tarihi gelişmelerle doğrudan ilgisi var. Hatta insanların birbirlerinden farklı görüşler savunmalarının ve bunu dini boyutta temellendirmeye çalışmalarının tarihte yaşanan siyasi gelişmelerle ciddi bir ilişkisi var. Günümüzde kendilerini diğerlerinden ayıran ve farklı olduklarını söyleyen mezheplerin hepsinin tarihi gelişmelerle ve siyasi kararlarla ilişkisinigördüğümüzde şaşırmıyoruz. Diğer taraftan bütün mezheplerin haklı olma iddiası var. Hiçbir mezhep kurucusu veya önemli âlimi kendi yolunun batıl olduğu teziyle yola çıkmaz, kitaplarını bunun için yazmaz. Her mezhep hak üzere olduğunu savunur. Bu da meşruiyet iddiası için çeşitli argümanlara ihtiyaç duyulmasına sebep olur.

Teorik olarak din Kur’an ve Sünnet’e dayanmalıdır. Ancak pratikte din anlayışının kaynağı sadece Kur’an ve Sünnet değildir. Bu durum, kendisini bu şekilde tanımlayanlar için de söz konusudur. Elbette dini görüşlerin oluşmasında bu iki kaynağın merkezi bir yeri var. Ancak bunların dışında da birçok etken din algısının şekillenmesinde etkilidir. Aidiyetlerimiz, kültürümüz, birikimimiz, hatta psikolojik durumumuz bile din algımızın şekillenmesinde göz ardı edilemeyecek unsurlardır. Ciddi psikolojik sorunları olan birisinin din konusunda konuşmasına ya da yazmasına mani bir güç var mı? Böyle biri din açısından kaynak olmayacak iddialarla insanları peşinden koşturabiliyor mu? Tarihte bunun birçok örneğini biliyoruz. Günümüzde de bu örneklerle karşılaşıyoruz.

Eğer insanlar diğer etkenlerden soyutlanarak Kur’an ve Sünnet’e başvursalardı ve başka etkenler görüşlerini şekillendirmede etkili olmasaydı herkesin aynı görüşleri savunması gerekirdi. Oysa insanın olduğu yerde bu, mümkün değildir. Hz. Peygamber döneminde dahi sahabilerin birbirlerinden farklı görüşlere ve yaklaşımlara sahip olduğunu biliyoruz. Üstelik bu dönemde henüz Kur’an ve Sünnetin evreni çok canlı ve daha yalın bir şekilde mevcut olduğu halde… Zira dini yorumda öznellik kaçınılmazdır. Öznelliği inşa eden birçok etken vardır. Bu etkenlerin gücü ve etkisi ise karmaşık bir süreçle gelişir.

Biraz önce bahsettiğim, nassın olduğu yerde meydana gelen farklılıklardı ve bunlar beşer olmanın sonucudur. Öte yandan Müslümanların farklı görüşler oluşturmalarının sebeplerinden biri vahyin ya da Sünnet’in sustuğu, bir bakıma Müslümanların içtihadına bırakılan alandır. Bu alanda görüş oluştururken farklılıklar kaçınılmaz olur. Bir de nassın anlaşılması ve yorumlanması konusu var ki bu da farklılaşmayı kaçınılmaz hale getirir. Zira okunan her metin her okuyan tarafından aynı şekilde anlaşılmamaktadır. Dolayısıyla bu da bir bakıma içtihat alanıdır.

Tarihin yeniden kurgulanması itikadi, siyasi ve fıkhi mezheplerin hepsi için geçerli midir?

Bütün mezheplerin tarihi kendi zaviyelerinden yorumladıkları bir gerçektir. Bu az da olsa, çok da olsa böyledir. Her yorum ise özneldir. Bunun anlamı her mezhebin tarihi yeni baştan ve birbirlerinden farklı yazdıkları anlamına gelmez. Elbette kahramanlar çoğu zaman değişmez, olayların temel vurguları benzerdir. Ancak özellikle gelişmelere yüklenen anlam, bazı ayrıntıların öne çıkarılması, bazı gelişmelerin önemsizleştirilmesi ya da dikkatten kaçırılması algıların değişmesinde istihdam edilir. Kişilerin kahramanlaştırılması ve model olarak sunulması en çok karşılaştığımız araçsallaştırma örneklerindendir. Bunun her zaman bilinçli yapılması da gerekmez, ancak bir tünele girmişseniz ışığı görme ümidiyle yola devam edersiniz. Yola devam etmek için de önünüzü aydınlatacak araçlar bulmaya çalışırsınız.

Elbette bütün mezheplerin tarihle ilişkisi vardır ve araçsallaştırma farklı boyutlarda görülebilir. Ancak siyasi-itikadi mezheplerde araçsallaştırma daha vurguludur. Zira bu mezheplerin oluşumunda tarih önemli bir etkendir. Tarih aynı zamanda meşrulaştırma aracı olarak kullanıldığı için bütün mezheplerin kökenlerini tarihin derinliklerinde arama ve gösterme çabaları vardır. Hangi mezhep sonradan ortaya çıktığını söyler ki? Aynı durum tarikatlar için de söz konusudur. Her grup kendisine bir geçmiş inşa ederek meşruiyet zemini oluşturmaya çalışır.

Mezhepler tarihi nasıl araçsallaştırıyorlar? Konuyu somutlaştırmak adına Şia ve Ehl-i Sünnet örneği üzerinden kısaca açıklayabilir misiniz?

Şia’nın doğduğu ve farklılaştığı zemin Hz. Ali’nin (r.a.) hilafet hakkının yendiği iddiasına dayanıyor. Aslında önceleri Haşimoğullarının siyasi iddiası olan bu konu daha sonra Ali-Fatıma evladının siyasi mağduriyeti üzerine dini bir boyut kazanmıştır.

Şia üst kimliği altında zikredilen mezhepler arasında farklılıklar olmakla birlikte ana gruplardan biri olan İsna Aşeriyye Hz. Ali’den önceki halifelerin onun hakkını yediğini savunur. Hilafet onun hakkıyken gasp edilmiştir. Bunun için önce Hz. Ali’nin hilafet hakkının temellendirilmesi gerekir ki geçmişte yaşanmış olaylardan deliller oluşturulmuştur. Bu amaçla ayetlere anlam giydirilerek ya da bazı rivayetlerin bağlamından koparılarak istihdamı bu araçsallaştırmalardan bazılarıdır. Mesela Hz. Peygamber ile Hz. Ali arasında meydana gelen bir konuşma imametle ilişkilendirilerek bu konuda delil olarak kullanılabilmiştir. Mesela menzile hadisi diye meşhur olan bir rivayet var.

Tebük Gazvesi sürecinde Hz. Peygamber’in (sas) Hz. Ali’yi Mekke’de bırakması üzerine Hz. Ali’nin kulağına gelen, Allah Elçisi’nin kendisini sevmediği yönündeki bazı söylentiler üzerine Allah Elçisi’ne yetişerek kendisini sevmediği için beraberinde götürmediği söylentilerini iletmesi üzerine Hz. Peygamber’in onun gönlünü almak ve söylentilerin asılsız olduğunu ifade etmek üzere aralarındaki ilişkiyi Hz. Musa’nın Tur’a çıkarken Hz. Harun’u geride bırakmasına benzetmesinden siyasi bir anlam devşirilmesi bunlardandır. Oysa konunun yönetimle ilgisi yok.

Tarihi gelişmeler aslında Şii tezini desteklemiyor, ancak onların kaynaklarında yer alan çok sayıdaki anlatı, o kültürle büyüyen bir kişinin kendisine rivayetler üzerinden aktarılanların mutlak doğru olduğunu savunmalarına sebep olabiliyor. Şiiler Hz. Peygamber’den sonra en faziletli kişi olarak Hz. Ali’yi görüyorlar ve bunu temellendirmek için ilgili ilgisiz her veriyi kullanmaya ya da veri inşa etmeye çalışıyorlar. Bunu bazen Hz. Peygamber’e söyletme yoluna başvuruyorlar, bazen de olayları görüşlerine uygun bir anlatımla delil olarak kullanıyorlar.

Diğer taraftan Ashab döneminde meydana gelen ihtilaflarda Hz. Ali ve taraftarlarını haklı, ona karşı çıkanları haksız ve dini açıdan da sorumlu olarak değerlendiren bir yaklaşım savunulur. Hz. Ali’ye karşı çıkanlar isyankârdır. Cemel’de bulunan sahabiler haksız ve meşru halifeye karşı çıktıkları için günahkâr olarak değerlendirilir. Aynı durum Sıffin’de ona karşı çıkanlarla ilgili olarak gündeme getirilir. Bu görüşlerin temellendirilmesi için bazı rivayetlerin üretilmesi de kaçınılmazdır. Hav’eb suyunun başında köpeklerin Hz. Aişe’ye kavlamalarının sağlatılması, Zübeyr’in ve Talha’nın uyarılması gibi… Bu rivayetler, aynı zamanda Ehl-i Sünnet’in adı geçen sahabileri mazur görmesi ve onların suçsuz olduklarını savunması için de işlev görmektedir.

Ehl-i Sünnet, Şia’nın tezini çürütmek üzere tarihle ilgili yeni bir kurguya ihtiyaç duyuyor. Hz. Peygamber’in Hz. Ebu Bekir’i (r.a.) yerine bırakmayı amaçladığını savunuyor. Ehl-i Sünnet, Ashab arasında Hz. Ebu Bekir’in rolüne ve faziletine dair bir inşaya gidiyor. Hatta onun hilafetini vahiyle ilişkilendiren görüşler dahi ileri sürülüyor. Ashab döneminde meydana gelen iç savaşa bulaşan sahabilerin ileri gelen şahsiyetlerinin suçsuz ilan edilmesi için özel çaba harcanması Ehl-i Sünnet’in diğer bir yaklaşımıdır. Oraya katılan sahabilerin suçsuzluğunu ispat sadedinde pişmanlık duydukları ya da yanıltılarak olaylara katıldıkları şeklinde bir savunma geliştirilmiştir.

Muaviye’yi cennetlik gösteren rivayetlerin yanında onu cehennemlik gösteren rivayetlerin mevcudiyeti mezhebi görüş farklılığının yansımasıdır. Ehl-i Sünnet içinde Muaviye’ye karşı farklı yaklaşımlar varsa da onun eleştiriden uzak tutulması yönünde çaba harcanması dikkat çeken bir tercihtir. Oysa tarihi gelişmelerin doğru ya da yanlış zaviyesinden değerlendirilmesi, kahramanların haklı ya da haksız görülmesi tarihin işi değildir. Tarihçi, olguları doğru ve isabetli bir şekilde tasvir etmeyi ve yorumlamayı hedefler. Aradan geçen onlarca asır sonra tarafgir davranmayı reddeder ve tarihte yaşamış tarafgir kişilerin ürettikleri bilginin isabetli olup olmadığını kritik ederek, yol kazasına uğramadan hedefine ulaşmaya çalışır.

Jose Ortega y Gasset “İnsanın doğası yoktur tarihi vardır” diyor. Bu bağlamda Selefiliğin tarihe bakışındaki problem nedir?

Elbette insanın değerleri, inancı ve görüşlerinin şekillenmesinde yaşadığı coğrafyanın ve zamanın büyük önemi vardır. Bu sebeple insanı inşa eden en önemli kaynaklardan biri tarihtir. Modern zamanlara ait olan selefi eğilim tarihte yaşanmış olayları, tekilliği ve tarihsel koşulları göz ardı ederek tekrar etmeyi amaçlar. Bu yaklaşım nassı literal okumaya tabi tutar ve onu olduğu gibi uygulamaya talip olur. Nassın nüzul koşullarının göz ardı edilmesi, insan doğasının ve koşulların değişmesinin reddedilmesi nas ile tarihsel gerçekliği karşı karşıya getirir.

Şia ve Haricilerden farklı olarak itikadi bir mezhep olarak ortaya çıkan Mutezile mezhebinin tarihle ilgilenmesini nasıl açıklamak gerekir?

Mutezile de diğer itikadi-siyasi mezhepler gibi ilk dönem siyasi gelişmelerinden uzak değildir. Büyük günah, insan hürriyeti, Allah’ın bilgisi, kader gibi konuların konuşulduğu dönemin siyasi ve sosyal gelişmeleriyle ilişkili olduğu muhakkaktır. Diğer taraftan Abbasiler döneminde yöneticilerle işbirliği yapan Mutezile mensuplarının, âlimleri ve bürokratları Kur’an’ın mahlûk olduğu konusunda imtihana tabi tutması da Allah’ın bilgisinin ezeliliği, dolayısıyla irade hürriyetiyle ilgili bir sorundur. Her mezhep gibi Mutezile’nin de meşruiyet anlayışını tarihle temellendirmesiyle karşılaşırız. Çünkü meşruiyet ve en eski kaynağı referans gösterme bütün mezheplerin öncelikli amacıdır.

Sizin kaleme aldığınız makaleden hareketle İbadiler tarihe nasıl bakıyor, soralım hocam?

İbadilerin tarihe bakışları Muhakkime-i Ula yani İlk Tahkimciler diye isimlendirilen Hz. Ali’nin tahkimi kabulüne karşı çıkan Haricilere benzer. İbadiler her ne kadar kendilerinin Haricilerle ilişkilendirilmelerini kabul etmeyerek Haricilik adını kendilerinden ayrılan Nafi b. el-Ezrak ve adamları için kullansalar da görüşleri ilk dönem Haricileriyle paraleldir. Nitekim Hz. Osman’ın hilafetinin son altı yılıyla ilgili ciddi eleştirilerde bulundukları gibi Hz. Ali’nin tahkimi kabulünü, ondan ayrılmayı haklı kılan bir sebep olarak zikretmektedirler. İbadiler de Hz. Ali’nin tahkimden sonraki dönemini eleştirirler. Aynı şekilde Hz. Ali’ye Cemel’de ve Sıffin’de karşı çıkanları meşru halifeye karşı çıktıkları için eleştirirler ve tarihi bu zaviyeden anlatırlar. Onların kitaplarında Hz. Osman’ın öldürülmesi doğru bir eylem olarak savunulur, hatta Ensar’ın bu konuda inisiyatif üstlendiğini ve Ashab’ın ileri gelenlerinden birçok kişinin bunu desteklediğini iddia ederler. Yine burada gelişmelerin bazı yönlerine vurgu yapılması vr rivayetlere anlam giydirilmesi gibi yöntemlerle karşılaşıyoruz. Öte yandan İbadilerin Emeviler dönemiyle ilgili olarak anlattıkları da yine görüşlerini temellendirecek nitelikte ve oldukça olumsuzdur.

Hocam bu anlattıklarınızdan hareketle mevzu hadisleri de tarihi yeniden kurgulama çabası olarak görebilir miyiz?

Mevzu hadislerin farklı gerekçelerle ortaya çıktığı muhakkaktır. Bir çıkar elde etme, bir görüşü destekleme, bir tehlikeden korunma, birisini, bir grubu ya da bir bölge veya şehri yüceltme bunlardandır. Bunların dışında başka sebepler de mevcuttur. Uydurma hadisler tarihin bir parçasıdır ve ortaya çıktıkları dönemle ilgili o dönemin anlaşılmasına katkı sağlayabilecek verilerdir. Özellikle fiten literatürü çerçevesinde ortaya çıkan mevzu haberler tarihin kurgulanması açısından dikkat çekicidir. Bu haberlerin geçmişi kendi zaviyelerinden anlatmak isteyenler tarafından kullanılması karşılaştığımız örneklerdir. Günümüzde birileri, Abbasilerin ortaya çıkışıyla ilgili üretilen bir rivayeti Abbasilerin rengi olan siyah renge atıf yapıldığı için günümüzde DAİŞ’le ilişkilendirdiklerini gördüğümüzde bu tür haberlerin asırlar sonra bile ne kadar işlevsel olduğunu anlıyoruz.

Batini hareketlerin tarih yorumu hakkında bilgi verebilir misiniz?

Batınilik, geçmişi okuma açısından insana en geniş alanı açan anlayıştır, dersek yanlış olmaz. Batıni anlayış ister mezhep olarak ortaya çıksın, isterse nassın yorumlanması ya da olguların açıklanması için bir yöntem olarak kullanılsın insanın görüşlerini merkeze alma imkânı veren bir özelliğe vardır. Bir bakıma nassın ne dediği ya da olgunun ne olduğu değil, kişinin ne anladığı öne çıkmaktadır. Kanaatimce bu yönüyle sadece İsmaililer gibi batıni gruplar tarafından değil, birçok mezhep ve akım tarafından kullanılan bir yaklaşımdır. Tarih yorumunda zahiren görünen yerine yeni bir kurgu ile tarihin yeniden yazılması kaçınılmazdır. Görünenin değil görünmeyenin tarihin öznesi olarak öne çıkarılması görünmeyenin ne olduğu konusunda insana farklı bir konum vermektedir. Bir batıni pekâlâ Allah’ı yeryüzüne indirebilir, onu bir insan suretinde görebilir. Elbette bu anlayış tarihi yeniden yazma imkânı verir.

Hocam söyleşimizi şöyle bir soruyla nihayetlendirelim müsaadeniz olursa: Her tarihçinin itikadi veya fıkhi bir mezhebe tabi olacağı gerçeğinden hareketle İslam tarihini nesnel bir şekilde yazmak mümkün müdür?

Bir insanın bütün geçmişinden ve duygularından soyutlanarak yüzde yüz bir nesnelliğe sahip olması mümkün değildir. Böyle bir nesnellik insan olmaktan çıkmak anlamına gelir. Elbette her birimizin bildiği ve kabulleri var. Ancak insan olarak bunları bir dereceye kadar kritik etme imkânına sahibiz. Yine de her şeye rağmen görüşlerimiz ve bakışımız bizim evrenimize ve nazarımızın, aklımızın ulaşabildiği yere kadardır. Bunda yüzde yüz bir objektiflikten söz edilemez. Diğer taraftan bugün de yargılarımızla yaşamıyor muyuz? Yargılarımız, kanaatlerimiz yüzde yüz bilgiye vukufiyetle mi elde ediliyor, yoksa bildiğimiz kırıntılar üzerinden mi yargıda bulunuyoruz. Tanıştığımız bir kişiyle birkaç dakikalık görüşmeyle onun hakkında yargıda bulunabiliyoruz. Bu da büyük ölçüde öznel bir yargıdır. İnsan zanda bulunan bir varlıktır. Tarihçi, bunu imkânlar ölçüsünde aşmaya çalışan biridir.

İnsan hakikati arayış yolculuğunda hakikati ve doğruyu önceleyen bir bakış açısını savunmalı, bunun arayışı içinde olmalıdır. Sırf kendi görüşüne uymadığı için tarihi veriyi tahrif etmez, en çok hakikati sevdiğini gösterir. İslam tarihinin nesnel olarak ele alınışından kastedilen tarihçinin bunu hedeflemesi ve gözetmesidir. Bir bakıma hakikatin hatırını âli tutmasıdır. Buna dikkat edildiğinde tarihin nesnel olarak yazılabileceğini düşünüyorum.

Etiketler: Adnan Demircan

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

VENHAR YAZARLARI

Bünyamin ZERAN
Bünyamin ZERAN

Modern İnsanın Günlüğü

Ahmet DURMUŞ
Ahmet DURMUŞ

Şimdi mi ? آٰلْـٰٔنَ

Şükrü HÜSEYİNOĞLU
Şükrü HÜSEYİNOĞLU

Kapitalizme Teolojik Hizmete Mûti, “Protestan Papazlığı” Heveslileri-2-

Sara ŞENTÜRK
Sara ŞENTÜRK

Yalnızlık, Yanlışlık Yaptırır Çoğu Kez

Mehmed DURMUŞ
Mehmed DURMUŞ

İslam Tebliğ ve Siyaset

Yakup DÖĞER
Yakup DÖĞER

Medeniyet Kavramı Üzerine

Ahmet ALTINOK
Ahmet ALTINOK

Ortak Zemin Edep Adap ve Vahdet

Mehmet Akif COŞKUN
Mehmet Akif COŞKUN

Asıl Mürebbiyemiz Kim?

YAZARIN SON YAZILARI

  • İslâm’ın Kavramları Kemalist Sistemle Adapte Olursa..
    25 Ocak 2021
  • Adını Siz Koyun
    25 Ocak 2021
  • Karanlık Zamanlarda Yaşamak
    23 Ocak 2021
  • Sinema Toplumları Propaganda İle Yönlendiriyor
    21 Ocak 2021
  • Mesut Özil’in Selefi Alimin Sözleriyle Yaptığı Paylaşım, İlahiyatçılar Arasında Tartışma Yarattı
    19 Ocak 2021
  • Medine, Medine Sözleşmesi, Medeniyet Kavramları Dolayımında Mülahazalar
    15 Ocak 2021
  • Facebook, Filistinli Gazeteci ve Aktivistlere Ait Sayfaları Kapatıyor
    11 Ocak 2021
  • WhatsApp’tan ‘büyük göç’: BiP, Signal ve Telegram ne kadar güvenli?
    11 Ocak 2021

İLGİ GÖRENLER

  • “İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

    “İslam Güncellenmeli” Diyen Haham!

    1583 paylaşım
    Paylaş 1583 Tweet 0
  • Ahmet Altınok ile Hollanda’daki Yaşam Üzerine Söyleşi

    101 paylaşım
    Paylaş 101 Tweet 0
  • Türbanlı Anneler ve Seküler Kızları

    77 paylaşım
    Paylaş 77 Tweet 0
  • M.İkbal Durmuş Komünizm-Sosyalizm

    1 paylaşım
    Paylaş 1 Tweet 0
  • Cemal Granda:Atatürk’ün Uşağının Gizli Defteri

    0 paylaşım
    Paylaş 0 Tweet 0

NE OKUNUR?

Kitap Tanıtımı: Kur’an Devleti

Kitap Tanıtımı: Kur’an Devleti

14 Aralık 2020
İmkânsız Devlet

İmkânsız Devlet

6 Mart 2020
Osmanlı Uleması ve Türkiye Cumhuriyeti

Osmanlı Uleması ve Türkiye Cumhuriyeti

22 Şubat 2020
Müslüman Kardeşler’in Yükselişi ve Düşüşü

Müslüman Kardeşler’in Yükselişi ve Düşüşü

24 Aralık 2019

NE İZLENİR?

Aile Olmak

Aile Olmak

3 Nisan 2020
Serçelerin Şarkısı

Serçelerin Şarkısı

11 Nisan 2019
İnsanın Ekini İfsad Edişinin Belgeseli: Gıda A.Ş.

İnsanın Ekini İfsad Edişinin Belgeseli: Gıda A.Ş.

26 Şubat 2019
Nar Şerbeti

Nar Şerbeti

22 Ocak 2019
Venhar Haber

Venhar Haber sitesi, yaşamın her alanında Kur'an merkezli bütüncül bir bakış açısını merkeze yerleştirmeyi gaye edinir. Sitemizde günlük haberler, düşünce yazıları, Müslümanların dertleri ile alakalı analizler, alıntı söyleşi ve makaleler, Türkiye’de Müslümanların gerçekleştirdiği faaliyetlerden özetler, videolar, fotoğraflar, Venhar tarafından gerçekleştirilen röportajlar, alıntı söyleşiler, okunması ve izlenmesi gereken envantere ait kritikler bulacaksınız. Makalelerden yazı sahipleri sorumludur.
Venhar Haber tarafından üretilen içerik, kaynak gösterilerek kullanılabilir. Emr-i bi'l Maruf ve Nehy'i An'il Münkerleriniz için lütfen bize yazın...

Sosyal Medya Hesaplarımız

Kategoriler

  • Venhar Yorum
  • Venhar Makaleler
  • Ne Okunur?
  • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Venhar Röportajlar
  • Öncü Şahsiyetler
  • Süreli İslami Yayınlar
  • Alıntı Söyleşi
  • Alıntı Makale
  • İslam Dünyası
  • Dünya
  • Türkiye
  • Etkinlikler
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular

Yazarlar

  • Abdi KEÇELİ
  • Ahmet ALTINOK
  • Ahmet DURMUŞ
  • Arif BOTAN
  • Bünyamin ZERAN
  • Celal SANCAR
  • Dilek BUZ
  • Erdal BAYRAKTAR
  • Erdem ZERAN
  • Hasan BAKIRCI
  • Mehmed DURMUŞ
  • Mehmet Akif ÇOŞKUN
  • Sabri AYDIN
  • Şükrü HÜSEYİNOĞLU
  • Yakup DÖĞER

E-Posta Listemize Kaydolun!

E-Posta listemize kaydolarak öne çıkan makaleleri sürekli olarak takip edebilirsiniz.

*Lütfen gerçek hesaplar giriniz.

  • Ana Sayfa
  • Künye
  • İletişim

© 2018 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Yazarlarımız
  • Venhar Yorum Haber
  • Küçük Müslümanlar
  • Alıntılar
    • Alıntı Makale
    • Alıntı Söyleşi
  • İslam Dünyası
    • Filistin
    • Suriye
    • İran
    • Irak
    • Arakan
    • Pakistan
    • Yemen
    • B.Arap Emirlikleri
    • Diğer
  • Dünya
    • Ortadoğu
    • Amerika
    • Avrupa
    • Asya
    • Afrika
    • Diğer
  • Türkiye
    • Aile ve Çocuk
    • Aktüel
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Kültür & Sanat
    • Siyaset
  • Tavsiyelerimiz Var
    • Ne Okunur?
    • Ne İzlenir?
  • Kavramlar
  • Röportajlar
  • Venhar Web TV
  • Fotoğrafların Dili
  • Duyurular
  • Künye
  • İletişim

© 2018 Venhar Haber – Rabbi için namaz kılan ve dik duran bir nesile…

Hesabınıza aşağıdaki bölümden giriş yapabilirsiniz

Şifremi unuttum?

Kaydolmak için aşağıdaki formu doldurun

Tüm alanları doldurmanız gerekmektedir. Giriş

Şifrenizi kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için kullanıcı adı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş